HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

DHA YURT BÜLTENİ - 12

1)NİĞDE’DE 1 HAFTADA 4 AYRI DEPREM MEYDANA GELDİ Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof.

1)NİĞDE’DE 1 HAFTADA 4 AYRI DEPREM MEYDANA GELDİ

Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Şener, kentte peş peşe meydana gelen depremleri küçük depremler olarak nitelendirdiklerini korkacak bir durum olmadığını söyledi. Şener, Niğde’de 1 hafta içinde 1.7 ile 2. 4 büyüklüğünde 4 ayrı deprem meydana geldiğini belirterek şöyle konuştu: “Yaptığımız incelemelerde son bir hafta süresince Sazlıca, Bor’da ve Niğde’de yerin aşağı yukarı 5 kilometre derinliğinde 1.7 ile 2. 4 büyüklüğünde 4 ayrı deprem meydana gelmiş. Ankara Paşadağı’nda başlanıp Bor’da sonuçlanan Tuzgölü Fay Zonu (TGFZ) üzerinde meydana gelen deprem Tuzgölü Fay Zonun Bor sekmendi üzerinde meydana gelmiş. Bor segmendi aktif bir fay hattı üzerindedir. Her zaman belirtildiği gibi ülkemiz bir deprem ülkesi dolayısıyla bu deprem gerçeği ile bizim yaşamımız gerekiyor. Rahmetle Ahmet Mete Işıkara’nın bir söz vardır “deprem öldürmez bina öldürür “ diye. Bizim deprem ülkesi gerçekliğinden her han her yerde deprem olur mantığı ile depreme dayanıklı binalar yapmamız gerekiyor. Bu binaları yaparken de dışının boyası ve mutfaktaki mermerlerin kalitesinden çok zemin kalitesinin önemli olması ve bunlarında sağlanabilmesi için mevcut yapı denetim firmalarında yer bilimcilere istihdam olanakları sağlanması gerekmektedirö dedi.
Niğde’de son günlerde yaşanan depremlerin küçük diye nitelendirdikleri depremler olduğunu anlatan Şener, “Korkulacak durum değil. 2.4 büyüklüğünde bir deprem. Küçük diye nitelendirdiğimiz depremlerden bir tanesi. Bu tür fay atlarında depremlerin arka arkaya olmaları normaldir. Şuan ki verilere ve bilgilerimize göre herhangi korkulacak bir şey olamadığını söylemek isterimö dedi

Görüntü dökümü
-----------
- Prof. Dr. Mehmet Şener’in açıklaması

Süre: 02'16" Boyut: 148 MB

Haber-Kamera:Ali KADI/NİĞDE,(DHA)

============================================================

2)ZİFTE YAPIŞAN KÖPEK TEDAVİSİNİN ARDINDAN SAHİPLENDİRİLDİ

KOCAELİ'nin Körfez ilçesinde, zift birikintisine yapışan yavru köpek, ziftten temizlenerek bakıma alındı. 'Ziftcan' adı verilen köpekle ilgili haberleri gören Bünyamin Akkül, köpeği sahiplendi. 12 Mayıs günü Körfez Barbaros Mahallesi Hürriyet Bulvarı'nda boş arazide ağzı da zifte yapışmış köpeği görenler, durumu Körfez Belediyesi'ne bildirdi. Olay yerine gelen itfaiye ekibi, köpeği bulunduğu yerdeki ziftle birlikte aldı. Hareket edemeyen köpek, itfaiye müdürlüğü arkasındaki bahçeye getirildi. Belediye veterinerinin telefonla verdiği bilgiler doğrultusunda hareket eden görevliler, önce köpeğe zarar vermeden çevresindeki ziftleri aldı daha sonra mazot yardımı ile hayvanın yapışan kafası, ayakları ve kuyruğu ziftten temizlendi. Köpek daha sonra Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Sokak Hayvanları Geçici Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi'ne götürüldü. Veteriner hekim ve görevli personeller, köpeği aralıklarla ılık suyla banyo yaptırdı. Uzman Veteriner hekimler tarafından tedavi edilen yavru köpeğe 'Ziftcan' adı verildi.
Bakım evine hayvan sahiplenmek için başvurusunu yapan Bünyamin Akkül, Ziftcan'ı sahiplendi. Bünyamın Akkül, Ziftcan ile ilgili haberleri televizyondan ve gazetelerden gördüğünü, köpeği sahiplenmek istediğini ifade ederek, "Benim için çok değerli Ziftcan'ı sahiplenmek. Büyükşehir Belediyesi'ne sokak hayvanlarına gösterdiği hassasiyet için çok teşekkür ederim." dedi.

Görüntü Dökümü
---------------------
-Köpeğin bakım evinde görüntüsü
-Drone ile bakımevinin görüntüsü
-Köpeğin yeni sahibi ile buluşması ve detaylar
(Haber: Ergün AYAZ/İZMİT, (DHA)

3)40 ÜLKEDEN GELEN GELECEĞİN MUCİTLERİ İZMİR'DE BULUŞTU

Bilim Kahramanları Derneği tarafından düzenlenen First Lego League Open International Turkey turnuva organizasyonunun açılışı, 40 ülkeden 82 takımın katılımı ile Fuar İzmir'de gerçekleşti. Her takımın kendisine ve ülkesine özgü kostümlerle stantlarda projelerini tanıttığı etkinlik ile İzmir ilk defa bu alanda kıtalararası bir buluşmaya sahne oldu. Bilim Kahramanları Derneği tarafından 15'incisi düzenlenen First Lego League (FLL) Turnuvalarının uluslararası temsili olan Open International Champions organizasyonunun açılışı, Fuar İzmir'de yapıldı. Teması 'Uzay Serüveni' olan organizasyon kapsamında 40 ülkeden gelen 82 takım, tasarladıkları robotlarla 3 gün boyunca çeşitli etkinliklerle kaynaşarak turnuvada yarışacak. Türkiye'den 7 takımın yarıştığı turnuvada dünyanın dört bir yanından gelen takımlar ülkelerinin dev bayrakları, turnuvaya özel kıyafetleri, alkışları ve tezahüratlarıyla doyasıya eğlendi. Toplam 800 katılımcıyı ağırlayan organizasyonun açılış gününde, takımlar ülkelerine özgü kıyafetler, yiyecekler ve bayraklarla süsledikleri stantlarında, ziyaretçilere ve diğer yarışmacılara projelerini tanıttı. Türkiye'den final turnuvasında yarışmaya hak kazanan tek devlet okulu olan Cihat Kora Anadolu Lisesi'nden Robokod Highfive adlı takım da, Karşıyaka'dan bir özel okul takımı ile beraber İzmir'i temsil edecek. Bu yıl düzenlenen organizasyonda öğrenciler, astronotların uzayın keşfi görevleri sırasında karşılaştıkları fiziksel ve sosyal sorunlara çözüm bulan projeler üreterek, bu sorunlara yönelik proje hazırlama, özdeğerler, robot tasarım-programlama alanlarında yarışacak. Etkinliğin son günü olan 25 Mayıs'ta turnuvaların sonucunda kazanan takımların minik mucitleri ödüllerini alacak.
Açılış töreninde, NASA'da çalışmalarını sürdüren Astrofizikçi Dr. Umut Yıldız ile canlı bağlantı gerçekleştirildi. 40 ülkeden gelen bilim kahramanlarıyla konuşmaktan çok mutlu olduğunu ifade eden Yıldız, şöyle dedi:
"Bu etkinliğin İzmir'de olmasından memnuniyet duyuyorum. Orada çok iyi vakit geçireceğinizi umuyorum. Sizden 10 bin kilometre ötedeyim. Uzay ve bilimle ilgili projeleriniz var biliyorum, çok başarılı olacaksınız. Gayet iyi yapıyorsunuz. Bu yılın konusu uzaydaki problemlerin çözümüydü. O kadar çok problem var ki işin başına geçene kadar farkında olmuyorsunuz. Problemleri nasıl çözeceğinizi ortaya çıkarmamız lazım. Problemler için birçok çözüm bulduğunuzu düşünüyorum. Son derece pahalı bir hobi ancak çok eğlenceli. Biz uzay çalışmalarında çok yeni gelişmiş teknolojiler kullanıyoruz. Üç gün bir yarış olacak, herkesin kendine göre başarılı olacağını düşünüyorum. Bu tür yarışlar sizler için çok faydalı. Uzay hakkında birçok şey öğreniyorsunuz, değişik insanlarla tanışıyorsunuz. Yepyeni bir ülke tanıdınız. Kendinizi eğitmiş olacaksınız. Aslında takım olarak çalışınca zorlukların üstesinden gelmek çok daha kolay oluyor. Fikirleriniz ileride çok işe yarayacak."
'VERİMLİ VE DÜŞÜNCELİ DÜNYA VATANDAŞLARI OLMALARINI İSTİYORUZ'
Kendisinin de bir çocuk doktoru olduğunu hatırlatan ve etkinliğin çocuklara katkısından söz eden İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Suat Çağlayan, "FLL, yetenekli çocuklara çok fazla fırsat sunuyor. Bu yarışmalar insanlara küçük bir mikro kozmos sağlıyor. Çocuklar da belli bir konu hakkında takımlarıyla araştırma yapıyorlar. Planlama, programlama öğreniyorlar. Son derece eğlenceli ortamda muhteşem takım ruhuyla çalışıyorlar" dedi. Bilim Kahramanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sıddıka Semahat Demir ise, "Ev sahibi olarak inanılmaz derece heyecan ve onur duyuyoruz. Birbirimizi tanıyıp deneyimlerimizi paylaşacağız. Evet, biz buraya dostlar edinmeye geldik. Hedefimiz çocukların gelişimine katkıda bulunmak. Verimli ve düşünceli dünya vatandaşları olmalarını istiyoruz. Bilim, teknoloji, mühendislik matematik ve fen çok önemlidir. Bu özel etkinlik sayesinde birçok çocuk bir araya geldi, Bilim çocukları bir araya getiriyor" dedi.

Görüntü Dökümü
----------
- Bilim şenliğinden genel ve detay görüntüler
- Takımların çalışmalarından görüntüler
- NASA'da çalışmalarını sürdüren Astrofizikçi Dr. Umut Yıldız'ın uydu bağlantısı ile konuşması
- İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Suat Çağlayan'ın konuşması

İZMİR,(DHA)

=======================================================

4)YURT DIŞINA KAÇIRILMAK İSTENEN 200 BİTKİ TÜRÜ, YALOVA’DA KORUMA ALTINDA

Yalova'da 5 yıl önce açılan Geofit Araştırma Merkezi’nde coğrafyaya özgü, yok olmaya yüz tutan ve yurt dışına kaçırılmak istenen binlerce bitki türü kontrol altında tutuluyor. Yalova Atatürk Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Yılmaz Boz, bugüne kadar Türkiye’den kaçırılmaya çalışılan 200 tür bitkinin yakalandığını ve merkezde koruma altına alındığını belirtti.
İLAÇ HAMMADDESİ OLARAK KULLANILIYOR
Türkiye’de bu konudaki ilk ve tek merkez olan Geofit Araştırma Merkezi’nde 450’si endemik olmak üzere toplam bin 100 adet bitki türü koruma altında bulunuyor. 8 yıl süren çalışma ile 350 bin kilometrekare alanda yapılan çalışma ile bir araya toplanan bitkiler, merkezde çoğaltılıp ıslah ediliyor. Koruma altındaki bitkiler çoğaltılarak pilot illere gönderiliyor. Yok olmaya yüz tutan bitkiler ise burada yeniden hayat buluyor. Geofit Araştırma Merkezi’nde yapılan çalışmaları anlatan Yalova Atatürk Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Yılmaz Boz, yurt dışına kaçırılan bitkilerle ilgili de bilgi verdi. Geofit’in soğanlı ve yumrulu bitkilerin ortak adı olduğunu söyleyen Müdür Boz, “Bu proje 2000’li yıllarda başlamış ve 2014 yılında da hayata geçmiştir. Burada toplamda bin 100 türü muhafaza ediyoruz. Bu kapasite ılıman iklim kuşağındaki Dünya’nın en büyük kapasitesi. Burada korumanın yanı sıra nasıl üretilip üretime kazandırılabileceği konusunda da çalışmalar yapıyoruz. Burada sadece Türkiye’de yetişen türleri toplamanın yanı sıra ülkemizden kaçırılmak istenen veya başka ülkelerden kaçırılırken ülkemizden geçerken yakalanan bazı türleri de merkez olarak burada koruma altına alıyoruz. Bu tipte yaklaşık 200 tür bulunuyor. Bu bitkiler süs bitkilerinin, ilaç hammaddelerinin de gen kaynağı olma özelliğini taşıyorlar. Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü ve bazı diğer enstitülerin de içerisinde olduğu ama etkin olarak Yalova Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü’nün üzerinde çalıştığı bazı türler var. Mesela Mis Zambağı, Çakar Nergis, Ters Lale ve Kardelen gibi bazı türlerin üretimini de yapıp il müdürlükleri vasıtasıyla çiftçilere veriyoruzö dedi.
GEOFİT MERKEZİ, CHİNA EXPO 2019’DA TÜRKİYE’Yİ TEMSİL EDECEK
Dünya literatüründe olmayan 30 adet yeni türün de burada teşhis edildiğini söyleyen Müdür Boz, Geofit Araştırma Merkezi’nin Çin’de yapılacak olan China Expo 2019’da ülkemizi temsil edeceğini söyledi. Geofit Bahçesi’nin sadece muhafaza altında tutulan tür sayısı ile değil mimarisi ile de dünyadaki ilk yapı olarak göze çarptığını söyleyen Boz, “Yalova Geofit Bahçesi bu yıl Çin’de gerçekleşecek ve alanında Dünya’nın en büyük fuarlarından birisi olan China Expo 2019’da ülkemizi temsil edecek. Bununla ilgili çalışmalar yapıldı. Çin’de burasının aynısının küçük ebatlısı oluşturulacak ve China Expo’da yer alacakö diye konuştu.
2 bin 150 metrekaresi yetiştirme ve araştırma alanı olan merkezin 480 metrekaresi ise sergileme alanlarından oluşuyor. Geofit Araştırma Merkezi’ni bir yılda ortalama 2 bin araştırmacı ve bilim adamı geziyor.

Görüntü Dökümü
---------------
-Geofit Merkezi'nden genel görüntü
-Detay görüntüler
-İşçilerin lale soğanı toplamaları
-Bitkilerden görüntüler
-Müdür ile röp.

Süre: 4.48 dk Boyut:538 mb

Haber-Görüntü: İsmail ÖZTÜRK/ YALOVA,DHA

=================================================

5)ÜNİVERSİTELİ İREM SU'NUN ÖLDÜĞÜ KAZADA SÜRÜCÜ YARGILANIYOR

Burdur'da, mart ayında üniversite öğrencisi İrem Su Akkaya'nın (19) yaşamını yitirdiği kazada, tutuklu sanık uzman çavuş Emre Esmer'in (23) yargılanmasına başlandı. Baba Halil Akkaya, olayı bir kaza olarak kabul etmediğini belirtirken anne Leyla Akkaya ise "Sanığın Hakkari'de asker olması, ailevi problemlerinin olması. Bunlar, hiç kimseye 1,92 promil alkol almasını, suçsuz bir öğrenciyi öldürme yetkisi vermez" dedi.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) İstiklal Yerleşkesi kavşağında, 13 Mart günü sabah saatlerinde Süleyman Emre Kılınç yönetimindeki 42 DIP 19 plakalı otomobille Emre Esmer yönetimindeki 03 RF 575 plakalı otomobil çarpıştı. Güvenlik kameralarına da yansıyan kazada Süleyman Emre Kılınç ile yanındaki İrem Su Akkaya ve Beyza Din (19) ve diğer otomobilin sürücüsü Emre Esmer yaralandı. Yaralılar hastanelere kaldırıldı. Burdur Devlet Hastanesi'ndeki ilk müdahalesinin ardından Isparta'daki özel hastaneye sevk edilen MAKÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü birinci sınıf öğrencisi İrem Su Akkaya, bir gün sonra yaşamını yitirdi.
Tedavisinin ardından gözaltına alınan otomobil sürücüsü Emre Esmer'in, 1,92 promil alkollü olduğu belirlendi. Kırmızı ışık ihlali yaptığı da öne sürülen Esmer, emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece 'taksirle ölüme ve yaralanmaya sebep olmak' suçundan tutuklandı.
Burdur Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmaya tutuklu sanık uzman çavuş Emre Esmer ve avukatları, yaşamını yitiren İrem Su Akkaya'nın annesi Leyla, babası Halil Akkaya ve avukatları, İrem Su'nun öğrencisi olduğu MAKÜ Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dekan Yardımcısı Sertaç Görgülü, Fakülte Sekreteri Kani Ziya Gökalp ile sınıf arkadaşları katıldı.
'KAZA OLARAK KABUL ETMİYORUM'
Baba Halil Akkaya verdiği ifadede, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Tek kızı olduğunu, eğitimi için 450 kilometre uzaklıktaki Manisa'nın Soma ilçesinden Burdur'a gönderdiğini belirten Akkaya, "Bunu kaza olarak kabul etmiyorum. Hiç bir şekilde kaza unsuru taşımıyor. Kasıtlı olarak değerlendirilmeli" dedi.
Anne Leyla Akkaya ise "Bir tek kızımı mühendis olsun diye Burdur'a gönderdim. Kızımı kaybettim, umudumu, hayallerimi kaybettim. Olayın üzerinden 70 gün geçti, 70 gündür her gün mezara giriyorum. 450 kilometre uzaktan kızımı ölsün diye göndermedim. Sanığın Hakkari'de asker olması, ailevi problemlerinin olması. Bunlar hiç kimseye 1,92 promil alkol alıp, suçsuz bir öğrenciyi öldürme yetkisi vermez. En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum" dedi.
'AİLEVİ SORUNLARIM VAR'
Tutuklu Sanık Emre Esmer ise ifadesinde Hakkari'de uzman çavuş olarak görev yaptığını, izinli olarak memleketi Afyonkarahisar'a geldiğini, ailevi sorunları olduğu için bir restoranda olay günü 22.00 ile 23.30 saatleri arasında alkol aldığını söyledi. Sabaha karşı saat 05.00 sıralarında Antalya'ya gitmek üzere yola çıktığını anlatan Esmer, "Bir aracı solladım. Aynadan onu kontrol ederken kırmızı ışığı fark edemedim. Pişmanım" dedi.
'AZRAİL GİBİ GELDİ'
İrem Su Akkaya'nın içinde bulunduğu otomobilin sürücüsü Süleyman Emre Kılınç da "Ben kırmızı ışıkta bekledim. Yeşil ışık yandıktan 3-4 saniye sonra hareket ettim. Azrail gibi geldi. Bu bir kaza değil" dedi.
YEŞİL IŞIKTA ÇARPTI
Kazada yaralanan Beyza Din ise "Kırmızı ışıkta bekliyorduk. Yeşil ışık yandıktan 2-3 saniye sonra yola çıktık. Araç çok hızlı bir şekilde gelip aracımıza çarptı. Şikayetçiyim. Kaza nedeniyle psikolojik tedavi görüyorum" diye konuştu.
Mahkeme heyeti, Emre Esmer'in tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı 13 Haziran'a erteledi.
İrem Su Akkaya'nın babası Halil Akkaya mahkeme çıkışında yaptığı açıklamada ise "Yüce Türk adaletine güveniyoruz. Bu kaza değil kesinlikle cinayettir. Kaza olarak kabul etmiyoruz. Bir sonraki mahkemede çocuğumuzun hakkını savunmaya devam edeceğiz. Bir tane kızım vardı. Öğrendim ki bir okul dolusu çocuğum varmış. Adalet yerini bulacaktır" dedi.

Görüntü Dökümü
--------------
-Adliye dış görünüş
-Öğrencilerin adliyeye gelişi
-Anne ve baba ile sarılmaları
-Baba Halil Akkaya ile röp.
-Detay

Haber- Kamera: Mesut MADAN/BURDUR, (DHA)

===================================================

6)KADIN MAHKUMLAR ARASINDA FUTBOL TURNUVASI

SİVAS'ın Hafik ilçesinde bulunan Sivas Kadın Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda kalan kadın mahkumlar arasında futbol turnuvası düzenlendi. Kadın mahkumların çocuklarıyla sahaya çıktığı turnuvada, 'Menekşe' takımı şampiyon oldu.
19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları çerçevesinde, Kadın Açık Cezaevi'nde düzenlenen futbol turnuvasına, 4 takım katıldı. Eleme usulü yapılan maçlar sonunda finalde 'Kardelen' ve 'Menekşe' takımları karşı karşıya geldi. Cezaevi bahçesindeki halı sahada düzenlenen final maçında kadın mahkumlar, sahaya çocukları ile birlikte çıktı. Final maçını Sivas Cumhuriyet Başsavcısı Murat İrcal, Hafik Kaymakamı Rahmi Bulut, Hafik Belediye Başkanı Selahattin Çuhadaroğlu, Sivas Adliyesi'nde görevli bazı hakimler ile cezaevi yöneticileri ve personeli izledi. Karşılaşmayı 1-0'lık skorla kazanan 'Menekşe' takımı, şampiyon oldu.
Sahanın dışında takımlarını desteklemek için toplanan kadın mahkumlar, tezahürat yaptı. Bu arada bir kadın mahkumun çöp kovası ile yaptığı davul şov ise ilgiyle izlendi. Çocukları ile birlikte takımlarına destek veren kadın mahkumlar, eğlenceli vakit geçirdi.
Karşılaşmanın ardından düzenlenen kupa töreninde kadın mahkumlardan oluşan takımlara madalya ve kupalarını protokol üyeleri verdi. Birinci olan takıma kupasını veren Sivas Cumhuriyet Başsavcısı İrcal, "Muhteşemsiniz, hepinizi tebrik ediyorum. Ramazan ayınızı kutluyorum, Bayramınızı kutluyorum, gerçekten muhteşem bir oyun sergilediniz" dedi.
Kupa töreninin ardından protokol üyeleri, iftarını cezaevinde kalan kadın mahkumlar ile birlikte yaptı. Cezaevinin yemekhanesinde düzenlenen iftar programında tasavvuf müziği dinlendi, semazen gösterisi izlendi.

Görüntü Dökümü:
----------------------
-Müsabakadan görüntüler
-Kadın mahkumların desteği
-Kupaların verilmesi
-İftar programından görnütüler

Haber: SİVAS, (DHA)

(238 mb)

===================================================

7)ÖĞRENCİLER, KEDİLERİ OKULDA BESLİYOR

Bartın’da, okul bahçesinde bulunan kedi ve yavrusuna öğretmen ve öğrenciler sahip çıktı. Öğrencilerin ‘Miya’ ve ‘Miyav’ ismini verdiği kediler, sınıflara girerken, öğrenciler hem ders dinleyip, hem de sıralarına oturan kedileri seviyor.
Bartın TOKİ Ortaokulu bahçesinde bulunan ve öğrencilerin yaptığı oylama ile ‘Miya’ ismi verilen kedi öğrenciler tarafından okula alınarak, beslenmeye başlandı. Miya’nın 1 ay önce 3 yavrusu dünyaya gelirken, 2 yavrusu yaşama tutunamadı. Öğrenciler kendi aralarında topladıkları para ile 2 kedinin bakımı ve aşıları yaptırdı. 2 kedi için ayrıca sınıfta yuva yapıldı. Öğrencilerin maskotu olan ‘Miya’ ve yavrusu ‘Miyav’ sınıflara girerken, öğrenciler tarafından seviliyor. Öğrenciler, bir yandan ders dinlerken, bir yandan da sıralarına oturan kedileri seviyor. Öğrencilerin teneffüslerde süt ve salamla kedileri besliyor.
Matematik öğretmeni Olcay Düzoğlu, “Anne kedi 7 ay önce okulun bahçesinde yaşıyordu. Sonrasında kedi hamilelik süreci yaşayınca bizde kediyi sınıfa aldık. Hamilelik süreci boyunca da sürekli sınıfta yaşadı. Hamileliğin son sürecinde de veteriner hekimimize getirdik ve tüm bakımları yapıldı. Sonrasında 3 tane yavrusu oldu ama 2’sini kaybetti. Bir yavrusu ve anne kedi öğrenciler tarafından sürekli sınıfta bakılmakta. Bu güzel olay, öğrencilerimize bir motive kaynağı oldu. Sınıfa da yuva yaptık. Şu anda da öğrencilere hayvan sevgisini yaşayarak, göstermiş oluyoruz.ö dedi.

Görüntü Dökümü:
----------------------
-Okul dış görüntüsü
-Sınıfta ders yapan öğrenciler
-Ders anında gezen anne ve yavru kedi
-Kediye yapılan yuva
-Kedilerin öğrenciler tarafından beslenmesi
-Öğrencilerle röp,
-Öğretmen Olcay Düzoğlu ile röp.

Süre: 5.07 Boyut: 157 MB

Haber-Kamera: Ayhan ACAR/BARTIN, (DHA)

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler