ANKARA (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye gücünü toparladıkça dış siyaset ve iç siyasetin kendiliğinden bir bütünlüğe kavuştuğunu ifade etti.
İstanbul'da son dönemde birçok önemli toplantı yapıldığına işaret eden Erdoğan, IMF ve Dünya Bankası dahil toplam cirosu 900 milyon Euro'yu bulan dünyanın en büyük şirketlerine, İstanbul'da Türkiye'nin potansiyelini anlattıklarını ifade etti. Bu toplantıda Türkiye'nin yıldızının ne kadar parlamakta olduğunu muhataplarından duymanın sevincini yaşadıklarını anlatan Erdoğan, Türkiye'nin küresel bir güç olacağı iddiasıyla kastettikleri şeyin bu olduğunu vurguladı.
Böyle bir dönemde Türkiye'de kısır tartışmalara girmenin anlamı olmadığını kaydeden Erdoğan, "Ufkumuz çok aydınlıktır. Büyük düşünmek zorundayız. Ülkemizin geleceği için büyük düşünmek zorundayız. Gerilim politikalarından nemalanmak isteyen bir anlayışın temsilcisi değiliz" dedi. Erdoğan, 1 Mayıs gösterilerinin çok demokratik bir zeminde gerçekleştirildiğini belirterek, kutlamalarda hiçbir olay çıkmamasının Türkiye'ye ne kaybettirdiğini sordu. Erdoğan, "Biz Kutlu Doğum Haftası'nı da 1 Mayıs'ı da Nevruz'u da aynı birlik içinde kutlayacak güce gönüllü bir milletiz" diye konuştu.
Türkiye'nin artık kendi kozasında debelenen bir ülke kimliğinden sıyrıldığını ifade eden Erdoğan, dış dünyayı anlayabilen ve kendisini de dış dünyaya anlatabilen, paylaşımı ve işbirliğini esas alan bir siyasi idrakı kazandığını belirtti. Sığ çerçeveler içinde suni gündemler oluşturup kendilerini yara kaşımaya adayanların bu ülkeye verebileceği hiçbir şey olmadığını anlatan Erdoğan, Türk milletinin bu yara kaşıyıcılara itibar etmediğini vurguladı.
"ÜLKENİN BAŞARILARIYLA NEDEN GURUR DUYMUYORSUNUZ?"
Erdoğan, geçen hafta 11 ayrı ülkeden 19 kuruluşun temsilcisiyle Yatırım Danışma Konseyi toplantılarının ikincisini gerçekleştirdiklerini ve toplantıda Türkiye'nin ekonomik şartlarını, dününü, bugününü, yarınını müzakere ettiklerini kaydetti. Erdoğan, bu toplantıdan çıkan ortak kararın, Türkiye'nin ekonomik atılımının artık sonuçlarını vermeye başladığı yönünde olduğunu bildirdi. Erdoğan, IMF Başkanı'nın, hükümetin uyguladığı ekonomik programdan da övgüyle bahsettiğine işaret etti.
Bazılarının televizyonlara çıkıp Türkiye'nin IMF'ye 32 milyar Dolar borcu olduğunu söylediklerini anlatan Erdoğan, bunu söyleyenlerin yaşam cahili olduğunu ifade etti. Türkiye'nin IMF'ye olan borcunun 19 milyar dolara düştüğünü hatırlatan Erdoğan, hedeflerinin 3 yıllık stand-by anlaşmasının sonunda bu borcu 10 milyar Dolar'a düşürmek olduğunu dile getirdi. Erdoğan şöyle konuştu:
"Onların siyaset pusulası felaketten başka bir şey göstermez. Bozuk plak gibi dediklerini tekrar edip duruyorlar. Bu ülkenin başarılarıyla neden gurur duymuyorsunuz? Gelin bu ekonomik baharı bizimle birlikte coşkuyla yaşayın."
Esnafın kepenk kapattığını söyleyenlerin açılan kepenklere de bakmalarını isteyen Erdoğan, esnafların sivil toplum örgütlerinin verdiği son rakamlara göre oranın 1'e 3 olduğunu, 15 bin kepenk kapandığında açılan kepenk sayısının 45 bin olduğunu söyledi. Erdoğan, "Türkiye'nin kazandığı bu tazelenme heyecanı milletimizin ortak iradesinin eseridir. Bu milletin kalkınma hevesini, medeniyet aşkını o çatlak seslere, o polemiklere, gündem kapkaççılarına kurban edemeyiz. Türkiye bir barış ve demokrasi ülkesi olarak adım adım geleceğini kazanacaktır" şeklinde konuştu.
Bugünkü şartlarda sırtını devlete dayayan hiçbir ekonominin ayakta kalamayacağını vurgulayan Erdoğan, ekonomik kalkınmanın bayraktarlığını özel sektörün yapacağını ifade etti. TOBB'un 27 Nisan'da Filistin ve İsrailli iş adamlarını Ankara'da biraraya getirdiğine işaret eden Erdoğan, ticari münasebetlerle birçok şeni önünün açılabileceğini söyledi. TİKA'nın Ramallah'ta bir büro açtığını hatırlatan Erdoğan, burada önemli çalışmalar yapılacağını kaydetti. Erdoğan, Türk milletinin hakikati yalandan, siyaseti kaypaklıktan, boş sözü dolu sözden ayırabileceğini vurguladı.