İSTANBUL (AA) - Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin FETÖ elebaşı Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, jandarma ve eski emniyet görevlileri ile ana dava hükümlülerinin de aralarında bulunduğu 85 sanıklı davada, tutuklu sanıklar Veysel Şahin veOkan Şimşek savunma yaptı.
Duruşmada savunma yapan Veysel Şahin, olay tarihinde uzman çavuş rütbesiyle haber toplayıcılık görevi yaptığını söyledi.
Coşkun İğci'nin arkadaşı olduğunu ve kayıtlı haber elemanı olmadığını söyleyen Şahin "Coşkun İğci, 2006 temmuz ya da ağustos ayında beni arayarak görüşmek istedi. Unsur komutanım Okan Şimşek'le beraber gittik. Okan Şimşek ve İğci, o zaman tanıştı. İğci, bize eşinin akrabası olan Yasin Hayal'in Hrant Dink'i öldürmek istediğini, İstanbul'a gidip geldiğini, evi ve iş yeri çevresinde keşif yaptığını, silah aradığını ve bulması için kendisine 300veya 500 lira verdiğini söyledi." diye konuştu.
Bu bilgiler üzerine Okan Şimşek'in komutanları Metin Yıldız'ı arayarak bilgiyi aktardığını ifade eden Şahin, eski Trabzon Jandarma İl Komutanı Ali Öz başkanlığında şube müdürleri, tim komutanları ve unsur komutanlarının katıldığı bir toplantı yapıldığını, bu konunun toplantıda konuşulduğu duyduğunu anlattı.
İğci'nin kendisini araması üzerine bir kere daha görüştüklerini ifade eden sanık Şahin, şöyle devam etti:
"Hayal'in parasını iade ettiğini söyledi. Kendisine 'böyle şeylerden uzak dur' dedik. Bilgileri amirlere anlattığımız söyledik. Bundan sonra 22 Ocak 2007'ye kadar bir daha görüşmedik. Telefon görüşmesi yaptığımızı da hatırlamıyorum. Trabzon şehir merkezinde Tevfik Cantürk ve diğer bir polisle buluştuk. Oyun oynarken o sırada Dink'in öldürüldüğü haberi televizyonda çıktı. Ben de 'Yasin Hayal mi yaptı acaba?' diye onu tanıyan bir kaç kişiyi aradım. Yasin'in Trabzon'da olduğunu söylediler. Biz de Hayal'in işlemediğini netleştirdik. Şubeye varınca bizim daha önceden verdiğimiz bilginin ciddiye alınmayarak işlem yapılmadığını öğrendik."
Eski Trabzon Jandarma İl Komutanı Ali Öz'ünkendilerine bu bilgileri veren Coşkun İğci ile görüşmelerini istediğini kaydeden Şahin, "Biz de Coşkun İğci ile konuştuk. Bize söylediklerinin aramızda kalması gerektiğini söyledik. Bize 'akşam otogarda' görüşelim dedi. Buluştuk. İğci, bunu kimseyle konuşmadığını söyledi. İğci'yi tehdit etmedik. Birkaç gün sonra gözaltına alındı. Bize söylediği bilgileri ifadesinde söylemiş. Bizimle düzenli görüşen bir haber elemanı gibi yansıtmaya çalışmış." ifadelerini kullandı.
- "Baskı dolayısıyla yanıltıcı ifadeler verdim"
Bu olaydan sonra Ali Öz'ün kendilerine "Coşkun her şeyi anlatmış. Müfettiş gelecek. Coşkun İğci'nin ifadesinde geçen her şeyi inkar edeceksiniz. Kesinlikle konuşmayacaksınız, yoksa altından kalkamayız" şeklinde baskı kurduğunu söyleyen sanık Şahin, "Bunu Okan Şimşek'e anlattım. Şimşek tepki gösterdi. Metin Yıldız, Ali Öz ile görüşmüş. 'Emir verdiğim şekilde ifade versinler' demiş. Biz de gelen müfettişlere ve daha sonra İçişleri Bakanlığı müfettişlerine üzerimdeki baskı nedeniyle yanıltıcı, inkar edici ifade vermek zorunda kaldım. Çünkü ekmeğimle oynayabilirlerdi." dedi.
Müfettişlerin ayrılmasının ardından Ali Öz'ün kendisine "İstihbarattankendi istediğinizle çıkıyorsun. Dilekçe verin" dediğini, yazmak zorunda kaldığını ve Burdur'a atandığını anlatan Şahin, "Hakkımızda dava açıldı. İl jandarma komutanlığından ilişki kesilince üzerimdeki baskı kalktı. Okan Şimşek ile konuşup gerçekleri anlatma kararı aldık. Trabzon'da açılan davada gerçekleri anlattım." diye savunma yaptı.
Şahin'in ardından savunma yapan tutuklu sanık Okan Şimşek de cinayetten yaklaşık 3-4 ay önce Hrant Dink'in Bakırköy'deki evine gidip silah gösterip tehdit edenlerin kendileri olmadığını iddia etti.
İddianamedeki keşif iddialarını da reddeden sanık Şimşek, tahliyesini talep etti.
Duruşma 2 tutuklu sanığın savunmasını tamamlamasının ardından yarına ertelendi.