Dünya 3-4 Derece Daha Isınacak

Mehmet ÇINAR/ ANTALYA, IAEE tarafından düzenlenen ve bu yıl Enerji Ekonomisi Derneği TÜRKİYE GEÇ KALDI
Kyoto Protokolu'nun sona ermesiyle imzalanacak Paris Sözleşmesi'nin Türkiye için önemli fırsat olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kumbaroğlu, "Kyoto'da Türkiye ne yazık ki iklim değişikliğiyle mücadele konusunda çok geç kaldı. Protokolu imzalayan 191 ülke arasında 186'ncı olarak süreçte aktif rol oynayamadı. Enerji alanındaki yatırımlarını hızlandıran, Türk Akım ve TANAP sayesinde yeni enerji hubı olma yolunda ilerleyen Türkiye için Paris Sözleşmesi önemli bir fırsat. Sözleşmeyle ülkemiz küresel iklim değişikliği konusunda atacağı adımlarla bölgenin öncüsü, dünya iklimi konusunda da söz sahibi ülkelerden olabilir" dedi.
DÜNYA 3-4 DERECE DAHA ISINACAK
Küresel ısınma yani iklim değişikliğinin sıcaklığın 1 derece civarında artmasına yol açtığını belirten Prof.Dr. Kumbaroğlu, Japonya'nın Enerji Ekonomisi Enstitüsü'nün, Uluslararası Enerji Ajansı'nın, iklim değişikliğini dünyada 2 dereceyle sınırlama yönündeki görüşünü mümkün görmediklerini söyledi. Japon Enerji Ekonomisi Enstitüsü'nün '3-4 dereceye nasıl adapte olabiliriz'i tartıştığını, bunların konuşulması gerektiğini savunduklarını belirten Prof. Dr. Kumbaroğlu, “Kömür kullanımına yönelik yatırımlar ve enerji kullanımı talebi yükseliyor ve dolayısıyla emisyon hacmi artıyor" dedi.
3-4 DERECE ISI ARTIŞI DAHA GERÇEKÇİ
Gerçekçi senaryolara göre 2 derece hedefini aynen yakalamanın mümkün olmadığını belirten Prof. Dr. Kumbaroğlu, “3 veya 4 olur ama daha gerçekçi bir hedef koymalıyız. Bu küresel ısınma. Şu anki bütün hedef küresel ısınmayı 2 derecelik artışla sınırlandırmak. Daha üstü çok yüksek maliyetlere yol açar görüşü de var ve üstünden kalkabileceğimiz ısı artışı 2 derece deniliyor" dedi. Bu artışların dünya üzerinde ciddi etkileri olacağından da söz eden Prof. Dr. Kumbaroğlu, kuraklık başta olmak üzere, salgın hastalıklar, aşırı ve ani yağışlar, sel baskınları, fırtınalar gibi aslında yavaş yavaş yaşamaya başladığımız olayların artacağını savundu.
FİLMLERDEKİ GİBİ OLAYLAR
Sonuçlarının bölgesel olarak değişeceğini de vurgulayan Prof.Dr. Kumbaroğlu, şöyle konuştu:
"Örneğin buzullar eriyor, Kanada veya soğuk yerlerde yeni tarım arazileri ortaya çıkacak. Bazı bölgeler için olumlu şeyler de sözkonusu. Ama buzullar eriyor, deniz seviyesi yükseliyor, kuraklık artıyor, Türkiye de kuraklıktan etkilenecek ülkelerden biri. Daha bu coğrafyada olmayan, o sıcaklıklara alışmış mikro organizmalar, birtakım türler, yeni hastalıklar gibi yeryüzünde tamamen iklimler değişiyor. Bir anda fırtınalar, ani sel baskınları, mesela yağışlarda ani ve çok şiddetli gibi sonuçlar. Filmlerde olur ya felaket senaryoları, ona doğru ve bir sürü belirsizlik de var. 'Kesin şunlar olacak' diyemeyiz."