Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, BM Genel Sekreteri'nin himayesinde Türkiye-Yunanistan-KKTC ve Kıbrıs Rum tarafının dörtlü katılımıyla en geç Mayıs-Haziran aylarında bir üst düzey toplantının gerçekleştirilmesini beklediklerini bildirdi.
TGRT'nin Davos'tan yayımlanan "Ankara Gündemi" programına katılarak soruları cevaplandıran Başbakan Erdoğan, Kıbrıs sorununda son dönemde yaşanan gelişmelerin ve en son olarak İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw'ın KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ı ziyaret etmesinin "dengeleri iyice değiştirdiğini" belirtti.
Türkiye'nin açıkladığı son eylem planına değinen Erdoğan, "Barışın arayışı içerisindeyiz. Biz bazı yeni adımların atılmasından yanayız. Sayın Annan'ın 24 Nisan'dan sonra hazırladığı bir raporu var. Bu raporu maalesef Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi hala değerlendirip neticesini açıklamadı. Maalesef bunda bir sümenaltı mantığı var. Bunun aşılması lazım" dedi. Erdoğan, şöyle konuştu:
"Üzerinde ısrarla durulan konu; limanlar, havalimanları... Bu konuda Türkiye açık ve net olarak, Türkiye'nin deniz limanlarının Avrupa Topluluğu-Türkiye Gümrük Birliği kapsamındaki malların ticareti çerçevesinde Kıbrıs Rum gemilerine açılmasına 'evet' diyor. İki, Kıbrıs Rum Havayolu taşıyıcılarının uçuşlar için Türk hava sahasını kullanmasına... Üç, Gazi Magosa, Girne ve Yeni Konak -buralar dahil- Kuzey Kıbrıs'taki limanların Kıbrıs Türk Yönetimi altında, malların, kişilerin ve hizmetlerin uluslararası dolaşıma açılmasına Türkiye 'evet' diyor... Ercan Havaalanı'nın, KKTC yönetimi altında doğrudan açılması... KKTC'nin, ekonomik bir varlık olarak, AB Gümrük Birliği'ne pratik açıdan davet edilmesi amacıyla özel düzenlemelerin yürürlüğe girmesi. Ada'daki taraflar arasında ve taraflar ile dünyanın geri kalanı arasında,
ticaretin engelsiz olarak yapılmasının sağlanması... Kıbrıs Türk tarafının uluslararası, sportif, kültürel ve diğer faaliyetlere serbestçe katılabilmesi..."
Başbakan Erdoğan, "Uygulama içinde şu adımların atılmasını bekliyoruz" diyerek şunları kaydetti:
"Üzerinde mutabık kalınacak bir takvim çerçevesinde bu yol haritasının belirlenmesi ve BM Genel Sekreteri'nin himayesinde Türkiye-Yunanistan-KKTC ve Kıbrıs Rum tarafının dörtlü katılımıyla, en geç Mayıs olabilir, Haziran olabilir bir üst düzey toplantının gerçekleştirilmesi... Sayın Papadopulos, devamlı, hangi uluslararası toplantılarda görüşsek, 'Sayın Erdoğan ne zaman bir araya geleceğiz?' diyor. 'Sayın Talat'ı kabul ettiğiniz gün' dediğimde, orada hemen bıçağı vurmuş oluyorsunuz. Garantör ülke olarak Yunanistan, Türkiye, taraflar olarak KKTC, Güney Kıbrıs... İsterseniz Sayın Blair de... Hep birlikte bu toplantıyı yapalım. Ama 'Kuzey
Kıbrıs' denince işi burada tıkıyorlar."
Başbakan Erdoğan, AB ile ek protokolün TBMM'ye getirilmesi konusundaki bir soruyu ise şöyle cevaplandırdı:
"Bu konuda, söylenecek sözlerimiz söylendi. Bu izolasyonlar kalkmadığı takdirde, bu yaptırımlar karşı taraftan yerine getirilmediği takdirde bir defa biz bu ek protokolü Meclis'e getirmeyiz. Bunu daha önce de açıkladık. Şu andaki yeni eylem planımız içinde de zaten ek protokole yönelik olan maddeler de var. Önce artık karşı tarafın üzerine düşeni yerine getirmesi lazım ki biz de üzerimize düşeni yerine getirelim."
"KIYAMET DEĞİL"
Başbakan Erdoğan, Kıbrıs ile ilgili yeni eylem planını BM Genel Sekreteri Kofi Annan'a ulaştırdıklarını ve kendisinin olumlu bir yaklaşımı olduğunu dile getirdi.
Annan'dan, BM Güvenlik Konseyi'ndeki raporun akıbetini de soracaklarını ifade eden Erdoğan, genel sekreterlik görev süresi dolmadan kendisinden önemli bir problemi çözmesini isteyeceklerini belirtti. Erdoğan, "Sonuç alınamaması bizim için kıyamet değil. Kıbrıs'taki kardeşlerimizin, soydaşlarımızın davası bizim davamızdır. Biz buna bir milli dava olarak bakıyoruz" dedi.