SARP ÖZER/SİNAN USLU - Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarının kesişim noktasında yer alması, gelişmemiş devletlerle zengin Batı ülkeleri arasında köprü özelliği taşıması nedeniyle düzensiz göçmenlerce güzergah olarak kullanılan Türkiye'de bu alanda kapsamlı ve etkin mücadele çalışmaları yapılıyor. Kolluk kuvvetlerince, Türkiye'de son 7 yılda 644 bin 171 düzensiz göçmen yakalandı.
Ortadoğu, Kafkasya ve Balkanlar'da yıllardır süregelen çalkantılar, bölgesinde yükselen güç olan Türkiye'ye kitlesel akınlara yol açtı.
Tarihsel bağları ve sorumluluk anlayışıyla zor durumda bulunan sığınmacılara kucak açan Türkiye, aynı zamanda Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarının kesişim noktasında yer alması, gelişmemiş devletlerle zengin Batı ülkeleri arasında köprü özelliğinin bulunması nedeniyle düzensiz göçmenlerce güzergah olarak kullanılıyor.
Türkiye'de, özellikle son yıllarda bir yabancının, ülkeye yasa dışı yollarla girmesi, çıkması, yasal yollarla girerek kalış süresi dolmasına rağmen kalmaya devam etmesi veya izinsiz çalışması durumlarını tanımlayan "düzensiz göç" ile kapsamlı mücadele yürütülüyor.
AA muhabirinin İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü verilerinden derlediği bilgilere göre, Türkiye'yi transit geçiş ve hedef ülke olarak kullanmak isteyenlerin başında Suriye, Afganistan, Pakistan, İran, Irak, Kongo, Bangladeş, Somali ve Filistin uyruklular geliyor.
Moldova, Ukrayna, Romanya ve Gürcistan uyruklular ise Türkiye'ye yasa dışı giriş yaparak kaçak çalışmayı hedefliyor.
Kolluk kuvvetlerince son 7 yılda 644 bin 171 düzensiz göçmen yakalandı.
Düzensiz göçmen sayısı 2010'da 32 bin 667, 2011'de 44 bin 415, 2012'de 47 bin 510, 2013'te 39 bin 890, 2014'te 58 bin 647, 2015'te 146 bin 485, 2016'da 174 bin 466 olarak kayıtlara geçti. Ekim 2017 itibarıyla yakalanan düzensiz göçmen sayısı 100 bin 91 kişiye ulaştı.
- Geçen yıl Hakkari ve İzmir başı çekti
Hakkari, İzmir, Edirne, Hatay ve İstanbul, geçen yıl düzensiz göçmenlerin yoğunlaştığı kentler oldu. Kolluk birimlerince 5 il başta olmak üzere ülke genelinde 174 bin 466 düzensiz göçmen yakalandı. Yakalanan düzensiz göçmenlerin 69 bin 755'ini Suriye, 31 bin 360'ını Afganistan, 30 bin 947'sini Irak, 19 bin 317'sini Pakistan, 2 bin 679'unu Gürcistan ve 20 bin 408'ini de diğer uyruklular oluşturdu.
Hakkari'de 37 bin 908, İzmir'de 37 bin 571, Edirne'de 29 bin 670, Hatay'da 10 bin 921 ve İstanbul'da ise 10 bin 183 düzensiz göçmen gözaltına alındı. Diğer kentlerde ise 48 bin 213 düzensiz göçmen hakkında işlem yapıldı.
Suriyeli göçmenlerin 26 bin 300'ü İzmir, 20 bin 69'u ise Hakkari'de yakalandı.
- Edirne, Hakkari'yi geride bıraktı Kolluk birimlerince Ekim 2017 itibarıyla Edirne, İzmir, İstanbul, Ağrı ve Hakkari başta olmak üzere 100 bin 91 düzensiz göçmen tespit edildi. Düzensiz göçmenlerin 28 bin 276'sı Suriye, 26 bin 286'sı Afganistan, 18 bin 262'si Pakistan, 7 bin 807'si Irak, bin 955'i Özbekistan ve 17 bin 505'i diğer uyruklulardan oluştu.
Edirne'de 26 bin 122, İzmir'de 14 bin 467, İstanbul'da 10 bin 675, Ağrı'da 7 bin 264, Hakkari'de 4 bin 381 düzensiz göçmen hakkında işlem yapıldı, 37 bin 182 düzensiz göçmen de diğer kentlerde yakalandı.
Edirne'de 10 bin 543 Pakistan ile 10 bin 336 Suriye uyruklu hakkında işlem uygulanırken, İzmir'de 10 bin 957 Suriyeli için kayıt tutuldu.
- Göçmen kaçakçılarına geçit yok Kolluk birimlerince 2010 yılından itibaren 17 bin 890 göçmen kaçakçısı gözaltına alındı. Bu rakam 2015'te 4 bin 471, 2016'da 3 bin 314 ve Ekim 2017 itibarıyla 2 bin 643'e ulaştı.Düzensiz göçmenlere ilişkin Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu kapsamında, "sınır dışı etme kararı", "terke davet", "idari gözetim kararı", "kendisine tanınan sürede çıkmazsa idari gözetim kararı" ve "geri gönderme merkezi" işlemleri uygulandı.
- Göçmenlere geri dönüş kolaylığı Uluslararası Göç Örgütü'nün (IOM) uygulayıcı ortağı olduğu Destekli Gönüllü Geri Dönüş Projesi kapsamında 1 Ocak 2016'dan itibaren 2 bin 555 düzensiz göçmenin, menşei ülkelere veya transit geldikleri ülkeye geri dönüşü sağlandı. Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi (ICMPD) ile yürütülen Türkiye'de Ulusal Gönüllü Geri Dönüş Mekanizmasının Kurulması Projesi ile gönüllü geri dönüş işlemlerine ilişkin ulusal yol haritasının belirlenmesi için çalışmalar başlatıldı. Düzensiz göçmenlere ilişkin tüm işlemler, insan onuruna yaraşır şekilde yürütülüyor. Alınan kararlar, yabancıların anladığı dilde kendisine yazılı tebliğ ediliyor. Bu kapsamda, yapılan tüm tebliğ dokümanları ise 21 farklı dile çevrildi.
- Düzensiz göçle etkin mücadele Düzensiz Göçle Mücadele Koordinasyon Kurulu, Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun 116'ncı maddesinde düzenlendi.Kurulun ilk toplantısı 12 Mart 2015, ikincisi ise 27 Aralık 2016'da gerçekleştirildi. Toplantılarda düzensiz göç ortak veri tabanı oluşturulması, Türkiye Yolcu Bilgi Sistemi'nin (TYBS) kurulması ve hudut kapılarında parmak izi doğrulama sistemlerinin kurulması gibi düzensiz göçle mücadeleye ilişkin önemli kararlar alındı.
Türkiye ile Avrupa Birliği, Rusya, Yunanistan ve Romanya'nın da aralarında bulunduğu 13 geri kabul anlaşmasının yürürlüğü devam ediyor.
Düzensiz göçle mücadele kapsamında İran, Irak, Afganistan, Somali ve Eritre'nin yer aldığı 14 ülkeye geri kabul anlaşması teklif edildi. Geri kabul anlaşmalarıyla Türkiye'ye iade edilen, hedef ülke olarak Türkiye'ye düzensiz yollardan giren, ülkeye transit geçiş güzergahı olarak kullanma amacıyla giriş yapan ancak çıkış olmadan tespit edilenlerin iadesi amaçlanıyor.
- Türkiye-AB Ortak Sonuç Bildirisi Ege adalarına düzensiz göçmen akınının engellenmesi, göçmen kaçakçılıklarına karşı alınan tedbirlerin artırılması, Ege Denizi'nde yaşanan insani mağduriyetlere son verilmesi amacıyla 18 Mart 2016'da Türkiye-AB Ortak Sonuç Bildirisi imzalandı. IOM'un verilerine göre, 2015'te Ege adalarına günlük ortalama varış sayısı 2 bin 325 iken, ortak sonuç bildirisi sonrası bu sayı 2016'da 53 kişiye kadar geriledi. Ölüm oranlarında da ciddi düşüşler yaşandı.
Ortak sonuç bildirisi kapsamında ilgili ülkelerce bin 328 düzensiz göçmenin geri alımı yapıldı. 2015'ten itibaren toplam 20 charter seferi düzenlendi ve bu özel uçuşlarla toplam 3 bin 703 yasa dışı göçmen sınır dışı edildi. Seferlerin 9'u Irak, 11'i ise Afganistan'a gerçekleştirildi.
- YTS ile mücadele "Yabancı Terörist Savaşçılar" (YTS) ile mücadele kapsamında ise yabancılara ilişkin daha ülke dışındayken, ilgili güvenlik ve istihbarat birimlerinin talebi üzerine Göç İdaresi Genel Müdürlüğünce Türkiye'ye giriş yasağı kararı alınıyor. Sınır dışı etme işlemlerinde herhangi bir aksaklığa yol açmamak içinyabancıların seyahat planları Dışişleri Bakanlığına iletiliyor. Dışişleri Bakanlığı da bu bilgileri ilgili ülke temsilciliğine bildiriyor.
YTS ile mücadele kapsamında Türkiye Yolcu Bilgi Sistemi kuruldu. Ayrıca Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde YTS'lerin girişlerini engellemek amacıyla risk analiz birimleri oluşturuldu.
Suriye ve Irak'taki iç savaş göz önünde bulundurularak, üçüncü ülke vatandaşlarının bu ülkelere çıkışlarına izin verilmiyor.
- Sınır dışı etme yetkisi jandarmada Adana, Antalya, Aydın, Çanakkale, Edirne, Erzurum, Gaziantep, Hatay, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kırklareli, Kocaeli, Muğla, Tekirdağ ve Van'da olmak üzere 8 bin 186 geri gönderme merkezi bulunuyor.Öte yandan, Çankırı, Adana, Balıkesir, Kütahya, Malatya, Niğde, Şanlıurfa, Ağrı, Kocaeli, İstanbul, Malatya, Ankara, İstanbul, Hatay, Kırıkkale ve Tekirdağ'da yapılması planlanan geri kabul merkezleriyle toplam sayının 15 bin 836'ya çıkarılması hedefleniyor.
Tamamlandığında dünyanın en büyük havalimanı olacak 3. Havalimanı'nda da geri kabul merkezi oluşturulması planlanıyor.
İçişleri Bakanı oluruyla 28 Temmuz'da geri gönderme merkezleriyle kabul ve barınma merkezlerinde, merkezlerin hangi kolluk biriminin sorumluluk bölgesinde olduğuna bakılmaksızın, merkezlerin dış güvenliği, buradaki yabancıların sınır dışı etme işlemleri ile merkezler arası sevk de dahil merkez dışına çıkışlara ilişkin tüm işlemler jandarmaya devredildi.
Göç İdaresi Genel Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan Yabancı İletişim Merkezi'nde (YİMER), 92 personel görev yapıyor. Merkez İngilizce, Rusça, Arapça, Türkçe, Almanca ve Farsça olmak üzere 6 farklı dilde hizmet veriyor.
İhbar ve yardım çağrıları üzerine ilgili kolluk birimleriyle hızlı şekilde irtibata geçilerek, 7 bin 655 kişi, insan ticareti mağduru olmaktan veya denizde boğulma tehlikesinden kurtarıldı.