Filistinli "canlı bomba"nın itirafları
TELAVİV (İHA) - Nablus'un güneyindeki Havara kontrol noktasında 2 ay önce üzerindeki bombayı patlatmak üzereyken İsrail askerleri tarafından yakalanarak etkisiz hale getirilen 16 yaşındaki Hüssam Balat Husri Abdul, ilk kez İHA mikrofonlarına konuştu.
Şaron hapishanesine girmeyi başaran İHA ekibi, çocuk tutuk koğuşunda mahkum olan intihar komandosu 16 yaşındaki Hüssam Balat Husri Abdul'la konuştu.
Abdul, kendisine, "bombayı patlattıktan sonra cennete gideceğinin" ve "orada onu 72 tane hurinin beklediğinin" söylendiğini anlattı. Bu işi bir daha yapmayacağını, o anda ailesinin gözünün önüne geldiğini belirten Abdul, "Ailemle, yakalandıktan sonra hiç görüşemedim. Buranın kuralları gereği, hapishanede 3 ay kaldıktan sonra istek üzerine yakınlarınla görüşebiliyorsun. O da daha dolmadığından ailemle görüşemedim. Hapishanedeki genel durum iyi ama yemekler çok kötü. Her gün makarna yiyoruz" dedi.
"Bomba yüklü yeleği giydiğinde, ölüme yaklaştığını hissettin mi?" sorusu üzerine Abdul, "O andaki duygularım, 'Tamam ben öleceğim artık. Cennete gideceğim. Rabbimizi ve peygamberimizi göreceğim' şeklindeydi. Beni oraya gönderenler, 'Seni cennette 72 tane huri bekliyor' demişlerdi. Bir daha asla böyle bir saldırı gerçekleştirmem. Rabbim bizim ölmemizi istemiyor. Çünkü insanız" şeklinde cevap verdi.
Operasyonu gerçekleştirdiği esnada annesini, babasını ve kardeşlerini düşündüğünü söyleyen Abdul, "Bu operasyon başarılı olursa, ölecektim. Olmasa da hapse girecektim. Hapis veya ölüm, başka yol yok" diye konuştu.
Abdul, İsrail ordusunun evlerine zarar vermesi durumunda, onu intihar komandosu yapanların, evlerini tamir edeceğini ve ailesinin ihtiyaçlarını karşılayacağını düşündüğünü söyledi.
Abdul, "Yahudi arkadaşım olmadı. Ben Arap'ım, onlar Yahudi. Yahudi'nin arkadaşı olmaz. Yahudi'den de arkadaş olmaz. Ben de hiçbir zaman Yahudi'yi arkadaş edinmem. O bomba patlasaydı, benimle beraber Yahudiler de ölecekti. Bu gayet normal" şeklinde konuştu.
"Şu an özgür olsaydın neler yapardın, en çok neyi özledin?" sorusu üzerine Abdul, "Okulumda olur, okuluma devam ederdim. Annemle görüşürdüm. Annemi özlüyorum. Uzun zamandır görmedim. Son operasyonu gerçekleştirmeden önce, annemin elini öpüp evden ayrıldım. Geceleri ağlıyorum, annemi özlüyorum. Elhamdülillah benim bir Rabbim var, o beni korur. Evimi, ailemi korur. Dönsem de dönmesem de, ailemi görsem de görmesem de, o her zaman bizimle beraberdir. Annemin beni okşamasını, sevmesini özlüyorum. Ona bakmayı, onu seyretmeyi özlüyorum. Anneme şu mesajımı iletmek istiyorum: Ben annemi, babamı ve kardeşlerimi çok özledim. Buradan en kısa zamanda dönmeyi temenni ediyorum. Arkadaşlarıma, sevdiklerime kavuşmayı temenni ediyorum. Onları çok ama çok özledim" ifadelerini kullandı.
