HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

"Futbolda şike kumpası" davası

Duruşmada ifade veren müşteki Olgun Aydın (Peker): - "Benim Aziz Yıldırım ile bir tane konuşmam, tapem, resmim yok. Nasıl bizi yan yana getirdiler? Bu da bir şeyleri anlatıyor. Aziz Yıldırım'a ulaşmak için beni sıçrama tahtası olarak kullandılar"

İSTANBUL (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) "futbolda şike" soruşturmasında kumpas kurulduğu gerekçesiyle 7'si tutuklu 107 sanığın yargılandığı davada, müşteki Olgun Aydın'ın (Peker) ifadesi alındı.

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi karşısındaki binada yapılan duruşmaya, 3'ü tutuklu 5 sanık katıldı.

Bazı sanıkların Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandığı duruşmada, bir kısım müştekiler ve avukatları da hazır bulundu.

Müştekilerin dosyadaki ifadelerinin okunduğu duruşmanın öğleden sonraki oturumunda, müşteki Olgun Aydın'ın (Peker) ifadesi alındı.

Bir dönem, mahkeme kararıyla soyadını Peker olarak değiştiren ve sonradan tekrar eski soyadını kullanan müşteki Olgun Aydın, sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi.

Aydın, şike davasında en çok zarar gören kişilerden birisi olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Aslında bu davanın kumpas olduğunu anlamak için benim durumuma bakmanızın yeterli delil olduğunu düşünüyorum. Çünkü algı yapıldı. Aziz Yıldırım'ı özel yetkili mahkemelere çıkarmak istediler. Terörden, uyuşturucudan özel yetkili mahkemeye çıkaramazlardı. Bunu suç örgütü üzerinden yaptılar. Çünkü normalde şike davasının Kadıköy Adliyesi'nde görülmesi gerekti. Bu davayı kamuoyuna kabul ettirebilmeleri için onlara bir isim lazımdı. Olgun Peker diye bir adam vardı, soyismi suç örgütüne uygundu. Bütün kamuoyunu bu şekilde yönlendirdiler. Dosyaya baktığınızda Sedat Peker'den olma, Sedat Peker'den doğma olduğunu göreceksiniz. Sedat Peker bu dosyada yargılanmadı ama sanıklardan daha çok adı geçiyor. Niye? Bu önyargıyı oluşturmak için. Evet soyadımı Peker olarak değiştirmiştim, sebebi de vardı. Bugün benim soyadım Aydın."

- "Şike'de Olgun Peker suç örgütü oluşturulmaya çalışıldı"

Şike davasının başından beri "Olgun Peker suç örgütü" oluşturulmaya çalışıldığını dile getiren Aydın, "Benim 1992'de 19 yaşımdayken bir sabıkam oldu. Geçmişimde hatalarım oldu ama suç örgütüyle bir ilgim yok. 10 senedir bu davalarla muhatap oluyorum. Uluslararası basında ismim çıktı. Bu davanın 1 numaralı sanığı bendim. 22 duruşma gördüm sanık olarak. Bir tane duruşmada bana mahkeme heyetinden dahi şikeyle alakalı bir soru sorulmadı. Beraat ettim. 'Yüzlerce futbolcuya şike yaptırmıştır, baskı altında maçlar yönetmiştir, 26 tane şirketi vardır.' dediler. Benim hayatım boyunca 3 tane şirketim oldu. Bugün bile bunu iddia eden insanlar, baskı yapılan futbolcuları bulamadılar, bu maçlar hangileri? Bunlar kim? Hiç öyle bir şey olmadı. Yaptıkları kurguyu bir şeyin üzerine oturtmak için yaptıkları suçlamalar bunlar." ifadelerini kullandı.

Müşteki Aydın, bir dönem Giresunspor başkanlığı yaptığını, takımı şampiyon yapmaya söz verdiğini, ancak başaramayınca da başkanlığı bıraktığını söyledi.

Kendinden sonraki Giresunspor Başkanı Osman Çırak'ı tehdit edip başkanlığı bıraktırmaya çalıştığı iddialarının doğru olmadığını anlatan Aydın, Giresun tarihinin en çok puan toplayan, en ilgi gören başkanı olduğunu ve bu görevi kendi isteğiyle bıraktığını kaydetti.

Şike davasının, bu davanın sanıkları tarafından kurgulandığı belirten Aydın, ifadesinin devamında, "İddianamede benim için yetkisiz menajerlik yazmışlardı. Yargılanırken o konuda ifade verecektim mahkemede. Başkan 'TCK'da yetkisiz menajerlik diye bir şey yok.' dedi. Benim Aziz Yıldırım ile bir tane konuşmam, tapem, resmim yok. Nasıl bizi yan yana getirdiler. Bu da bir şeyleri anlatıyor. Bir tane dosya hazırlamışlar, Aziz Yıldırım'a ulaşmak için beni sıçrama tahtası olarak kullandılar." dedi.

Duruşma, diğer müştekilerin eski ifadelerinin okunmasıyla sürüyor.

- İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, "bir numaralı" sanık FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in 35 yıldan 85 yıla kadar, kapatılan Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı'nın 35 yıldan 78 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.

Eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca hakkında 35 yıldan 80 yıla kadar hapis cezası öngörülen iddianamede, eski milletvekili İlhan İşbilen ve iş adamı Muammer İhsan Kalkavan'ın 35 yıldan 85 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

İddianamede, dönemin İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Mutlu Ekizoğlu, İstanbul Organize Suçlar ile Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç, kapatılan Fatih Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan, Prof. Dr. Suat Yıldırım, Avukat Orhan Erdemli, eski emniyet müdürü Ali Fuat Yılmazer ve Avukat Cemalettin Mutlu ile diğer 95 sanık hakkında da çeşitli sürelerle hapis cezaları talep ediliyor.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler