HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

GAP'la gelen refah

ŞANLIURFA (İHA) - Türkiye'nin uzaktaki ve unutulmuş toprakları olan Güneydoğu Anadolu Bölgesi, 1970'li yıllarda planlanmasına başlanan Güneydoğu Anadolu Projesi'yle (GAP) refah düzeyi yüksek bir bölge haline geldi.

GAP Bölge Kalkınma İdaresi'nden alınan bilgiye göre, Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Kilis, Mardin, Siirt, Şanlıurfa ve Şırnak illerini kapsayan ve GAP Bölgesi olanak nitelendirilen alan, Türkiye'de sulanabilir 8.5 milyon hektar arazinin yüzde 20'sini kapsıyor. Verimli Hilal ya da Yukarı Mezopotamya olarak adlandırılan bu bölge, insanlık tarihinde medeniyetlerin beşiği olarak biliniyor. Tarihte Anadolu ve Mezopotamya toprakları arasında bir köprü görevi gören bu bölgenin kalkındırılması ve Fırat ile Dicle nehirlerinin en verimli biçimde kullanılması için yaşama geçirilen GAP'ın temel hedefi, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaşayanların gelir düzeyi ve hayat standardını yükselterek, bu bölge ile diğer bölgeler arasındaki gelişmişlik farkını ortadan kaldırmak, kırsal alandaki verimliliği ve istihdam imkanlarını artırarak, sosyal istikrar, ekonomik büyüme gibi milli kalkınma hedeflerine katkıda bulunmak olarak belirtiliyor.

Çok sektörlü, entegre ve sürdürülebilir bir kalkınma anlayışıyla ele alınan bir bölgesel kalkınma projesi olan GAP'ın proje alanı, Fırat ve Dicle nehirlerinin oluşturduğu havzayı kapsıyor. 1970'lerde Fırat ve Dicle nehirleri üzerindeki sulama ve hidroelektrik amaçlı projeler olarak planlanan GAP, 1980'lerde çok sektörlü, entegre bir bölgesel kalkınma projesine dönüştürüldü. Proje, sulama, hidroelektrik, enerji, tarım, kırsal ve kentsel altyapı, ormancılık, eğitim ve sağlık gibi sektörleri kapsar hale geldi. 22 baraj, 19 hidroelektrik santrali ve 1.7 milyon hektar alanda sulama sistemleri yapımını öngören projenin toplam maliyeti ise 32 milyar ABD dolar olduğu belirtildi. Projede yer alan enerji santrallerinin toplam kurulu gücü 7476 MW olup, santraller yılda 27 milyar kilovat/saat enerji üretecek.

BÖLGELER ARASINDAKİ EŞİTSİZLİK ORTADAN KALKACAK Gelecek kuşaklar için kendilerini geliştirebilecekleri bir ortam oluşturulmasını amaçlayan, sürdürülebilir insani kalkınma felsefesi üzerine kurulmuş olan GAP'ın temel vizyonunu ise kalkınmada adalet, eşitlik, katılımcılık, insan kaynaklarının geliştirilmesi çerçevesinde çevresel, mekansal, ekonomik, sosyal ve sulamada sürdürülebilirlik oluşturuyor. Projenin tamamlanmasıyla birlikte Güneydoğu Anadolu Bölgesi de gelişmiş bölgeler arasında yer alacak ve bölgeler arasındaki eşitsizlik ortadan kalkacak.
75 bin kilometrelik geniş bir alana sahip olan GAP Bölgesi'nde zeytinden fıstığa, fındıktan narenciye kadar geniş yelpazede ürünler yetiştiriliyor. Bölgede 3.1 milyon hektar tarım arazisi, 1.1 milyon hektar orman arazisi ve 2.3 milyon hektar çayır ve mera arazisi bulunuyor. GAP ile bu doğal kaynakların etkin kullanımı yönünde çalışmalar yürütülüyor. Bölgede sulamaya açılan alanlarda sulama sistemlerinin yönetimi, bakımı ve işletilmesi için de ilk defa sulama sistemleri çiftçi örgütleri olan Sulama Birlikleri'ne devredilmiş ve böylece suyun yönetimi kullanıcılara bırakılmış durumda.

Bölgenin tamamının sulu tarıma açılmasıyla birlikte ürün miktarı ve deseninde önemli değişiklikler olması bekleniyor. Yapılan hesaplamalara göre, buğdayda yüzde 90, arpada yüzde 43, pamukta yüzde 600, domateste yüzde 700, mercimekte yüzde 250 ve sebze de ise yüzde 167 oranında artış olacağı belirtiliyor. Sulama öncesi bölgede üretilmeyen soya, yer fıstığı, mısır, ayçiçeği ve fasulye gibi ürünler de sulamanın getirdiği ikinci ürünler, yağlı tohumlar ve yem bitkileri olarak tarıma dayalı sanayinin gelişmesinde temel oluşturacakları da hesaplamalar arasında yer alıyor.

Sadece barajlar, hidroelektrik santralleri, sulama yapıları gibi fiziksel yatırımlarla sınırlı kalmayan GAP, bunların yanında ve birbiriyle eşgüdüm içinde tarımsal gelişme, sanayi, kentsel ve kırsal altyapı, haberleşme, eğitim, sağlık, kültür, turizm ve diğer sosyal hizmetler gibi sosyo-ekonomik sektörlerin gelişimini de planlıyor. GAP'ın başarılarından bir diğeri ise bölgede uyguladığı sosyal ve kültürel değişim projeleri ve halkın katılımının sağlanması oldu.

"GAP SOSYAL EYLEM PLANI" DEVREYE GİRDİ Yapılan "Toplumsal Değişim Eğilimleri", "Nüfus Hareketleri", "Kadının Statüsü ve Kalkınma Sürecine Entegrasyonu", "Baraj Göl Aynasında Kalacak Yerleşimlerin İstihdam ve Yeniden Yerleşme Sorunları" gibi araştırmaları takiben, uygulama sürecine halkın katılımını sağlayarak, sürdürülebilir kalkınmayı gerçekleştirmek üzere "GAP Sosyal Eylem Planı" devreye girdi. GAP kapsamındaki kamu yatırımlarıyla hedeflenen, insanı merkez alan sürdürülebilir insani gelişmenin sağlanması oldu. Bu ilkenin yaşama geçirilmesi doğrultusunda GAP İdaresi, 1995 yılından itibaren bölgede kadın nüfusun geliştirilmesine ve eğitimine yönelik "Çok Amaçlı Toplum Merkezleri" (ÇATOM) oluşturmaya başladı. Bu merkezlerin yaygınlaştırılmasında, çeşitli kamu kuruluşlarının yanı sıra hükümet dışı kuruluşlar ve UNICEF gibi uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapıldı. Şanlıurfa Valiliği, İş ve İşçi Bulma Kurumu işbirliğince GAP İdaresi koordinasyonunda ilk olarak Şanlıurfa Yakubiye Mahallesi ve Sağlık köyünden başlatılan ve daha sonra diğer bölge illerinde açılan ÇATOM'ların sayısı 20'yi aştı. Bölge kadınının, statüsünü yükseltmeyi amaçlayan proje kapsamında bugüne kadar yaklaşık toplam 15 binin üzerinde kadına ulaşıldı.

Yine sosyal amaçlı projeler çerçevesinde, Diyarbakır'da sokakta çalışan çocukların rehabilitasyonu, kırsal alanlarda okul servisi otobüsü hizmetleri ve Mardin'de genaıstığa, fındıktan narçlere yönelik projeler, GAP İdaresi'nce yürütülmeye devam ediliyor.

SPORLA TANIŞMA Bölgede Güneydoğu Anadolu Projesi'nin yaşama geçirilmesiyle birlikte bir çok ilkin yanı sıra su sporları da bölge halkının gündemine girmiş oldu. Bölge gençlerini sporla tanıştırmak amacıyla 1995 yılından bu yana düzenlenen "Atatürk Barajı Su Sporları Şenliği", her yıl giderek artan oranda katılımcının ve izleyicinin ilgisini çekiyor. Bölge insanının deniz olarak nitelendirdiği 817 kilometrelik Atatürk Baraj Gölü'nde gerçekleştirilen bu spor etkinlikleri, günlük yaşamına farklı bir soluk da getirdi.
Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi koordinatörlüğünde, Başbakanlık GAP İdaresi, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü (DSİ)ve Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü (GSGM) ile Şanlıurfa ve Adıyaman valiliklerinin tarafından gerçekleştirilen Atatürk Barajı Su Sporları Şenliği'nde su kayağı, kürek-kano, sualtı sporları, yüzme, yelken gibi bir çok alanda düzenlenen yarışmalara çeşitli federasyonlardan kadın ve erkeklerin yanı sıra bir süredir Romanya, Bulgaristan ve İsrail'den de gelen sporcular da katılıyor.
GAP ile hayat bulan 150 bin hektarlık Harran Ovası, yanlış sulama yüzünden 20 bin hektarlık bölümünü yitirme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Bölge halkı suyu bereket kabul ettiği ve bilinçsiz bir biçimde sulama yaptığı için dünyanın en verimli tarım arazilerinden birisi olan Harran Ovası'nda tuzlanma tehlikesi yaşamaya başladı. Atatürk Barajı'ndan sulamanın başladığı 1995 yılından bu yana geniş tarım arazilerinde görülen tuzlanma ile Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi, köylüleri sulama konusunda bilinçlendirerek mücadele ediyor. DSİ, Harran Ovası'nda açtığı yeni drenaj kanallarıyla tuzlanmayı durdurma konusunda üniversiteyle birlikte çalışma yürütüyor.

GAP'TA TARIMSAL SULAMAYA DSİ'NİN KATKISI Türkiye'de ekonomik olarak sulanabilir 8.5 milyon alanın yaklaşık 1.5 milyon hektarı GAP bölgesi projelerinde yer alıyor. Bu miktarın yaklaşık 180 bin hektarı işletmeye açıldı. Yörede sulamayla bitki deseni değişmiştir (yüzde 80 pamuk yüzde 15 hububat ve yüzde 5'ini de diğer bitkiler). Sulama ile birlikte GAP bölgesinde ortalama pamuk verimi 400 kg'a ulaştı. Entegre kalkınma projesi olan GAP, GAP bölgesinin milli gelirden aldığı payın arttırılmasını ve gelir seviyesindeki bu artışın sosyo-kültürel gelişmeyi de beraberinde getirmesini hedefliyor. Bu sebeple GAP'ın en geç 2010 yılına kadar tamamlanması, Bakanlar Kurulu'nca kararlaştırılmış ve ilgili kuruluşlardan GAP ile ilgili bütün çalışmalarını 2010 yılı hedefine göre düzenlemeleri istendi. DSİ Genel Müdürlüğü, bu hedef doğrultusunda çalışmalarını 1998 yılında yapmış ve GAP'taki enerji ve tarım sektörü projelerinin 2010 yılına kadar tamamlanmasını sağlayacak şekilde 1999-2010 yıllarını kapsayan dönem için yıllık ödenek ihtiyacını belirleyip ilgili makamlara iletti. Ancak 1999-2003 yılları yatırım bütçelerindeki GAP yatırım ödeneklerinin bu hedefleri gerçekleştirmeye yeterli olmadığı açıkça görülüyor.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler