HABER

DHA YURT BÜLTENİ - 5

  Yurda 550 basamaklı merdivenle çıkıyorlar Gümüşhane Üniversitesi'nde okuyan üniversite öğrencileri için yamaca inşa edilen yurt zor anlar yaşatıyor.

Yurda 550 basamaklı merdivenle çıkıyorlar

Gümüşhane Üniversitesi'nde okuyan üniversite öğrencileri için yamaca inşa edilen yurt zor anlar yaşatıyor. Yurt binasına ulaşım için 5 kilometrelik mesafeyi aşması gereken öğrenciler, servis saatini kaçırdıkları takdirde 550 basamak çıkmak zorunda kalıyor. Dik bir rampaya kurulu merdivenden çıkmak için yaklaşık 20 dakika harcayan öğrenciler inerken de 10 dakikada iniyor.
Gümüşhane'de dik ve engebeli arazi yapısı nedeniyle yapılaşma zorluğu yaşanıyor. Kentte, Gümüşhane Üniversitesi'nde eğitim gören öğrenciler için Bağlarbaşı Mahallesi'nde 5 yıl önce yamaca 800 kapasiteli Ahmet Ziyaüddin Gümüşhanevi Erkek Öğrenci Yurdu inşa edildi. Araçla yaklaşık 5 kilometre yol mesafesi ile ulaşılan yurt binası için 550 basamaklı merdivenli yaya yolu da yapıldı. Merdivenin üstü yağmurlu havalarda inip çıkan öğrencilerin ıslanmaması için üzeri kapatıldı. Servis saatini kaçıran öğrenciler, yaklaşık 20 dakikalık yolculukla merdiveni kullanarak yurda çıkıyor, 10 dakikada ise iniyor. Öğrenciler dik rampaya kurulu merdivenden çıkarken molalar veriyor, dinlenerek zorlu bir yolculukla yurda ulaşıyor.
'ÇIKARKEN 3 KEZ MOLA VERİYORUZ'
Gümüşhane Üniversitesi Edebiyat Fakültesi 1'inci sınıf öğrencisi Tayfun Aslan, yurt ile okul arasında yaya ulaşımı sağlamak için yapılan merdivenin çok yorucu olduğunu belirterek "Otobüs saatleri her zaman uygun olmuyor. Merdivenler ise çok yorucu, dağı tırmanıyoruz. Havalar şu anda iyi ama kış ayı geldiğinde ne yapacağımızı bilmiyoruz. Merdivenleri çıkarken 3 kere mola veriyoruz. Merdivenlerde geçirdiğimiz zamanı yurtlarda geçiremiyoruz. Merdivenlerin belli bölümleri yürüyen merdivene dönüştürülebilir" dedi.
İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü 2'nci sınıf öğrencisi Vehbi Demir ise yöneticilerin ulaşımla ilgili sorunu gidermelerini beklediklerini söyleyerek, "Yurda çıkarken merdiven kullanmak zorunda kalıyoruz. Gümüşhane'nin arazi koşulları sebebiyle bu tarz inip çıkmalar çok fazla oluyor. Şehrin belli noktalarında hep merdiven var ve basamak sayıları çok fazla" diye konuştu.
Gazetecilik Bölümü öğrencisi Gökhan Kaya da, "Gerek okul olsun, gerek yurt merdivenleri olsun çok fazla merdiven var. Kışın gerçekten zorlaşıyor. Çünkü merdivenler kayganlaşmaya başlıyor, tehlikeli oluyor. Aktarmalı olarak geliyoruz aktarma sırasında tabi zorlanıyoruz daha modern bir ulaşım olmalı" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------
-Merdivenlerden görüntüler
-Öğrencilerin zor anları
-Röportajlar
-Merdiven detayları
-Genel detaylar

BOYUT: 767 MB.

Haber-Kamera: Sinan UÇAR/GÜMÜŞHANE-DHA

=================

Sivas'ta iki ayrı trafik kazası: 7 yaralı

Sivas'ta aynı saatlerde meydana gelen iki ayrı trafik kazasında 1'i çocuk 7 kişi yaralandı.
İlk kaza saat 09.00 sıralarında Sivas-Erzincan yolu Yeni Karşıyaka Köprüsü kavşağında meydana geldi. Şaban Karabayır'ın kullandığı 58 TP 926 plakalı otomobil ile Osman Yıldız yönetimindeki 58 EU 999 plakalı otomobil kavşakta çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle Osman Yıldız yönetimindeki otomobil bariyerlere çarparak şarampole devrildi. Kazanın ihbar edilmesiyle olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kazada sürücü Yıldız ile birlikte Şükran Yıldız ve Ömer Efe Yıldız (6) yaralandı. Yaralılar ambulansla Numune Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı. Yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu bildirildi.
Diğer kaza ise aynı saatlerde Eğri Köprü Mahallesi Cumhuriyet Üniversitesi yerleşkesi içerisinde meydana geldi. Ahmet Turan Demir idaresindeki 58 AB 485 plakalı otomobil ile Yusuf Develi idaresindeki 58 T 0117 plakalı ticari taksi, yerleşke içerisinde kavşakta çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle otomobil refüje çıktı. Kazada sürücüler Ahmet Turan Demir ve Yusuf Develi ile birlikte Mehmet Demir (50) ve Ziya Ekincioğlu (59) yaralandı. Yaralılar, Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi ile Numune Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı.

Görüntü Dökümü
-------------
-İlk kaza yerinden görüntü
-Otomobilin görüntüsü
-Üniversite içindeki kazae
-Araçların görüntüleri
-Detaylar

Haber-Kamera: Uğur YİĞİT/SİVAS, (DHA)

====================

'Alzheimer hastasıyız' diyen hırsızlık şüphelisi 3 İngiliz turist tutuklandı

Antalya'nın Manavgat ilçesinde bir iş yerinden 5 kol saati, 3 gözlükle çeşitli ürünler çalmakla suçlanan İngiliz kadın turistler J.A.K. (64), P.A. (68), A.D.W. (62) tutuklandı. Turistler, "Alzheimer hastasıyız, bir şey hatırlamıyoruz" diye kendini savundu. Diğer yandan adliyeye gelen bir dişçi ise kadınlardan birinden dişlerini yapmak için 8 bin sterlin aldığını belirterek, 'Ben paralarını aldım, şu dişleri taksam nasıl olur' diye sordu.
Manavgat'ta 5 yıldızlı bir otelde tatil yapan İngiliz kadın turistler J.A.K., P.A., A.D.W. ve kız çocuğu L.E.N. (14) geçen hafta İbrahim Sözen Caddesi'nde bir iş yerine alışveriş yapmak için girdi. Mağazadan alışveriş yapmadan çıkan turistlerin davranışlarından şüphelenen iş yeri yetkilileri güvenlik kameralarında yaptıkları incelemede İngiliz turistlerin 5 kol saati, 3 gözlük, 2 bileklik, 4 magnet ve toka çaldıklarını tespit ederek polise başvurdu.
KOL BANTLARINDAN TESPİT EDİLDİ
Manavgat İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri iş yerinde çalışanların ifadelerini aldıktan sonra güvenlik kameralarını ayrıntılı şekilde inceledi. Yapılan incelemede İngiliz turistlerin kol bantlarından Manavgat'ta 5 yıldızlı bir otelde tatil yaptıklarını tespit eden Asayiş Büro Amirliği ekipleri, şüphelileri geçen cuma günü kaldıkları otelde gözaltına aldı. İngiliz kadın turistlerin odalarında yapılan aramada mağazadan çaldıkları saat ve gözlüklerle çalınan diğer ürünler ele geçirildi.
HIRSIZLIK YAPMADIKLARINI İDDİA ETTİLER
Şüpheliler, poliste verdikleri ifadede, mağazaya gittiklerini ancak hırsızlık yapmadıklarını, saat ve gözlüklerin kendilerininkilere çok benzediğini, yanlışlıkla almış olabileceklerini söyledi. Polis merkezinde işlemleri tamamlanan şüpheliler, sağlık raporlarının alınmasının ardından cumartesi günü adliyeye götürüldü. Savcılık sorgusunun ardından L.E.N. serbest bırakılırken, J.A.K., P.A., A.D.W. tutuklanma talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi.
ALZHEİMER HASTASIYIZ, İFTİRA ATIYORLAR
Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'nde tercüman eşliğinde ifade veren İngiliz kadınlardan J.A.K., hırsızlık yapmadığını, diğerleri yaptıysa da görmediğini söyledi. Diğer sanıklar da hırsızlık suçlamasını reddetti. Hakimin güvenlik kamerası görüntülerini hatırlatması ve görüntülerde her şeyin çok net olduğunu belirtmesi üzerine P.A., A.D.W., aynı şekilde ifade vererek, "Alzheimer hastasıyız. Biz böyle bir şey hatırlamıyoruz. Bize iftira atıyorlar" dedi.
'500 LİRALIK ZARARIM VAR'
İş yeri yetkililerinin, saat ve gözlükler dışından olay nedeniyle işyeri kapalı kaldığı için 500 liralık zararları olduğu, bu zararları giderilmediği için şikayetinden vazgeçmemesi üzerine şüpheliler tutuklanarak cezaevine gönderildi. Şüphelilerden ele geçirilen 5 kol saati ve 3 gözlük mağaza yetkililerine teslim edildi.
DİŞ HEKİMİ: BEN PARALARINI ALDIM, ŞU DİŞLERİ TAKSAM NASIL OLUR
Diğer yandan pazar günü ülkelerine dönüş yapacakları öğrenilen İngiliz kadın turistlerden birinin Manavgat'a diş tedavisi için geldiği, bir dişçiye 8 bin Sterlin verdiği belirtildi. Cumartesi günü randevuları olan şüphelilerin adliyede olduğunu öğrenen adının açıklanmasını istemeyen diş hekiminin adliyeye gelerek, 'Ben paralarını aldım, şu dişleri taksam nasıl olur' diye sordu. Görevlilerden bunun mümkün olmadığı yanıtını alan diş hekimi geri döndü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- Manavgat adliyesinden genel görüntü
- Polis otosu
- İngiliz kadın turistlerin elleri kelepçeli adliyeden çıkarılması
- İngiliz kadınların cezaevine götürülmesi
- Adliyeden detay

217 MB /// 01.57"

HABER- KAMERA: Mithat ABAKAN/MANAVGAT (Antalya), (DHA)

=============

Uyuşturucuyu tabutta sakladılar

Adapazarı’nda, bir caminin boş olan lojmanında arama yapan jandarma ekipleri, tabutun içine konulan 10 kilo bonzai ele geçirdi.
Sakarya İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Adapazarı Abalı Mahallesi’nde köy camiinin boş olan lojmanında uyuşturucu saklandığı ihbarı üzerine harekete geçti. Operasyonda lojman içinde bulunan tabutun içine konulan 10 kilo bonzai ele geçirildi. Jandarma, Ö.G. ile S.G. isimli kadını gözaltına alırken, evlerinde yapılan aramada 1 adet hassas terazi ele geçirildi. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

Görüntü Dökümü
---------
-Jandarma baskın anı
-Tabuttaki uyuşturucu
-Detay

HABER: Aziz GÜVENER/SAKARYA, (DHA)

================

'Jammer'lara Antalya imzası

Askeri birlikler, polis ve istihbarat teşkilatları gibi kurumların güvenlik amacıyla kullandığı sinyal bozucuların (jammer) aküleri, Antalya Teknokent'te faaliyet gösteren bir firma tarafından üretiliyor. Bal peteği şeklinde tasarlanan akülerle jammerların ağırlığı 4'te 1 oranında azaldı.
Akdeniz Üniversitesi Antalya Teknokent’te faaliyet gösteren ANKO Enerji A.Ş., Türkiye’de ilk kez bal peteği şeklinde akü tasarladı. Patenti alınan ürün, hızlı şarj, uzun ömür, hafiflik ve küçük hacim sağlarken, jammerların yanı sıra elektrikli tekne, golf aracı, forklift, transpalet, scooter araçlarda da kullanılıyor.
Bal peteği yapısında kullanılan malzemenin alev almaz ve yüksek ısı iletkenliği özellikleri nedeniyle, kısa devre, aşırı şarj, yüksek ısı kaynaklı hücre yanmaları da önleniyor. Bal peteği tasarımı aynı zamanda yüksek ısı transfer katsayısı sayesinde lityum piller arasında oluşan sıcaklık farklarını en aza indirerek, akü içindeki hücrelerde eş yaşlanma ve akü ömründe yüzde 10-15 oranında artış sağlıyor.
PATENTİ FİRMADA
ANKO Enerji A.Ş. ARGE Müdürü Makine Yüksek Mühendisi Barış Açıkgöz, patentli tasarımın detaylarını anlattı. Açıkgöz, “Lityum iyon aküyü bal peteği şeklinde tasarlamamızın nedeni, daha güvenli, tamir edilebilir, uzun ömürlü, hızlı şarj özelliği ve kullanıldığı sistemin ağırlığını azaltan bir ürün olması. Bu ürünü Türkiye’de patentli şekilde sadece biz üretiyoruz" dedi.
PİL ALDIKLARI POLONYA’YA ŞİMDİ AKÜ GÖNDERİYORLAR
Kalem görünümlü lityum pillerden, kendi elektronik yazılımları ve soğutma-ısıtma sistemleriyle daha büyük hacimlerde akü ürettiklerini kaydeden Açıkgöz, “Lityum pili tek olarak kullanmak pek mümkün olmuyor. Biz buna bir değer ve mühendislik katarak tasarım yapıyoruz" diye konuştu. Türkiye’de üretilmediği için lityum pilleri yurt dışından aldıklarını ifade eden Açıkgöz, “Biz bu işe ilk başladığımızda lityum pilleri Polonya’dan alıyorduk. Şimdi ise Polonya’da lityum iyon akü gönderiyoruz" dedi.
CEP TELEFONLARINDA LİTYUM PİL
Lityum iyon akülerin elektrikli tekne, forklift, transpalet, scooter, elektrikli bisiklet ve özellikle stratejik öneme sahip sinyal bozucu sistemlerinde kullanıldığını anlatan Açıkgöz, sözlerine şöyle devam etti:
“Lityum pilleri aslında tanıyoruz. Cep telefonlarındaki piller, lityum pil. Eski teknolojide büyük ve ağır cep telefonları varken, lityum pil sayesinde cep telefonları hem daha hafif hem daha küçük tasarlanmaya başlandı. Lityum pil kullanılmasaydı 4 kat daha ağır ve büyük cep telefonlarını taşımak zorundaydık. Çok uzun sürelerde de şarj etmek durumunda olurduk."
SİNYAL BOZUCULARIN AĞIRLIKLARI 4’TE 1’E İNDİ
Stratejik öneme sahip sinyal bozucularda lityum iyon akünün kullanılmasının pek çok yararı olduğunu belirten Barış Açıkgöz, “Araç üzerindeki sinyal bozucuların aküleri ağır ve hacim kaplıyordu. 100 kilogramlık bu sistemlerde jel veya kurşun akü kullanılıyordu ancak lityum iyon akü sayesinde bu sinyal bozucuların ağırlıklarını 25 kilograma indirdik. Sırtta taşınan sinyal bozucularda ise 10 kilogramlık ağırlık 2- 2,5 kilograma indi" dedi. Sinyal bozucuların hacim ve ağırlıklarının azalmasının, askeri birliklere çok daha hızlı çalışma imkanı sağladığını vurgulayan Açıkgöz, “Geçen yıl Suriye sınırındaki askeri birlikler için cep telefonları veya telsizlerin şarjında kullanılacak ürün istendi. Biz de güneş enerjisiyle şarj olan lityum iyon aküler gönderdik" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü
---------
Bal peteği şeklindeki pil yuvalarının görüntüsü
Pillerin bal peteğine yerleştirilmeleri
Bağlantı kontrolünün yapılması
Pil yuvalarının akü sistemine dönüşmesi
DHA Muhabiri Selma KUNAR ın ANONSU
RÖP: Barış Açıkgöz

Haber: Selma KUNAR-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,(DHA)

=======================

Bu otelde evcil hayvanlarla tatil serbest

Antalya'nın Kemer ilçesindeki 5 yıldızlı bir otel, evcil hayvanlarıyla tatile gitmek isteyen ve bunu gerçekleştiremeyen yerli ve yabancı turistlere kapılarını açtı. 15 yıldır faaliyet gösteren otelde birkaç yıl önce hayata geçirilen uygulamayla turistler evcil hayvanlarıyla otele gelebiliyor. Tatilcilerin hayvanları için ayrı bir ödeme yapmak zorunda olmadığı otel, daha çok köpek sahipleri tarafından tercih ediliyor.
Türk turizminin başkenti Antalya'nın en önemli turistik ilçelerinin başında gelen Kemer'e bağlı Çamyuva Mahallesi'nde bulunan 5 yıldızlı L'oceanica Beach Resort Otel, tatile giderken evcil hayvanlarını veterinere, arkadaşlarına veya aile fertlerine bırakmak zorunda kalan yerli ve yabancı turistler için önemli bir adım attı. Birkaç yıl önce hayata geçirilen uygulamayla evcil hayvanlarıyla tatile çıkmak isteyen herkese kapılarını sonuna kadar açan otel, yurt içi ve yurt dışından büyük rağbet gördü. Tatilcilerin hayvanları için ayrı bir ödeme yapmak zorunda olmadığı oteli, daha çok köpek sahipleri tercih ediyor. Hayvanlar sahipleri ile birlikte odalarda kalabiliyor. Haftada en az 5-6 köpek sahibi ailenin konakladığı otelde sezon boyunca ise 150 civarında köpekli aile kalıyor. Otelde ayrıca sokak hayvanları için de her zaman ücretsiz mama bulunuyor. Yerli ve yabancı tatilciler bu mamalarla dışarı çıktıklarında sokak hayvanlarını da besleme şansı buluyor.
'ÇOK RAHAT ŞEKİLDE KÖPEĞİMLE GEZEBİLİYORUZ'
Rusya'nın başkenti Moskova'dan tatil için arkadaşı ve köpeği 'Timofey' ile tatile gelen Mihail Ivanov (36), "Köpeğimle sadece Rusya'da tatil yapabildik. Bu oteldeki tatilimizi köpeklere ücretsiz olduğu için Moskova'daki tur operatöründen aldık. Burada çok rahat şekilde köpeğimle gezebiliyoruz ve hiçbir problem yok. Başka otellerde ne yazık ki problem oluyor köpeğimle birlikte gezmem. Bu nedenle bu oteli seçtik" dedi.
'BÖYLE BİR OTEL BULURSANIZ ÖDÜL VERECEĞİZ'
Türkiye'ye ikinci kez gelen ve 'Pupsy' adlı köpeğiyle ilk defa tatil yapabilen Alman Doris Kepler (67), "Biz her zaman köpeğimizle tatile gidiyoruz. Köpeğimizle gidebileceğimiz otel sayısı maalesef çok az. Birçok ülkeye gittik tatil için ama otellerde ne yazık ki problemler yaşadık. Burada hiçbir problem yaşamadık ve aksine büyük bir anlayışla karşıladılar. Türkiye'ye ilk defa geldik. Bundan sonra da gelmeyi düşünüyoruz. Hatta seyahat acentesi üzerinden köpekli tatil yapabileceğimiz oteli sormuştuk Türkiye'de ve şaka olarak da 'Böyle bir otel bulursanız ödül vereceğiz' demiştik. Otelimizi seyahat acentesi aracılığıyla bulduk. Köpeğimiz Pupsy'nin de doğum günüydü onu da burada kutladık" diye konuştu.
'KÖPEĞİMİZ HEP YANIMIZDA'
Eşi ve Pupsy isimli köpekleriyle tatile gelen Alman Herman Kepler (68) de şöyle dedi:
"Biz köpeksiz bir yere gitmeyi düşünmüyoruz. O bizim torunumuz durumunda. Torunlarımız büyüdü ama köpeğimiz hep yanımızda. Bir kere köpeğimizi evde bırakmıştık tatile gittiğimizde. Geri döndüğümüz de ise 10 kilo zayıflamış haldeydi. O nedenle köpeğimizi hiçbir yere bırakmak istemiyoruz."
'HER ŞEYİ ÇOK BEĞENDİK'
Rusya'dan tatil için eşi ve 'Marta' adlı köpeğiyle gelen Viner Şakirov (57), "Türkiye'ye ilk gelişimiz değil ama köpeğimizle ilk defa geliyoruz. Köpeğimiz Marta tüm Avrupa'yı gördü, çocuklarımız Çekya'da yaşadığı için köpeğimizi orada sahiplendik. Burada her şeyi çok beğendik. Sadece tek sıkıntımız Marta daha önce hiç deniz görmemişti, korktu bu kadar fazla sudan. Burada her şeyden memnunuz. Yemekler, güneş ve deniz her şey çok iyi. Köpeğimizle burada tatil yapmaktan çok mutluyuz" dedi.
'HAYALLERİMİZ GERÇEK OLDU'
Viner Şakirov'un eşi Elvira Şakirova (57), "Köpekle otelde yer bulmak çok zor gerçekten. Bazı otellere ise evcil hayvanlarınızla giderseniz para ödemek zorundasınız. Burası tam istediğimiz gibi. Hayallerimiz gerçek oldu. Her şeyi çok beğendik" dedi.
'OTELİMİZE GELEN KÖPEKLERİMİZDEN PARA ALMIYORUZ'
Kendisi de 'Leo' adlı köpeğiyle otelde kalan L'oceanica Beach Resort Otel Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kılıç, tesisin 15 yıldır faaliyet gösterdiğini söyledi. Kendisinin hayvanlara karşı sevgisi olduğunu ve hayvan beslediğini aktaran Mustafa Kılıç, "Köpeğimiz Leo artık otelimizin bir görevlisi gibi. Leo, 'Babacığım otelimize arkadaşlarımı davet edelim' dediği için köpekleri de almaya karar verdik. Haftada ortalama köpekleriyle 5-6 misafirimiz geliyor. Bunlar daha çok Almanya'dan, Rusya'dan, İngiltere'den oluyor. Sezonda ortalama 150'ye yakın köpek oluyor otelimizde. Esasında çok güzel olan bir şey de otelimize gelen köpeklerimizden para almıyoruz. Antalya'da birkaç otelde daha olduğunu duydum fakat onlar köpeklerden ücret alıyorlarmış. Bunlardan ücret almaya kendimde hak görmüyorum" dedi.
'ONLAR DA MUTLU OLUYOR, BİZ DE'
Evcil hayvanlar dışında sokakta hayvanlarıyla ilgili de çalışma yaptığını anlatan Mustafa Kılıç, şöyle dedi:
"Dışarından bunlar için mama alıp veriyorum. Neden otelin yemeklerini vermek istemiyorum? Burada yapılan yemekler baharatlı, yağlı ve bunların hayvanların sağlığına zararlı olacağını düşünüyorum. O yüzden konuklarımızın ellerine bu aldığım mamalardan veriyorum ve onlar da bu mamaları sokaktaki hayvanlara ikram ediyor. Onlar da mutlu oluyor, biz de mutlu oluyoruz."

Görüntü Dökümü
---------
- Otele köpeğiyle giriş yapan Rus turist
- Rus turist köpeğiyle birlikte resepsiyonda detay
- Köpekten yakın detay
- Rus turist Mihail Ivanov röportaj (Rusça)
- Köpekleriyle otelde yürüyüş yapan Alman aile
- Köpekten yakın detay
- Doris Kepler röportaj (Almanca)
- Herman Kepler röportaj (Almanca)
- Otel odasına köpekleriyle gelen Rus turistler
- Köpekten yakın detay
- Viner Şakirov röportaj (Rusça)
- Elvira Şakirova röportaj (Rusça)
- Köpek yakın detay
- Leo yakın detay
- Koridorda koşan Leo
- Mustafa Kılıç röportaj
- Leo ve Mustafa Kılıç detay

HABER- KAMERA: Levent YENİGÜN/KEMER (Antalya), (DHA)

============================

En Çok Aranan Haberler