BİZE ULAŞIN
Düzce'de, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile bağlantısı olduğu tespit edilerek KHK ile kapatılan Düzceli Sanayici ve İşadamları Derneği (DÜSİAD) yönetici ve üyelerinin aralarında bulunduğu 12'si tutuklu 52 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Düzce 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, yeni inşa edilen salonda yapılan duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları ve yakınları katıldı.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Abdülkadir Karabacak'ın birleşen dosyasının bulunduğunu ve sanığın el konulan dijital materyallerinde örgütün gizli haberleşme sistemi olan ByLock, Kakao Talk ve Viber kullandığına dair belgenin dosyaya eklendiğini bildirdi.
Sanık Karabacak, konu hakkındaki savunmasında, dosya kapsamında 15 ay tutuklu kaldıktan sonra etkin pişmanlık hükümleri çerçevesinde tahliye olduğunu ve savcılığın itirazı üzerine tekrar tutuklandığını ifade etti.
ByLock programını telefonuna yüklemediğini savunan Karabacak, "Ben bu ByLock programını cezaevindeki arkadaşlardan duydum. Buna kimse inanmadı. Telefonum incelendi, bu belge geldi ama bu ByLock telefonuma nasıl yüklenmiş bilmiyorum. Diğer programları telefonuma indirirken bu program da inmiş olabilir. Benim için de sürpriz oldu. Kabul etmiyorum." diye konuştu.
Kakao Talk programını yurtdışındaki arkadaşları ile konuşmak için Y.K. isimli arkadaşının telefonuna yüklediğini ifade eden Karabacak, şöyle devam etti:
"Yurtdışındaki iş yaptığım ve sevdiğim arkadaşlarımla konuşmak için Kakao Talk programını indirdik. Arkadaşım 'Yurtdışına çıkarsanız da Türkiye'dekilerle bu programla konuşursunuz' dedi. Arkadaşlar telefonlarımızın dinlendiğini ve Kakao Talk üzerinden konuşmamızı söyledi. Konuştuklarımız da günlük normal şeylerdi. Ayrıca bu insanlar ticaret yaptığım insanlar. Darbe girişiminden sonra arkadaşlarım 'Neden gelmiyorsunuz yurtdışına, memleket karıştı. Hala ne bekliyorsunuz?' dedi. Ben de 'Herkesin pasaportu alındı, benimkini almadılar. Benim bir suçum yok, bir yere gitmeme gerek yok.' dedim. İsteseydim giderdim, biletimi alıp yurtdışına çıkardım."
- "Arkadaşlara moral olsun diye gönderdim"
Karabacak, Viber programını 2013 yılından beri kullandığını vurgulayarak, "Ben bu programı uzun süre kullandım. İl dışına çıktığımda bu programla ailemle konuşuyordum. Herkes de bu programı kullanıyordu." şeklinde savunma yaptı.
Mahkeme heyeti, sanığın 2016-2017 yılları arasında dosyada firari olan İbrahim Çelik ile görüşme yaptığının belirlendiğini ve bu konudaki savunmasını yapmasını istedi.
Karabacak, program üzerinden dua paylaşımı yaptığına dikkati çekerek, "Arkadaşların işleri yerinde gitmiyordu. Birisi bunları dolandırmış. Ben de moral olsun diye onlara 'Allah'ım bize tuzak kuranları sana havale ediyoruz. Attıkları ağları kendi ayaklarına dola' diye mesaj attım." dedi.
Sanık Karabacak, mahkeme başkanının "Siyasi bir mesaj gibi duruyor, bu mesaj." demesi üzerine, "Kim zalimlik yapıyorsa ona gidiyor bu mesaj. Düşündüm ve bu mesajı gönderdim. Kim dolandırıcılık yaptıysa ve kim sıkıntıya giriyorsa ona gidebilir, bu mesaj." karşılığını verdi.
Sanık, ifadesinin ardından 2 kişinin tanık olarak dinlenilmesini istedi.
Salona alınan A.C, sanık Abdülkadir Karabacak hakkında verdiği ifadenin savcı tarafından çarpıtıldığını öne sürerek, ifadesini kabul etmediğini söyledi.
Heyet, diğer tutuklu, tutuksuz sanık ve tanıkların dinlenilmesi için duruşmayı yarına erteledi.
- İddianameden
Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Düzceli Sanayici ve İşadamları Derneği (DÜSİAD) çatısı altında örgüt faaliyetleri yürütüldüğüne yer veriliyor.
İddianamede, 27'si tutuklu 52 sanık hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak", "örgüte finansal destek sağlamak" ve "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak" suçundan, 15 yıl hapis cezası isteniyor.
