BİZE ULAŞIN
Dış etkenlere maruz kalmaya uygun bir konumda bulunan gözlerde zaman zaman çeşitli sorunlar ortaya çıkabilir. Göz ağrısının arkasında görme bozuklukları olabileceği gibi iltihap ve enfeksiyon nedeniyle de gözlerde ağrı yaşanabilir. Tedaviye başlamadan önce gözde oluşan problemin asıl nedenini bulmak tedavinin sağlıklı sonuçlanması adına atılabilecek önemli bir adımdır. Basit bir nedenden dolayı yaşanabilecek ağrı daha önemli rahatsızlıkların da belirtisi olabilir. Bu sebeple ağrının kaynağı uzman bir doktor tarafından tespit edilmelidir.
Gözlerde oluşan sorunlar çeşitli nedenlere bağlı olarak gelişebilir. Bu nedenle her sorun için farklı bir çözüm bulunması zorunludur. İltihap için uygulanacak yöntemle, yorgunluğa uygulanacak yöntem birbirinden farklıdır.
Astigmat, miyop, hipermetrop gibi görme bozuklukları gözlerde ağrı oluştuğunda ilk akla gelen nedenlerdir. Görme bozukluklarında ağrı sadece gözde değil, baş çevresinde de görülür. Görme bozuklukları için gözlük, lens gibi kusuru düzelten ürünler kullanılır. Bazı durumlarda ise ameliyatlı tedavi tercih edilebilir. Görme bozuklukları doğuştan olabileceği gibi, çoğunlukla yaşlanmaya bağlı olarak gelişir.
Göz kuruluğu da ağrı yapan nedenlerden biridir. Klima gibi havayı kurutan ortamlarda bulunmak ağrının şiddetlenmesine neden olur. Tedavisi gözün sürekli nemli kalmasını sağlamaktır. Alerji, lens kullanımı, lazer operasyonlar, bilgisayar başında uzun saatler geçirmek göz kuruluğunun diğer nedenleri arasındadır.
Mantarlar, bakteriler, behçet hastalığı, göz ameliyatları gibi nedenlerle ortaya çıktığı düşünülen üveit, göz içinde oluşan iltihaptır. Tedavisi ayrı bir uzmanlık gerektiren bu hastalık, şiddetli ağrı yapar. Gözde kanlanma, sulanma, hassasiyet, lekeli görme şeklinde belirtileri vardır.
Göz ağrısı yapan nedenlerden biri de göz içinde yabancı cisim bulunmasıdır. Özellikle gözün kapalı olduğu zamanlarda daha çok ağrı yapar. Cisim küçükse genellikle gözyaşı ile kendiliğinden atılır, ağrının çoğalması durumunda acilen bir göz doktorundan yardım alınması tavsiye edilir. Cismin saptandığı durumlarda, müdahale edilmeden sağlık kuruluşuna başvurulması gerekir.
Göz tansiyonu stabil seyrederken genellikle ağrıya neden olmaz. Çok yükseldiğinde ağrı seviyesi artar. Ağrının artışı, hastanın doktora görünmesi gerektiğinin işaretidir. Zor teşhis edilen, sinsi bir hastalıktır. Tedavi edilmemesi görme kaybına kadar ulaşan sorunlara yol açar.
Göz çevresinde en sık karşılaşılan sorunlardan biri olan arpacık, yağ bezelerinin şişmesi durumudur. Genellikle tehlikeli olmayan arpacık, bağışıklık sisteminin zayıfladığı dönemlerde daha çok ortaya çıkar. Makyajı temizlemeden uyumak, aşırı yağlı yiyecekler tüketmek, stres de arpacık yapan nedenler arasındadır. Arpacık belirli aralıklarla ortaya çıkarak kronik bir sorun haline dönüşebilir. Nadiren cerrahi müdahale uygulanır.
Gözlerde oluşan enfeksiyonların bir diğer nedeni de kirli ellerle gözleri ovuşturmak, bakteri ve mikrop bulaşmasını sağlamaktır. Hijyen eksikliği göz enfeksiyonlarını en sık yaratan nedenler arasındadır. El-göz temasında ya da gözlerin kurulanması esnasında hijyene önem verilmesi, bu durumun engellenmesini sağlar.
Alerji de gözlerde yanma, kızarıklık ve kaşıntı yapan nedenler arasındadır. Gözün alerjisi olan maddeler çeşitli olabilir. Ev tozları, polenler, kozmetikler gibi sayısız etken alerjiye sebep olabilir. Gözde alerji gibi bir sorun varsa, kısa süreli çözümler yerine test yapılarak alerjen maddenin tespit edilmesi tedavinin kesin olarak sonuçlanmasını sağlar.
Göz ağrılarının ve enfeksiyonlarının tedavilerinde öncelikli olarak göz doktorundan yardım alındıktan sonra destek tedaviye geçilebilir. Gözlerde oluşan sorunlara temkinli yaklaşılmalıdır. Gözlere yapılacak her türlü işlemde öncelikle ellerin güzelce yıkanması ve kullanılacak malzemelerin hijyenik olduğuna dikkat edilmesi gerekir.
Katkısız olarak üretilen gül suyu göz damlası olarak kullanılabilir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus, gül suyunun saf olmasıdır, içeriğinde kimyasal olan gül suları göz tabakasına zarar verebilir. Gül suyu, gözlerde oluşan yorgunluğu giderirken, gözlerin temizlenmesini de sağlar. Uzun süre bilgisayarda çalışan insanların gözlerinde oluşan yanma hissini ortadan kaldırır. Ayrıca doğal bir göz makyajı temizleyicidir.
Gül suyu göze iki şekilde uygulanabilir. Birincisi belirli aralıklarla, bir damlalık yardımıyla gözlere birkaç damla gül suyu damlatmaktır. İkinci yöntem ise, gül suyuna batırılmış pamukların belirli bir süre gözlerin üzerinde bekletilmesidir. Bu yöntemde gül suyunun soğuk olması etkisini artırır.
Göz kapağı iltihabı nasıl geçer dendiğinde ilk akla gelen yöntemlerden biri de çayla yapılacak harici müdahaledir. Özellikle gözlerde kanlanma olduğunda çay kullanmak yaygın bir uygulamadır. Çayın içerisinde bulunan antibakteriyel maddeler, enfeksiyonlar sırasında gözün iyileşme sürecini kısaltır. Bunun için bilinen siyah çay kullanılabilir.
Posasından ayrılmış çay demine batırılan pamuk, gözler üzerinde bir süre bekletilir. Çayın soğuk ya da ılık olması gerekir. Fazla sıcak olması durumunda hasara neden olabilir. Bir başka yöntem ise sıcak suyun içine eklenecek çay demi ile buhar banyosu yapmaktır. Bu yöntemde başın üst kısmı bir havlu yardımı ile kapatılır ve buharın gözlere teması sağlanır.
Kırlangıç otu göz dostu olarak bilinir. Görme kaybına iyi gelen bitkiler arasında bulunan kırlangıç otu, katarakt problemi için de kullanılan çözümlerden biridir. Kırlangıç otu satın alırken, mutlaka güvenilir bir marka olmasına dikkat edilmelidir. Kırlangıç otu, farklı bitkilerle ile en çok karıştırılan bitkilerden biridir.
Kırlangıç otunun göz tedavisi için uygulaması oldukça basittir. Kaynatılıp süzülen kırlangıç otu çayı ile göz kapakları silinir. Göz kapaklarına yapılan uygulama, gözlere de fayda sağlar.
İçeriğinde bulunan beta-karoten ve vitaminler ile göz sinirlerini güçlendiren bitkiler arasında olan havucun gözlere faydasını görmek için harici uygulama yapmaya gerek yoktur.
Havucun ne şekilde tüketildiğinin bir önemi yoktur. Daha çok çiğ yenilmesi besin değerini koruması açısından tercih edilen bir yöntemdir. Yemeklerin yanında garnitür olarak tüketilebilir.
Göz kapağı ağrısını yaratan neden çoğunlukla arpacık kaynaklıdır. Gözde kaşıntı ve kabarıklık olarak ortaya çıkan arpacık, gözler kırpıldığı zaman ağrıya neden olur. Göz kapağı ağrısına ne iyi gelir? Ağrıyı geçirmek için arpacığın tedavi edilmesi gerekir. Arpacık tedavisi için bilinen en etkili besin sarımsaktır. Doğal bir antibiyotik olan sarımsak, bakteriler ile savaşarak arpacığı iyileştirir.
Bir diş sarımsak ortadan kesilerek arpacık olan bölgeye dikkatlice sürülür. Uygulama günde birkaç kez yapılabilir. Sarımsaktan çıkan öz suyun göz içine kaçması durumunda yanma sorunu oluşacağı için dikkatli olunması gerekir.
Özellikle bilgisayar kullanarak uzun saatler çalışanlar, iş bitiminde gözlerinde ağrı hissederler. Göz acımasına ne iyi gelir? Bu durumlarda papatya çayının sakinleştirici ve nemlendirici etkisinden faydalanılabilir.
Papatya çayı hazırlandıktan sonra dolapta soğumaya bırakılır. Temiz bir havlu yardımıyla gözlere kompres yapılır. Hem soğuk hem de papatya çayı gözlerde oluşan acının hafiflemesini sağlar.
Tuzlu su gözlerde biriken tozları giderir, antibakteriyel etki gösterir. Evde kolaylıkla hazırlanabilen tuzlu su, ağrılar üzerinde etkili olduğu gibi kaşıntıyı da giderir.
Bir su bardağı kaynamış suyun içerisine, bir tatlı kaşığı tuz konular ve güzelce erimesi sağlanır. Bu karışımla gözler yıkanır. Uygulama haftada birkaç sefer tekrarlanabilir.
Vitamin, protein ve mineraller yönünden zengin olan aloe veranın iltihap giderici etkisi vardır. Özellikle cilt enfeksiyonlarında bakterilerle savaşan özelliğinden dolayı sıkça kullanılan aloe vera, göz rahatsızlıklarında da güvenle kullanılabilir.
Aloe vera yaprakları ortadan kesilir. Yaprakların içinde bulunan jel çıkartılır ve gözlere sürülür. On dakika sonra soğuk su ile durulanır. Kısa sürede gözde oluşan kızarıklık, tahriş gibi sorunların çözüme ulaşmasında yardımcı olur. Yapraklar kesilmeden önce buzdolabında bekletilirse, soğuk etkisinden de faydalanılabilir.
Salatalık iltihap önleyici özelliğe sahiptir. Ayrıca gözlere uygulandığı zaman göz çevresindeki cildi de besleyerek daha sağlıklı görünmesini sağlar. Gözlerde oluşan yorgunluğu da alır.
Güzelce yıkanmış salatalık dilimlendikten sonra buzlukta bir süre bekletilir. İyice soğuduktan sonra gözlerin üzerine konur. Salatalıklar ısınmaya başlayınca alınır. Salatalık kürünün herhangi bir kısıtlaması yoktur.
Kış mevsiminin en gözde ve renkli meyvesi olan portakal, C vitamini deposudur. Bu özelliği ile hem bağışıklık sistemini destekler hem de antioksidan etki gösterir. Gözlerde oluşan katarakt, sarı benek hastalığı gibi sorunlara karşı koruyucu etki gösterir.
Portakal bilindiği gibi iç kısmı çıkartıldıktan sonra yemeye hazır hale gelir. Bunun dışında portakal suyu olarak da tüketilebilir. Ancak portakal suyu daha yüksek miktarda şeker içerdiği için, doğrudan tüketimi daha sağlıklıdır.
Bebeklerde göz enfeksiyonları sık karşılaşılan sorunlardan biridir. Doğum sırasında kanaldan alınan bakteri ve mikroplar enfeksiyona neden olabilir. Gözyaşı azlığı da bir başka enfeksiyon nedenidir. Çevrede bulunan alerjenler de bebeklerde göz sorunlarının yaşanmasına etki edebilir. Enfeksiyon oluşmuş ise bebeğin gözlerinde çapaklanma, ışığa karşı hassasiyet, kızarıklık ve şişme ortaya çıkar. Gözde herhangi bir problem sezildiği takdirde, doktorunda önerisiyle destek uygulamalara geçilebilir. Bebeklerin gözlerine yapılacak bütün müdahalelerde kullanılacak suyun, malzemelerin, pamukların ve ellerin temizliği önem taşır. Cildin hassasiyeti de göz önünde tutularak yetişkinler için uygun olan yöntemlerin bebeklerde denenmemesi gerekir.
Bebeklerde göz iltihabına ne iyi gelir sorusunun ilk cevabı kuşkusuz anne sütüdür. Enfeksiyon ile mücadele etmeyi başaran anne sütü, temiz bir bez veya pamuk yardımıyla uygulanabilir. Uygulama esnasında hijyen kurallarına son derece dikkat edilmesi gerekir. Bir süre düzenli uygulandıktan sonra, enfeksiyon geçecektir.
Yetişkinlerde sıcak kompres olarak uygulama yapılırken, bebeklerde ılık kompres yeterlidir. Gözdeki iltihabın yatışmasını sağlayan kompres, günde üç dört kere uygulanabilir. Kaynamış ve soğumuş suya batırılan havlu, iki dakika boyunca gözler üzerinde bekletilir. Her iki göz içinde farklı havlu kullanılması gerekir.
Balın mikroplarla savaşma özelliği, göz enfeksiyonlarında da etkilidir. Bebekler için de en zararsız yöntemlerden biri olarak kabul edilir. Bal ve aynı miktarda kaynayıp soğumuş su karıştırılır. Elde edilen karışım bebeğin gözlerine sürülür. Doğal bal tedavide daha iyi sonuç verir.
