Mısır'da 30 yıldır iktidarda olan Hüsnü Mübarek, 18 gündür devam eden protesto gösterileri ardından istifa etti.
İstifa açıklaması, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Ömer Süleyman tarafından yapıldı.
Süleyman, Mübarek'in yönetimi silahlı kuvvetlere devrettiğini söyledi. Açıklamadan sonra on binlerce Mısırlı sokaklara dökülerek sevinç gösterileri yapmaya başladı. Kalabalık, "Halk Mübarek rejimini devirdi" sloganları atıyor.
Mübarek Şarm eş-Şeyh'e gitti Mübarek bugün ailesiyle birlikte Kahire'den ayrılarak yazlık konutunun bulunduğu Kızıl Deniz kıyısındaki Şarm eş-Şeyh'e gitmişti. Mübarek'in başka bir ülke gidip gitmeyeceği bilinmiyor.
Hüsnü Mübarek dün geceki televizyon konuşmasında bazı yetkileri Ömer Süleyman'a devrettiğini açıklamış, ancak başkanlık seçimlerinin yapılacağı Eylül'e kadar görevinde kalacağını açıklamıştı.
Açıklama, Mübarek'in derhal istifasını isteyen protestocuları daha da öfkelendirmiş, Başkanlık Sarayı ve devlet televizyonu binası önünde binlerce kişi toplanmıştı.
'Darbeye benziyor' BBC Kahire muhabiri Jon Leyne, istifanın herkes için sürpriz olduğunu, çok sayıda kişinin arabalarıyla sevinç turu attığını ve havaya ateş açtığını söylüyor.D
Yönetimin orduya devredilmesinin daha çok bir darbe görüntüsü verdiğini vurgulayan muhabirimiz, anayasaya göre devlet başkanının istifası halinde yerine meclis başkanının gelmesi gerektiğine dikkat çekti.
30 yıllık iktidar Eski Hava Kuvvetleri Komutanı olan Mübarek, Enver Sedat'ın 1981 yılında suikast sonucu öldürülmesi üzerine cumhurbaşkanlığına getirilmişti.
Mübarek, görevde olduğu onlarca yıl boyunca olağanüstü hal uygulamasını sürdürdü, polisin gözaltı yetkisini artırdı, temel hak ve özgürlükleri kısıtladı.
Mübarek yönetimi, bu sert rejimin İslamcı terör faaliyetleriyle mücadelede şart olduğunu savunageldi.
Zira İslamcı gruplar, Mübarek rejimi süresince sıklıkla Mısır'ın başlıca gelir kaynaklarından olan turizmi hedef aldı.
Hüsnü Mübarek, ülke içi istikrarın ve ekonomik kalkınmanın hakim olduğu bir dönemde kontrolü elinde bulundurduğundan, halkın büyük bölümü de Mısır'da iktidarın tek elde toplanmasını kabullendi.
Ancak son yıllarda demokrasiyi teşvik etmesi yolunda hem en güçlü müttefiki ABD'den hem de ülke içinden gelen baskılar arttı.
Çünkü Hüsnü Mübarek, 1981 yılından bu yana üç genel seçimi rakipsiz kazandı, ancak 2005'teki son genel seçimlerde ABD'nin de baskısıyla başka adayların da yarışmasına izin verdi.
Mısırlılar önceki seçimlerde parlamentonun gösterdiği tek bir aday için sadece "evet" ya da "hayır" oyu kullanabiliyorlardı.
Bununla beraber Mısır'da yaygın destek gören tek muhalif hareket olan Müslüman Kardeşler, siyasi yasaklı olduğundan aday çıkaramadı.
Mübarek, 2005 Eylül'ünde 77 yaşındayken genel seçimleri kazanarak cumhurbaşkanlığında beşinci dönemine başladı.
2010 yılının Mart ayında safrakesesi ameliyatı için Almanya'ya gitmesi, sağlığının bozulduğu yolundaki söylentileri daha da artırdı.
Bu tartışmalar, ne zaman önemli bir toplantıyı kaçırsa ya da medyadan uzak dursa, hemen alevleniyordu.
Hüsnü Mübarek'in iktidarına ilk ciddi direniş 2011'in Ocak ayında yaşandı, göstericiler sokağa çıkma yasağına ve toplum polisine direnerek Mübarek'in istifa etmesi çağrısıyla sokaklara döküldü.
Tunus kıvılcımı Olaylar, Tunus devlet başkanının halk ayaklanmasıyla devrilmesinden bir kaç gün sonra başladı.
Mübarek sonunda 29 Ocak 2011'de istihbarat şefi Ömer Süleyman'ı cumhurbaşkanı yardımcılığına atadı. Bu adım, Mübarek'in orduya olan desteğini güçlendirme çabası olarak yorumlandı.
Muhalefet grupları, Mübarek’in 40 yaşındaki yatırım bankacısı oğlu Gamal'ı kendi yerine aday olarak gösterebileceği kaygısı içindeydi.
Gamal, cumhurbaşkanlığı hedefi olmadığını söylese de, iktidardaki Ulusal Demokratik Parti içinde önemli bir konumda bulunuyor, ekonomik ve siyasi reformların önde gelen savunucularından biri.
Artan protestolar karşısında canlı yayında televizyonlardan halka seslenen Mübarek, 2011 yılının Eylül ayında beş yıllık görev süresi dolduktan sonra tekrar aday olma niyetinde olmadığını açıkladı.
Mübarek, 1 Şubat 2011'de "Bu değerli ulus benim yaşadığım, uğruna savaştığım, topraklarını, egemenliğini ve çıkarlarını savunduğum yerdir. Bu topraklarda öleceğim. Tarih, başkalarını olduğu gibi beni de yargılayacaktır." diye konuştu.
Ancak Mübarek, Perşembe gecesi istifa etmeyeceğini yinelediği açıklamasının üzerinden 24 saat geçmeden görevini bıraktı.