Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), aralarında Balyoz davasına bakan heyetin başkanı ile bazı kritik soruşturmaların savcılarının da bulunduğu 90'dan fazla hakim ve savcının görev yerlerini değiştirdi.
Türk basınında yapılan yorumlarda, atama işlemlerinin 17 Aralık'ta başlayan yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ardından başlayan bürokrasideki yer değiştirmelerin bir uzantısı olduğu öne sürülüyor.
Adalet ve Kalkınma Partisi hükümeti, soruşturmanın başlamasının ardından çok sayıda üst düzey emniyet yetkilisi, yargı mensubu ve bürokratın görev yerlerini değiştirdi.
HSYK'nin açıkladığı listede İzmir'de yolsuzluk iddiası ile TCDD Liman İşletme Müdürlüğü'ne yapılan operasyonu yürüten İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş da yer alıyor.
Ana muhalefet Cumhuriyet Halk Partisi'nin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin salı günkü grup toplantısında, Baş tarafından hazırlandığını söylediği bir dilekçenin ayrıntılarını milletvekillerine aktardı.
HSYK'ye de sunulduğu söylenen dilekçede Baş, Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kenan İpek tarafından soruşturmayı durdurması için kendisine baskı yapıldığını savunuyor.
Kılıçdaroğlu'nun ayrıntılarını aktardığı, basına da yansıyan dilekçede, ''Adalet Bakanlığı Müsteşarı İpek'in savcıya 'soruşturmayı durdurmazsa sonuçlarına katlanacağı'' uyarısında bulunduğu iddiası da yer alıyor.
HSYK'nin görev yerini değiştirdiği isimler arasında bulunan Adana Cumhuriyet Başsavcısı Süleyman Bağrıyanık'a bağlı savcılar ise, geçen hafta Adana-Gaziantep Otoyolu'ndan silah ve mühimmat taşıdığı şüphesiyle tırların durdurulması operasyonuna nezaret etmişlerdi.
Operasyona tepki gösteren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olayla ilgili olarak "Savcı benim iznim, Adalet Bakanlığı'nın haberi olmadan böyle bir müdahalenin içine giremez, MİT'in ne taşıdığına bakamaz. Bu, paralel yapılanmanın diğer bir versiyonudur” görüşünü dile getirmişti.
Balyoz hakimi de görevinden alındıHSYK listesinde dikkat çeken isimler arasında Balyoz davası hâkimi Ömer Diken de bulunuyor.
Sabah gazetesinde yer alan bir haberde, Diken ''paralel yargının üyesi'' olarak gösterilmiş, suçlanan hakim de haberle ilgili suç duyurusunda bulunmuştu.
HSYK 17 Aralık'ta başlatılan operasyonun ardından bürokrasi ve yargıda gerçekleştirdiği görevden almalar kapsamında iki hafta önce 20 hâkim ve savcının görev yerini de değiştirmişti.
Daha önce görevden alınan savcılar arasında 17 Aralık ile başlayan yolsuzluk ve rüşvet iddialarını kovuşturan Savcı Zekeriya Öz ve Muammer Akkaş ile Ergenekon ve Balyoz soruşturmalarını yürüten Fikret Seçen, Cihan Kansız ve Ercan Şafak gibi isimler de var.
'Atamalar demokratik değill'Balyoz davasındaki bazı sanıkların avukatlarından Celal Ülgen HSYK'daki atamaların anti-demokratik olduğunu söyledi.
BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Ülgen görevden almalarla yargının içinde varolduğunu öne sürdüğü yapılanmaların tasfiye edilmediğini öne sürerek, ''Yargı içindeki çetenin Cemaat'in etkisinden çıkıp hükümetin etkisine girmesi kabul edilir bir değişiklik değil'' görüşünü savundu.
Ülgen, yargı bağımsızlığının sağlanması için HSYK'nin özerk bir yapıya kavuşması gerektiğini söyledi.