HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Dışişleri Bakan Yardımcısı Kaymakcı'dan İsviçre basınına FETÖ tepkisi:

"(Tribune de Geneve gazetesinin FETÖ elebaşıyla mülakatı) Sizinki gibi bir gazetenin basın özgürlüğü adına da olsa bir terörist elebaşına yanlış düşüncelerini yayma ve gerçekleri saptırma fırsatı verdiğini görmek üzücü" - "(FETÖ) Elli yıldır okullara, polise, adalete, diplomasiye, bankalara sızan sinsi bir ağ. Elinde çok kan bulunan FETÖ'dür. Demokrasimiz için en büyük tehdittir" - "Türkiye'nin AB üyeliği 'en zor ve en karmaşık' olmakla birlikte 'en faydalı ve en anlamlı' üyelik olacaktır"

CENEVRE (AA) - Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, İsviçre’nin Fransızca konuşulan kesiminin en önemli gazetelerinden 'Tribune de Geneve'e verdiği mülakatta, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) eli kanlı olduğunu vurgulayarak, "Sizinki gibi bir gazetenin basın özgürlüğü adına da olsa bir terörist elebaşına yanlış düşüncelerini yayma ve gerçekleri saptırma fırsatı verdiğini görmek üzücü." ifadesini kullandı.

Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisinde gerçekleştirilen, BM İnsan Hakları Konseyi Evrensel Periyodik İnceleme Mekanizması (EPİM) Çalışma Grubu'nda, Türkiye'deki insan haklarının ele alındığı oturumda Türk heyetine başkanlık eden Kaymakcı, İsviçre basınına da konuştu.

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in Cenevre merkezli 'Tribune de Geneve'de hafta sonunda yayımlanan mülakatına tepki gösteren Kaymakcı, şunları kaydetti:

"Sizinki gibi bir gazetenin basın özgürlüğü adına da olsa bir terörist elebaşına yanlış düşüncelerini yayma ve gerçekleri saptırma fırsatı verdiğini görmek üzücü. Fethullah Gülen, Türkiye’de 15 Temmuz 2016 tarihindeki başarısız darbe girişiminde 251 kişinin hayatına mal olan ve 2 binden fazla insanın yaralanmasına yol açan bir suç örgütünün başıdır. Elli yıldır okullara, polise, adalete, diplomasiye, bankalara sızan sinsi bir ağ. Elinde çok kan bulunan FETÖ'dür. Demokrasimiz için en büyük tehdittir."

ABD'nin Türk adaletine yönelik endişelerinden dolayı terörist elebaşı Gülen'i Türkiye'ye iade etmediği yönündeki gazete muhabirinin yorumu üzerine ise Kaymakcı, "Bu bir güvensizlik konusu değil. Aralarında ABD istihbarat servislerinin de bulunduğu istihbarat servisleri Fethullah Gülen’in uluslararası ağını, bilhassa okullarını kullandılar. Washington’ın, müttefiki Türkiye’ye neden daha fazla yardımcı olmadığını kendinize bir sorun." değerlendirmesinde bulundu.

- "Türkiye bir hukuk devletidir"

Kaymakcı, FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından işine son verilen 120 bin kişiden yaklaşık 10 bininin darbeye doğrudan katıldığını aktardı. Kaymakcı, diğerlerinin de sahte evraklarla suç işlediğini, Gülen’in talimatıyla Bank Asya’ya para yatırdıklarını, şifreli mesaj sistemini kullandıklarını ve pek çoğunun sistematik olarak FETÖ’yü desteklediğini kaydetti.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın FETÖ'yü çok güzel tanımladığını vurgulayan Kaymakcı, "FETÖ’cüler Türkiye’de paralel bir devlet kurmuşlardı. Opus Dei tarikatının bin kat kuvvetlisi gibi. Harekete geçmek gerekiyordu. Hatırlarsınız, iki Almanya’nın birleşimi sırasında Stasi (Doğu Almanya İstihbarat Servisi) görevlilerinin işlerine kitleler halinde son verilmişti." ifadesini kullandı.

Kaymakcı, Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü gibi bazı uluslararası sivil toplum kuruluşlarının Türkiye'nin "ciddi kanıtlar olmaksızın mahkumiyet kararları" verdiği yönündeki iddialara ise şu yanıtı verdi:

"Türkiye bir hukuk devletidir, uluslararası sözleşmelere ve Avrupa İnsan Hakları Mahkeme kararlarına uymaktadır. Tutuklananlardan 10 bin kişinin masum olduğu anlaşıldı. Elbette hiçbir ülke mükemmel değildir. Belki bazı eksiklikler oldu. Bunu ciddiye alıyoruz. Siz de şu hususu anlayın, son beş yılda bin 800 Türk'ün ölümünden sorumlu FETÖ, PKK ve PKK’nın Suriye kolu PYD-YPG ve sonuncusu DAEŞ olmak üzere üç terörist grupla paralel olarak eş zamanlı mücadele etmek zorundaydık."

Kaymakcı, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu, suç işlemediyse bireyleri beraat ettiğini ve yargının, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin gözetiminde çalıştığını vurguladı.

- "Türklerin yüzde 80’i AB’ye girmek istiyor"

"Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyeliğine halen inanıyor musunuz?" şeklindeki soruya da Kaymakcı, şu yanıtı verdi:

"AB’nin aşması gereken birçok sorunu var; Brexit, iç gerginlikler, Washington ile anlaşmazlıklar, enerji konuları, göçmenler, güvenlik. Türkiye fazla büyük, fazla yoksul ve Müslüman gözüküyor. Bizim tarafımızda, başarısız darbe girişiminden sonra 3 zor yıl geçirdik ancak üyelik hedefiyle reformlarımıza devam ediyoruz: Türklerin yüzde 80’i AB’ye girmek istiyor. Türkiye’nin üyeliği 'en zor ve en karmaşık' olmakla birlikte 'en faydalı ve en anlamlı' üyelik olacaktır."

- Türkiye'nin Cenevre Başkonsolosluğuna ziyaret

Öte yandan, Kaymakcı, yeni yerine taşınan Türkiye'nin Cenevre Başkonsolosluğunu ziyaret etti.

Başkonsolos Mehmet Sait Uyanık, burada Kaymakcı'ya çalışmaları hakkında bilgi verdi.

Kaymakcı, ayrıca Cenevre’deki Türk sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve iş adamlarıyla bir araya geldi.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler