ANKARA (ANKA) - Küresel piyasalarda yüksek riskli mortgage (subprime mortgage) kredileriyle ilgili kaygılar, istihdam başta ABD ekonomisine ilişkin kötüleşen göstergeler ve resesyon beklentisi nedeniyle küresel finans piyasalarında kırılganlık sürerken, gözler ABD Merkez Bankası'nın (FED) Salı günü yapacağı faiz toplantısına çevrildi.
Küresel ölçekte piyasaların FED'in yarın alacağı faiz kararına göre yön belirleyeceği belirtiliyor.
Merkez Bankası'nın geçen hafta açıkladığı 0.25 puanlık faiz indirimi piyasalar üzerindeki etkisi sınırlı kalırken, İMKB ise FED toplantısına odaklanmış bulunuyor.
Merkez Bankası'nın indirim kararının yanı sıra Morgan Stanley'in yatırımcılara portföylerindeki Türk hisse senetlerinin payını artırmalarını öneren raporunun etkisiyle İMKB Endeksi geçen Cuma günü yüzde 1.9 artarak haftayı 50 bin 621'den kapamıştı. Dolar kuru ise düşüşünü sürdürerek, 1.26 YTL'ye inmişti.
FED toplantısından faiz indirimi kararı çıkması durumunda bu trendin devam edeceği tahmin ediliyor.
-FED'İN KARARI DÖNÜM NOKTASI OLACAK-
FED'in 18 Eylül toplantısında faiz indirimine gideceği yönündeki beklentilerin güçlenmesi, küresel piyasalarda bir süredir yaşanan türbülansları önemli ölçüde yatıştırmıştı. ABD mortgage piyasasından kötü haberler gelmeye devam etmesine rağmen 18 Eylül toplantısına odaklanan piyasalarda bunun olumsuz etkisi fazla hissedilmedi. Ancak tüm dünyada finansal piyasalar 18 Eylül'e odaklanarak, bekleme moduna geçti. Uzmanlar, faiz indiriminin gerçekleşmesi durumunda 18 Eylül'ün piyasalar için tam bir kırılma noktası olacağı, yılın sonuna kadar sürecek bir yükseliş trendinin başlayabileceğine işaret ediyor.
-ABD EKONOMİSİNDE KRİZ DERİN-
Küresel piyasalarda 23 Temmuz'dan bu yana yaşanan sert dalgalanma sürecini, ABD'de, 1929 buhranıyla kıyaslayan uzmanların olduğu dikkati çekiyor.
ABD'li mortgage kuruluşlarının kredileriyle ilintili 380 milyar dolarlık bir kaynağın dünyada dolaşıyor olması ve bu riskin kimin üzerinde olduğunun bilinmemesi, küresel ölçekte tedirginliği artırıyor. Bu durumun, merkez bankalarının faiz müdahalelerini daha da önemli hale getirdiği belirtiliyor.
-FED, PİYASAYI KENDİ DİNAMİKLERİNE BIRAKIR MI?
FED'in Salı günü toplantısında alacağı kararı beklerken, bazı üst düzey FED yetkililerinin, riske giren ve yanlış kararlar alan yatırımcıları kurtarmanın görevleri olmadığına yönelik ifadeleri de dikkati çekiyor.
Bu açıklamalara rağmen piyasaların beklentisi FED toplantısından faiz indirimi çıkacağı yönünde. ABD'de istihdamın azalması, ekonomide durgunluk eğiliminin aşılamaması, bu yönde beklentileri güçlendiriyor.
FED Başkanı Bernanke'nin, eski Başkan Alan Greenspan gibi krizi faiz silahıyla çözmek yerine, çözümü piyasanın kendi dinamiklerine bırakma yoluna gitmesi olasılığı ise piyasaların en büyük korkusunu oluşturuyor.
FED toplantısında halen yüzde 5.25 olan politika faiz oranlarının aşağı çekilmesinin piyasayı rahatlatacağı ifade ediliyor.
-SICAK PARANIN YÖNÜ NE OLUR?-
Öte yandan Japonya Merkez Bankası'dan faiz artırımı gelmeyeceği yönünde ağırlık kazanan görüşlerin, "carry trade"e yönelik ilgiyi yeniden artırdığı belirtiliyor.
Bu beklentilerle, dünyada en yüksek reel faiz veren ülke olarak gösterilen Türkiye'ye yönelik yabancı ilgisinin önümüzdeki dönemde de süreceği yönündeki görüşler ağırlık kazanıyor.