HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

"Gençler dijital yerli, biz dijital göçmeniz"

AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım: - "20 sene sonra kodlama bilmeyenler hiçbir iş yapamayacak. 20 sene sonra bugün bildiğimiz mesleklerin yarısı yok olacak. Çünkü yapay zeka tüm hızıyla hayatımıza giriyor. Bir yaşam tarzı haline gelecek. Gençler dijital yerli, biz dijital göçmeniz. Şimdi birlikte çalışma zamanı" - "Onların girişimciliklerini katma değere dönüştüreceğiz. Hangarlar oluşturacağız. Gençler buralara gelip, fikirlerini anlatacaklar. Sonra girişimciler, beğendikleri fikirleri sermaye ile destekleyecekler. Gençlerin akıl teriyle iş insanların sermayesi birleşecek ve ülke kalkınacak" - "Beni belediye başkanı seçerseniz, görevim bu şehirde yaşayan herkese 'İstanbulluyum' dedirtmek olacak. Bu şehir kimliğini ve aidiyetini geliştirmek için çalışacağım. Eğer şehre sahip olursak kalkınır. Geleceğim ortak. Onun için İstanbul kimliğini ve aidiyetini mutlaka geliştirmemiz gerekir"

İSTANBUL (AA) - AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, 20 sene sonra kodlama bilmeyenlerin hiçbir iş yapamayacağını ve bugün bildiğimiz mesleklerin yarısının yok olacağını belirterek, "Çünkü yapay zeka tüm hızıyla hayatımıza giriyor. Bir yaşam tarzı haline gelecek. Gençler dijital yerli, biz dijital göçmeniz. Şimdi birlikte çalışma zamanı." dedi.

Yıldırım, seçim çalışmaları kapsamında Ekonomi Kulübü İstanbul tarafından düzenlenen yemekli toplantıda iş insanlarıyla bir araya geldi. Yıldırım, burada yaptığı konuşmada, iş insanlarının risk almayı sevdiğini söyledi.

Risk alan iş adamının aynı zamanda bir iddia sahibi olduğunu anlatan Yıldırım, "Sadece kendi kazanmak için değil, onunla birlikte yola çıkan çalışana kazandırmak için de iddia sahibi olacak. Yetmez, insanı, ülkesine kazandırmak ve ülkesini dünya milletleri sıralamasında yukarıya çıkarma derdini de taşır." diye konuştu.

- "Bu şehirde yaşayanlar için fırsatlar sunabiliriz"

Seçimlere 23 gün kaldığını, İstanbul'da 11 milyon seçmenin bulunduğunu ve bunların şehri yönetecek kadroları seçeceğini hatırlatan Yıldırım, şöyle devam etti:

"İBB Başkan adayı olarak bütün İstanbullulardan bir talebim var: Lütfen bu seçimde genel siyaseti bir kenara bırakın, İstanbul'un geleceğine odaklanın. Çünkü, biz İstanbul’suz, Türkiye'nin olmayacağını inanıyoruz. İstanbul, Türkiye'yi sırtından taşıyan şehirdir. Bunu rakamlar söylüyor. İstanbul'un milli gelire katkısı yüzde 31. İstanbul'un milli geliri, 140 ülkenin milli gelirinden fazla. İstanbul'un ihracatı 78 milyar dolar. Nüfusu, 15 milyon 67 bin 724. Çalışan sayısı 6 milyon. Ulusal üretimdeki payı yüzde 30. Hizmet üretimindeki payı yüzde 35. Toplanan her yüz liralık verginin 50 lirasını İstanbul sağlıyor. İstanbul'un ayakta olması ve lokomotif olmaya devam etmesi lazım. İstanbul'un rutin belediyecilik sorunları yok. Şimdi, bu şehirde yaşayanlara ne gibi fırsatlar sunabiliriz. Daha fazla nasıl üretebilir ve gençlere nasıl iş imkanları sağlar? Bunu düşünmemiz lazım."

Seçmenin vereceği kararın İstanbul'un geleceğinin planlanmasını sağlayacağını vurgulayan Yıldırım, "Ataşehir, finans merkezi olarak planlanan bir yerleşim yeri. Aslında Ataşehir, Anadolu Yakası'nın bir cazibe merkezi olacak. Bugün yaşadığımız trafiğin kaynağı nedir biliyor musunuz? Burada oturan insanların 3'te 2'sinin Avrupa Yakası'na gitme ihtiyacı duymasından kaynaklanıyor. Halbuki biz iki yakayı kendi içinde zenginlik noktaları oluşturarak tutabilirsek trafik doğal olarak rahatlayacak. Onun için Ataşehir'in de bir Anadolu Kültür Merkezi olacak. Böylece kültür sanat faaliyetlerinde burada daha çok Anadolu Yakası'nda oturan insanlar gelecekler. Bunun dışında finans merkezi bu bölgede ama E-6 yolu burada muazzam bir ayrışmaya sebep oluyor. Bunun da çözümünü bulduk. Şehir terasları denilen bir tabir var. Yolu rahatsız etmeden üstünü tamamen kapatıyoruz. Orayı EKO köprü şeklinde ama bu köprüden daha fazla olacak. Çalışanların arada çıkıp nefes alacakları ve yeşille buluşacakları yerler yapılabilir. Bunların hepsinin hesapları yapıldı. Ataşehir'den geçen iki tane metro hattımız var. Bunlar da devreye girince, burada artık trafik problemi olmayacak. Özel araçların kullanımına ihtiyaç olmayacak. Trafik benim işim. Hiç tevazuya gerek yok. Bunu Türkiye'de yaptık, İstanbul'da haydi haydi yaparız." ifadelerini kullandı.

- "İstanbul'u paydaşlarıyla beraber yöneteceğiz"

En büyük havalimanın İstanbul'a yapıldığını hatırlatan Yıldırım, şöyle devam etti:

"İstanbul, coğrafi ve lokasyon alan olarak en ideal yoldur. Bir buçuk milyar insanın yaşadığı bir coğrafyaya ulaşılıyor. İstanbul, bunun için dünyanın merkezindedir. İstanbul, Türkiye'nin geleceğidir. İstanbul, olmadan Türkiye olmaz. İstanbul'la ilgili saatlerce konuşabiliriz. İstanbul için bir projemiz var. Gençlerle ilgili bir konuya değineceğim. İstanbul nüfusunun yüzde 45'i genç. Bu bizim için şanstır. Bu, bizim en büyük enerjimiz. Onların enerjisi, bizim tecrübemiz birleşecek. 20 sene sonra kodlama bilmeyen hiçbir iş yapamayacak. 20 sene sonra bugün bildiğimiz mesleklerin yarısı yok olacak. Çünkü yapay zeka tüm hızıyla hayatımıza giriyor. Bir yaşam tarzı haline gelecek. Gençler dijital yerli, biz dijital göçmeniz. Şimdi birlikte çalışma zamanı. Onların girişimciliklerini katma değere dönüştüreceğiz. Hangarlar oluşturacağız. Gençler buralara gelip, fikirlerini anlatacaklar. Sonra girişimciler, beğendikleri fikirleri sermaye ile destekleyecekler. Gençlerin akıl teriyle iş insanların sermayesi birleşecek ve ülke kalkınacak. Bugün piyasayı işgal eden firmaların 30 yıllık geçmişi yok. Değişim, bilişimle oluyor. Bilişim bir sektör değil, bir yaşam tarzına dönüştü. 10 sene sonra hangi yaşta olursa olalım, para tedavülden kalkacak. Bilgi toplumu dışında kalanlara, bilgi toplumuna dahil etmek için gençlerin bilgisine ihtiyacımız var. İstanbul bize yetki verirse, bu şehri paydaşlarıyla beraber yöneteceğiz. Ortak akılla yöneteceğiz. İlk yapacağımız iş, paydaşları toplayıp onları dinlemek olacak. İhtiyaçların dışında bir gelecek de planlamamız lazım."

- "Ülkede güçlü bir iktidar ve istikrar var"

Belediye Başkanı seçilmesi halinde bu şehirde yaşayan herkesin "İstanbulluyum" diyebilmesi için çalışacağını vurgulayan Yıldırım, "Bu şehre bir aidiyet kazandırmamız lazım. Beni belediye başkanı seçerseniz, görevim bu şehirde yaşayan herkese 'İstanbulluyum' dedirtmek olacak. Bu şehir kimliğini ve aidiyetini geliştirmek için çalışacağım. Eğer şehre sahip olursak kalkınır. Geleceğim ortak. Onun için İstanbul kimliğini ve aidiyetin mutlaka geliştirmemiz gerekir. Ortak geleceğimiz burasıdır. Onun için İstanbul aidiyetini ve kimliğini geliştirmemiz lazım. Zor günlerden geçiyoruz. Bu bir sır değil. Ekonomik durgunluk ve sıkıntılarımız var. Bunun sebeplerini de biliyoruz. Bizi bunu, 2008'de, Gezi olaylarında 17/25'te ve en beterini 15 Temmuz'da gördük. Bu durum, geçici bir durumdur. Bunun üstesinden geleceğiz. Hükümetimiz gerekli tedbirleri alıyor. Bugüne kadar bu ülkeyi birçok badireden bu ülkeyi AK Parti çıkardı. Bu sıkıntıları çözecek irade AK Parti'de var. İş insanları olarak sizin ihtiyacınız öngörülebilirlik, istikrar ve güvendir. Bu üç şey sizin için belirleyicidir. Önünüzü görebiliyorsanız rahatlıkla yatırımlarınızı yapabilirsiniz. Bir ülkede güçlü iktidar, istikrar var. Öngörülük konusunda yaşadıklarımız geçicidir. Bu dengeleme sürecinden sonra her şey düzelecek. Bu gibi durumlarda, hızlı hareket edenler çok büyük fırsat yakalamış olurlar." diye konuştu.

- "Kadınlara fırsat eşitliği verilmesi gerekiyor"

Yarın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nün kutlanacağını hatırlatan Yıldırım, şunları söyledi:

"Bir gün kadını ön plana çıkarıp hatırlamak çok dürüstçe bir davranış değil. Kadınlar, her gün hayatın içinde. Kadınların yükü daha fazla. Kadınlar, erkeklere göre iki kat daha fazla zahmete katlanıyorlar. Kadınlar hem çalışıyor hem de evde evlat yetiştiriyorlar. Bazıları, kadınlar için lütuf, kota ve onlara ayrıcalıktan bahseder. Ben buna karşıyım. Nüfusun yarısı kadın, yarısı erkektir. Bütün bunların yerine kadınlara fırsat eşitliğinin verilmesi gerektiğini düşünürüm. Onların kendi akıl ve alın terleriyle önlerini açmak gerektiğini düşünüyorum. Kolay gelen, kolay gider. Bir şey mücadele edilerek elde edilirse daha fazla kıymetlidir. Bugün öğretmenlerimizin yarısından fazlası, hakim ve savcıların ile sağlık personelinin yarısı kadınlardan oluşuyor. Bu çok güzel bir şey. Türkiye'nin doğru yöne gittiğini görüyoruz. Ama siyasetin içinde henüz istediğimiz düzeyde kadınlarımız göremiyoruz."

Yıldırım, iş insanlarından oy desteği isteyerek sözlerini tamamladı.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Vedat Demiröz, Binali Yıldırım'ın İstanbul, İsmail Erdem'in ise Ataşehir için büyük şans olduğunu kaydetti.

Tüm engellemelere rağmen Türkiye ekonomisinin güçlü olduğunu aktaran Demiröz, ihracat rekorları kırıldığını ifade ederek, "Türkiye bütün baskılara rağmen büyümeye devam ediyor." dedi.

Sancaktepe Belediye Başkanı ve AK Parti Ataşehir Belediye Başkan Adayı İsmail Erdem de Sancaktepe'de 10 yıl görev yaptıktan sonra bu seçimde yuvasına döndüğünü söyledi.

Ataşehir finansın merkezi olduğunu anlatan Erdem, "Ataşehir, önümüzdeki 20-30'da dünya ekonomisine yön verecek bir konuma gelecek. Bunun alt yapı hazırlıklarını yapıyoruz. Büyük düşünüp kazanma alışkanlığımız var. Bölgemizdeki yatırımcıların önüne açmak için varız. Girişimcilere pozitif yaklaşım gösterme görevimizi vardır." ifadelerini kullandı.

Ekonomi Kulübü İstanbul Genel Başkanı Servet Keskin yaptığı konuşmada, oluşumları hakkında bilgi vererek katılımcılara teşekkür etti.

Program, İBB Başkan Adayı Yıldırım ve Servet Keskin'in karşılıklı birbirlerine hediye takdiminin ardından aile fotoğrafının çekimiyle sona erdi.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler