Samsat'ta 5.1'lik deprem; bazı evlerde hasar oluştu, 19 kişi yaralandı (3)
VALİ: 19 KİŞİ YARALANDI
Adıyaman Valisi Nurullah Naci Kalkancı, Samsat ilçesinde meydana gelen Richter ölçeğine göre 5,1 büyüklüğündeki depremin ardından bölgede inceleme yaptı.
Samsat'ta 2 Mart 2017 tarihinde meydana gelen depremin ciddi mağduriyet oluşturduğunu ve 15 gün önce Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ'ın katıldığı törenle ilçede deprem konutlarının temelini attıklarını hatırlatan Vali Kalkancı, şunları söyledi: "Son depremde gördüğümüz kadarıyla, daha önce az hasarlı, hasarlı olmayan binalarda sıkıntı meydana gelmiş. Yeniden bir inceleme yapacağız. Ciddi mağduriyet oluşmaması için her türlü tedbiri almış olacağız. Başbakanımız, Cumhurbaşkanımız bizzat takip ediyor. Hiçbir Samsatlıyı mağdur etmeyeceğiz. Depremden dolayı yaralımız yok, ama panik esnasında kaçışırken 19 vatandaşımız yaralandı. Sadece burada 1 kişinin üzerine duvar düşmüş, onun da sağlık durumu iyi. Zarar gören yapıları tam olarak tespit edemedik. Bu yönde çalışmamız sürüyor. Şu anda yapılacak ilk iş, evi kullanılmaz olan yerlere çadırları yetiştirmek olacak. Eğitime bugün ara veriyoruz. İlçede elektrik kesintisi yok."
160 HAYVAN TELEF OLDU
Samsat Belediye Başkanı Yusuf Fırat ise halkın panik yaşadığını ve hasar tespit çalışmalarının sürdüğünü ifade etti. Artçı depremler nedeniyle paniğin sürdüğünü anlatan Fırat, sarsıntılar nedeniyle yıkılan ahırlarda ise 160 hayvanın telef olduğunu kaydetti.
ARÇI SARSINTILAR SÜRÜYOR
Bu arada bölgede artçı sarsıntılar devam ediyor. Bugün saat 07.11'den 11.25'e kadar en küçüğü 1,5, en büyüğü ise 3,6 büyüklüğünde olan 11 artçı deprem daha yaşandı. Böylece 5.1 büyüklüğündeki depremin ardından bölgede meydana gelen artçı depremlerin sayısı 43'e yükseldi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-----------------------------
- Samsat'ta yıkılan evler
- Hayvanların kurtarılması
- İşyerlerindeki yıkılmalar
- Samsat Belediye Başkanı Yusuf Fırat ile röp.
- Vatandaşlar ile röp.
- AFAD ekiplerinin çalışması
- Sağlık hizmeti sunulması
- Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 280 MB
Haber-Kamera: Mahir ALAN/ADIYAMAN,(DHA)
=========================================
Yargıtay: Mağdur duruşmaya katılmadığı için avukatının dosyayı temyiz hakkı yok
Erzurum'da 6 yıl önce o dönem 16 yaşında olan B.G.'ye kendi evinde cinsel istismarda bulunduğu suçlamasıyla yargılanan Yunus Emre A.'nın (34) davasında mağdurun şikayetçi olmaması nedeniyle düşme kararı verildi. Dosyanın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay, duruşmaya katılmayıp kamu davasını takip etmeyen mağdurun yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen avukatın hükmü temyizde hakkı bulunmadığını belirtti.
Olay, 5 Ocak 2012'de merkez Yakutiye ilçesinde meydana geldi. Lise 1'inci sınıf öğrencisi olan B.G. sınıf arkadaşınının vasıtasıyla kendisinden o dönem 12 yaş büyük Yunus Emre A. ile sevgili oldu. Bir süre telefonda arkadaşlık kuran Yunus Emre A., B.G.'yi ablası Sevinç A. ile tanıştırdı. Sevinç A., B.G.'nin ailesinin maddi durumunun iyi olduğunu öğrenince iddiaya göre genç kızdan para istedi. B.G.'nin bu talebi kabul etmemesi üzerine Sevinç A., kardeşi ile olan ilişkisini genç kızın ailesine söylemekle tehdit etti. Baskılar üzerine B.G. evlenecek olan ağabeyinin düğün için hazırladığı beşibiryerde, 1 adet cumhuriyet altını, 27 adet çeyrek altından oluşan kartlı bileziği gizlice alarak Sevinç A.'ya götürdü. Altınları alan Sevinç A.'nın Erzurum'dan kaçması üzerine B.G., durumu anlatmak için Yunus Emre A.'nın evine gitti. B.G. o geceyi babası F.A. ve H.A. ile birlikte yaşayan Yunus Emre A.'nın yanında geçirdi. İddiaya göre boşanan 2 çocuk babası Yunus Emre A., B.G. ile zorla ilişliye girdi. Kızlarının kaybolduğunu düşünen baba A.G.'nin polise başvurması üzerine Yunus Emre A. ile anne ve babası hakkında soruşturma başlatıldı.
'TECAVÜZ ETTİ'
Savcılıkta ifadesi alınan B.G., 2011 yılının Haziran ayında Yunus Emre A. ile tanıştığını söyledi. Yunus Emre A.'nın görüşmemesi halinde ailesine söylemekle tehdit ettiğini ileri süren B.G., "Bu tehditler üzerine arkadaşlığını kabul ettim. Beni ablası ile tanıştırdı. Bir süre sonra Sevinç A. benden para istemeye başladı. Baskıları nedeniyle evdeki altınları alıp kendisine götürdüm. Altınları verdiğimde az buldu. 'B. seninle görüşeceğiz, babanla da görüşeceğiz' dedi. Altınları verdikten sonra pişman oldum, Yunus Emre'lerin evine gittim. Altınları onların yardımıyla geri alabileceğimi düşündüm. Yunus Emre bana 'Tamam önemli değil, biz evlenince baban nasıl olsa bize bakacak' dedi. Yunus Emre, bana tecavüz etti. Bağırdım ancak anne ve babası beni duymasına rağmen kurtarmadı" diye konuştu.
'DÜŞME VE BERAAT KARARI VERİLDİ'
Başlatılan soruşturma kapsamında Yunus Emre A., annesi H.A. ve babası F.A. hakkında Erzurum 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak' suçundan 10,5 yıla kadar, 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. B.G. yargılama aşamasında Yunus Emre A.'dan şikayetçi olmadı. 18 Eylül 2013'te görülen karar duruşmasında Yunus Emre A. hakkında 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı' suçundan B.G.'nin şikayetçi olmaması nedeniyle düşme kararı verildi. 'Cinsel istismar' suçlarından yargılanan anne H.A. ve baba F.A. beraat etti. Heyet, 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçundan da üç sanığın beraatini kararlaştırdı. Hazırlanan gerekçeli kararda, B.G.'nin Yunus Emre A. ile duygusal yakınlığı nedeniyle sık sık evlerine gittiğini bildirdi. Kararda, "Her ne kadar mağdure iddialarında, sanık Yunus Emre'nin zorla kendisiyle ilişkiye girdiğini iddia etmiş ise de, mağdure arkadaşlıklarının başlangıcından beri sürekli sanığın evine gitmiş, en son gidişinde ailesinin kendisini araması ve yerinin belirlenmesiyle onlarla bir araya geldikten sonra ve sanıktan ayrılmasıyla zorla ilişki iddiasında bulunmuş, ilişkide zoru doğrulayan kendi iddiası dışında delil elde edilememiştir. Keza mağdure ailesinin evinden giden altınlar ve bunların iade edilmemesi ile açılan davalar da ihtılafın esaslarından birini teşkil edip iddialara bu yönden de şüpheyle bakılması gerekmektedir. Muğdurenin aranması sırasında kendisine ulaşılan yer ve şekil, onun soruşturma aşamasındaki bir kısım beyanları da bu şüpheyi haklı göstermektedir" denildi.
'KİŞİYİ HÜRRİYETİNDEN YOKSUN KILMA CEZASI BOZULDU'
B.G.'ye Baro tarafından atanan avukatı ve babası A.G.'nin davayı temyiz etmesi üzerine dosya Yargıtay 14'üncü Ceza Dairesi'nde görüldü. Yargıtay, "Kovuşturma evresinde 15 yaşından büyük olup, kendisini duruşma günü usulüne uygun tebliğ edilmesine karşın duruşmaya katılmayıp kamu davasını takip etmeyen mağdureye yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin hükmü temyizde hakkı bulunmadığından talebin reddine" denildi. Yargıtay, bu nedenle 'cinsel istismar' suçundan düşme ve beraat kararlarını onadı. B.G.'nin babasının itirazını ise yerinde bularak Yunus Emre A. ve annesi H.A. hakkında 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak' suçundan verilen beraat kararını kanuni temsilcisinin bilgi ve rızası dışında evi terk eden mağdureyi, ailesini veya yetkili makamları haberdar etmeksizin yanlarından tuttukları için bozdu. Bozma kararı sonrası dosya Erzurum 2'nci Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden görüldü. Başka suçtan hükümlü olan Yunus Emre A. suçlamaları kabul etmedi.
Haber:Hümeyra PARDELİ/ERZURUM, (DHA)
=========================================
Yakalanan 122 kişiden 60'ı tutuklandı
Antalya'da polisin düzenlediği operasyonda, çeşitli suçlardan aranan 122 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerden 60'ı tutuklandı.
Antalya Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Dairesi Başkanlığı koordinesinde, hırsızlık başta olmak üzere çeşitli suçlardan aranan şüphelilerin yakalanmasına yönelik dün sabah eş zamanlı operasyon düzenlendi. Adli makamlarca haklarında hırsızlık suçları başta olmak üzere yakalama emri bulunan 302 şüpheliye yönelik operasyonda, 218 polis görev aldı. Operasyon kapsamında 122 kişi gözaltına alındı. Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerin ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden 60'ı, Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklandı.
Haber:Bülent TATOĞULLARI/ANTALYA, (DHA)
=========================================
Bodrum'da balık yerken yakalanan katil zanlısı: Buraya kadarmış
Adana'da, kent merkezindeki lüks restoranda 2 kişinin öldürüldüğü, 3 kişinin de yaralandığı olayın şüphelisi olarak aranan Kemal Daş (56), Muğla'nın Bodrum ilçesinde bir restoranda balık yerken yakalandı. Üzerinden sahte kimlik çıkan Daş, polislere "Demek buraya kadarmış" dedi.
Olay, 11 Eylül 2017'de Seyhan ilçesi Kurtuluş Mahallesi'ndeki lüks restoranda meydana geldi. Erkan Çoral'ın (38) 5 ay önce Kemal Daş'tan kiraladığı restoranın kirası yüzünden aralarında tartışma çıktı. Daş, kiracısından restoranı terk etmesini istedi. Daş ve Çoral arasındaki tartışma kısa sürede silahlı çatışmaya dönüştü. Kentin merkezindeki çatışmada restoran çalışanları Murat Sultan ile Orhan Koğan yaşamını yitirdi, Erkan Çoral, Serkan Kaplan ve Ömer Deveci, yaralandı. Olayın ardından soruşturma başlatan Cinayet Büro Amirliği dedektifleri 8 kişiyi gözaltına aldı. Firari Kemal Daş ise aranmaya başlandı. Ayrıca polisler, Daş'ın Adana'daki iş yerine baskın yaptı. Polisler yaptıkları aramada ofis bölümündeki gizli çekmecede, el yapımı 7 patlayıcı ele geçirildi.
LÜKS OTELDE KALIYORDU
Cinayetin ardından kayıplara karışan Kemal Daş'ın yakalanması için Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü de devreye girdi. Ekipler tüm yurtta aranan Daş'ın Muğla'nın Bodrum ilçesinde lüks bir otelde kaldığını tespit etti. Bodrum'a giden ekipler, Kemal Daş'ı balık restoranında yemek yerken yakaladı. Karşısında polisleri gören Daş, "Demek buraya kadarmış" dedi. Adana'ya getirilen ve ifadesinin ardından sevk edildiği nöbetçi mahkemeye sevk edilirken gazetecilere, "Su akar yolunu bulur" diyen Kemal Daş, tutuklandı.
Görüntü Dökümü
------------------------
- Zanlı Kemal Daş'ın polis aracından indirilmesi
- Adli Tıp Birimi'ne getirilmesi
- Adli Tıp Birimi genel görüntüsü
- Zanlının Adli Tıp Birimi'nden çıkarılması
- Zanlının konuşması
- Polis aracına bindirilmesi
- Polis aracı içinde görüntüsü
- Polis aracının gidişi
- Olay yerinden arşiv görüntüler
- Yaralının ambulansa taşınması
- Ölen şahsın tabutla cenaze aracına konulması
- Restoranın görüntüsü
SÜRE:02'52" BOYUT:175 MB
Haber:Çağlar ÖZTÜRK-Kamera:Gökhan KESKİNCİ/ADANA,(DHA)
==============================================
Koyun sürüsü ile karayoluna girdi, trafik karıştı
Artvin’de, yaklaşık 300 küçükbaş hayvanı ile karayoluna giren çoban trafiği birbirine kattı. Sürüsü ile tünellerden geçen çoban, trafiğin aksamasına neden oldu.
Artvin’de baharla birlikte sürüleri ile yaylalara göç etmeye başlayan çobanlar yola koyuldu. Hopa ilçesinden 300 küçükbaş hayvanı ile birlikte Artvin-Ardahan sınırındaki Bilbilan yaylasına doğru yola çıkan Cevat Gümüşkaya, sürüyü karayolundan götürdü. Koyun sürülerinin geçtiği karayolunda zaman zaman trafik olumsuz yönde etkiledi. Yan yol olmayan Borçka-Artvin karayolunda ilerleyen sürü tünel geçişlerinde trafiği aksattı. Çobanlar trafik akışını kontrol etmeye çalışarak sürüsü ile karayolunda yol aldı. Karayolunda araçları ile ilerleyen sürücülerde şaşkın bakışlar altında koyun sürülerinin arasından geçerek yoluna devam etti. Sürüsü ile 1 ay sürecek yolculukla 160 kilometre yol kat edeceklerini anlatan Cevat Gümüşkaya, yaylaya ulaşmak için başka çarelerinin olmadığını anlattı. Sürünün tünellerden geçişlerde zorlandığını belirten Gümüşkaya, “Bizimde hayattaki çilemiz bu. Karayolunda bir iki tünel var, bunlara yan yol verilmemiş. Sürüleri yaylaya götürürken zor oluyor. Bu çileyi mecbur çekiyoruz. Karayoluna yan yol yapılmış olsaydı bu çileyi biz çekmezdikö dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------------------------------
-Koyun sürülerinin karayolundan ilerlemesi
-Araç detayları
-Sürü detayları
-Çobanla röp.
Haber: Muhammet KAÇAR Kamera: Aytekin KALENDER ARTVİN,(DHA)
==============================================
Türkiye'nin çatısı Ağrı Dağı şapka taktı
Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesinde bulunan ve yüksekliği nedeniyle, "Türkiye'nin çatısı" olarak anılan Ağrı Dağı güneşin doğuşuyla şapka taktı.
Türkiye’nin yanı sıra İran, Ermenistan ve Nahçıvan’dan da görünen Ağrı Dağı, bugün güneşin doğduğu sırada kartpostallık bir görüntüye büründü. Deniz seviyesinden 5 bin 137 metre yüksekliği ile Türkiye'nin en büyük dağı olma özelliğini taşıyan, efsaneleri ve türküleri ile ünlü, çevresinde kar ve sisi eksik olmayan Ağrı Dağı'nın başında şapkayı andıran dairesel şeklindeki bulut ilginç ve güzel görüntü oluşturdu. Her yıl binlerce yerli ve yabancı turistlerin yanı sıra dünyaca ünlü dağcıların tırmanışına ev sahipli yapan Ağrı Dağı'nda en son 2015 yılında benzer görüntü oluşmuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
--------------------------------
-Ağrı Dağı'nın şapkalı görüntüsü
-Ağrı Dağı detay görüntüsler
(Süre: 1.25 Dk)
Haber-Kamera: Sedat BUDAK / DOĞUBAYAZIT, (AĞRI), (DHA)
===============================================
Van'da kadına şiddete dikkat çekmek için sergi açtılar
Van'ın Erciş ilçesinde kadına şiddete dikkat çekmek amacıyla sergi açıldı. Fotoğraf sanatçıları Ali Dağer ve Necmettin Karaca'nın stüdyo ortamında çektiği fotoğrafların satışından elde edilen gelir, şehit ailelerine bağışlandı.
Erciş'te sosyal sorumluluk projesi kapsamında dikkat çeken bir çalışmaya imza atıldı. İşadamı Osman Kaya'nın desteği ile ilçede görev yapan öğretmen ve hemşirelerden destek alınarak fotoğraf sanatçıları Ali Dager ve Necmettin Karaca tarafından stüdyo artamında şiddeti anlatan fotoğraflar çekildi. Şiddeti anlatan 30 fotoğraf, Erciş Kaymakamlığı önünde sergilendi. Serginin açılışına Erciş Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Mehmet Şirin Yaşar, 108'inci Topçu Alay Komutanı Albay Murat Tumba, Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı İsmail Geçeci, Milli Eğitim Müdürü Erol Şimşek, Ak Parti İlçe Başkanı Adnan Aydın, MHP İlçe Başkanı Salih Şerbetçi katıldı. Sergilenen 30 fotoğraftan 22'si ise sergiyi gezen davetliler tarafından satın alındı. Elde edilen gelir de şehit ailelerine bağışlandı. Erciş Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Yaşar, işadamı Kaya ve fotoğraf Sanatçıları Dağer ve Karaca'nın ülke için büyük önem taşıyan bir konuya dikkat çektiklerini belirterek teşekkür etti. Kaymakam Yaşar, "Açılan bu sergi maalesef ülkemizin ve dünyanın gerçeğidir. Bu tarz etkinlikler çoğu zaman bizleri bir araya getirip, çözümler bulmamıza neden olabiliyor. Bu projenin önemli bir tarafı da Buradan elde edilecek gelirin şehit ailelere bağışlanmasıdır" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------------------------
-İlçe Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Mehmet Şirin Yaşar'ın konuşması
-Sergiye katılanlardan görüntü
-Sergiden görüntüler
-Detaylar
SÜRE: 4 Dakika ,BOYUT: 128 MB
Haber:Barbaros KUL/ERCİŞ (Van),(DHA)
================================================
İSTE'den elektrikli otomobil ve İHA projesi
İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE), elektrikli otomobil ve İnsansız Hava Aracı yapmaya hazırlanıyor.
İki önemli Projenin Akademik Danışmanlığını yapan İSTE Enerji Enstitüsü Müdürü ve Enerji Sistemleri Mühendisliği Bölüm Başkanı Öğretim Üyesi Dr. Emin Taner Elmas TÜBİTAK tarafından onaylanan iki projenin bu yıl içerisinde düzenlenecek olan yarışmalara katılacağını söyledi. Elmas, Metalürji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü, Bilgisayar Mühendisliği, Elektrik- Elektronik Mühendisliği, Makina Mühendisliği, İnşaat Mühendisliği, Enerji Sistemleri Mühendisliği, Havacılık Yönetimi Bölümlerinden öğrenciler ile akademisyenlerden oluşan takıma İSTE İHA Uçuş Takımı adını verdiklerini belirtti. İSTE-İHA isimli bir İnsansız Hava Aracı üretmek için çalışmalarına başladıklarının altını çizen Elmas, "Bu yıl Eylül ayından düzenlenecek 2018 TÜBİTAK Uluslararası İnsansız Hava Araçları Yarışmasına katılacağız. Yarışma hakkı TÜBİTAK tarafından onaylanan İSTE, projelendireceği insansız hava aracının dizayn, üretim ve test aşamalarını yapacak. Yarışma esnasında gerçekleştireceği tüm iniş - kalkış, seyir, faydalı yük taşıma ve bırakma, otonom seyir gibi görevleri tamamlamak üzere bir program uygulayacaktır"dedi. İSTE Enerji Enstitüsü Müdürü ve Enerji Sistemleri Mühendisliği Bölüm Başkanı Öğretim Üyesi Dr. Emin Taner Elmas, ülkemizin hem de tüm dünyanın öncelikli bilimsel ve teknik alan olarak ele aldığı konuların başında 'enerji' geldiğini söyledi. Elmas, fosil yakıt rezervlerinin tüm dünyada hızla azalması ile ulaşım amaçlı yakıt olarak kullanımının hem ekonomik ve hem de çevresel sürdürülebilirlik açısından sorunlara neden olduğuna dikkat çekerek, "Benzin, motorin gibi yakıtlı araçlar için alternatif oluşturabilecek çözümler geliştirilmekte. Bu noktadan hareket eden İskenderun Teknik Üniversitesi de bir 'Elektrikli otomobil' üretmek için proje geliştirdi. İSTE Elektro Mobil Takımı TÜBİTAK - Alternatif Enerjili Araçlar Kategorisinde olmak üzere 2018 yılı için 'TÜBİTAK Efficiency Challenge Electric Vehicle' yarışmasına katılmaya hak kazandı" diye konuştu. Geliştirilen her iki projeye İskenderun Teknik Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. M. Eyyüphan Yakıncı ile İskenderun Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli'nin de tam destek verdiği bildirildi
Görüntü Dökümü:
-----------------------
- Öğretim üyesinin konuşması
SÜRE: 06'00" BOYUT 307 mb
Haber-Kamera: Ufuk AKTUĞ/İSKENDERUN(Hatay),(DHA)