Haber-Kamera: Özlem YURTÇU KARABULUT- Güven USTA- Buğra BENLİOĞLU/İSTANBUL, (DHA)- Karaciğer sirozu nedeniyle bir yıl boyunca organ nakli sırası bekleyen Sezgin Gülboy'a (42), müjdeli haber Kurban Bayramı'nda gittiği memleketi Ordu'da geldi. Bayramın son günü olması nedeniyle yaşanan yoğunlukta uçaklarda yer bulamayan Gülboy, Medipol Mega Üniversite Hastanesi Organ Nakli Koordinatörü Esin Gülkaya Anık ile Türk Hava Yolları Genel Müdürlüğü ve Kaptan Pilot Emrah Özgüleş'in çabasıyla, 15 Ağustos'ta sabaha karşı bindirildiği uçakla İstanbul'a getirilerek, nakil oldu. Hayatında ilk kez uçak yolculuğu yaptığını söyleyen Gülboy, "Bir bayram yaşamak için memlekete gittim. Telefon geldiğinde ikinci bayramımı yaşadım. Bu bileti ömrümün sonuna kadar saklayacağım" dedi.
BAYRAMIN SON GÜNÜ İKİNCİ BAYRAMI YAŞADI
Sezgin Gülboy, 15 yıldır karaciğer sirozu nedeniyle tedavi görüyordu. Doktorları geçtiğimiz yıl artık tek çarenin organ nakli olduğunu söyleyince, annesi, karaciğerinin bir kısmını oğluna vermek istedi. Ancak yaşlı olduğu için tıbben uygun bulunmadı. Gülboy da 2018'in Ekim ayında Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nde organ bekleme listesine alındı. Kurban Bayramı için memleketi Ordu'ya gitmek istedi. Organ Nakli Koordinatörü Esin Gülkaya Anık, "Gidebilirsin ancak telefonun 7/24 açık olacak çünkü organ çıkarsa acil buraya gelmen gerekebilir" dedi. Gülboy'un hayatı bayramın dördüncü günü gelen telefonla değiti.
'OTOBÜS BAGAJINDA BİLE GELİRİM' DİYE ESPRİ YAPMIŞTIM
Er geç bir organ bulunacağı umuduyla beklediğini söyleyen Gülboy, "Memlekete giderken Esin Hanım'a 'Organ çıkarsa hemen arayın. Uçakla, bulamazsam otobüs bagajında, hatta merdiven basamaklarında bile gelirim diye espri yapmıştımö. Gerçekten de organ çıkmıştı ama uçaklarda yer yoktu. Otobüsle zaten yetişemezdim. Bakanlığın ambulans uçakları da yoğundu o gün. Kara ambulansı ile geç kalacağım söylendi. Esin Hanım'ın devreye girmesiyle konu çözüldü ve havaalanına gitmek için gece yarısı 5 kilometre uzaktan taksi çağırdık, Ordu-Giresun Havaalanı'na ulaştım. Önce özel izinle hostes koltuğunda gideceğim söylendi. Ama normal yolcu koltuğunda geldim. Meğer THY ekibi çok uğraşmış arka planda. Bana hissettirmemişler heyecanlanmamam için. Hem onlara hem Kaptan Emrah Bey'e en önemlisi de organlarını bağışlayan aileye çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.
TAM 12 SAAT SÜREN NAKİL SEFERBERLİĞİ
Koordinatör Esin Gülkaya Anık ise organın bulunduğu 14 Ağustos akşamı saat 19.00'dan sabah 7'ye kadar süren koşuşturmacayı şu şekilde özetledi: "Sezgin Bey çok nadir bulunan bir kan grubuna sahip. Organ çıktığında gelemeseydi belki başka şansı olmayacaktı. En son bayramdan önce kontrole çağırmıştık. Memleketine gitmek istedi. Şans işte oradayken donör çıktı. Ordu'da bir köydeydi. Telefonları bile doğru düzgün çekmiyordu. Zorla da olsa iletişimi sağladıktan sonra 'onu buraya nasıl alabilirizi' düşünmeye başladık. Bayram dönüşü, bütün uçaklar doluydu. Samsun Bölge Koordinasyon Merkezi, Ulusal Koordinasyon Merkezi ve İstanbul Bölge Koordinasyon Merkezi, seferber oldu. Gece yarısına kadar tüm firmalardan uçak araştırdım. THY ile onlarca telefon görüşmesi yaptım. Sonunda beni 04.30 uçuşunun pilotu ile görüştürdüler. Ona dedim ki 'bir daha organ çıkamayabilir ve nakil olamayabilir, bu şansı ona vermek zorundayız, sizin de desteğinize ihtiyacımız var'. THY'ye ve Kaptan Pilot Emrah Bey'e çok teşekkür ediyorum, ellerinden gelen özveriyi gösterdiler ve Sezgin Bey'i o uçağa aldılar. Sabah 07:15'de hastanedeydi ve çok başarılı bir karaciğer nakli ameliyatı geçirdi."
HER İMKANIMIZ VAR AMA YETERLİ ORGAN BAĞIŞI YOK!
Organ Nakli Koordinatörü Anık, organların dağıtılırken merkezlerin sırasına göre dağıtıldığına ve perde arkasında inanılmaz bir organizasyon olduğuna vurgu yaparak şu mesajı verdi: "Örneğin İstanbul bölgeyi baz alırsak 16 tane karaciğer nakil merkezi var. Bir merkezin yıllık nakil yapma sayısı 6-7 civarında. Sezgin Bey'in şansı aslında sadece 100'de 6-7'ydi. Dünyanın en çok canlı nakil yapan ülkesiyiz, çok ciddi bir lojistiğe sahibiz, büyük bir profesyonel ekibimiz, mükemmel cerrahlarımız ve nakil merkezlerimiz var. Ama maalesef yeterli kadavra organımız yok. Bizim toplumumuzun kadavra bağışına ihtiyacı var. Vatandaşlarımız bu sisteme güvenmeli. Organ bağışından çekinmemeli."
BAŞKA BİR ORDU UÇUŞUMDA KUTLAMA ÇAYI İÇECEĞİZ
Uçuşun Kaptan Pilotu Emrah Özgüleş de zaman zaman bu tür durumlarla karşılaştıklarını belirterek şunları söyledi: "THY'de 11'inci yılım bitiyor. Tabii ki öncelikli yolcular olarak gördüğümüz bu misafirlerimizi güvenli bir şekilde sevdiklerine ulaştırmaya çalışıyoruz. Ordu'dan İstanbul'a seferimizi icra etmeden önce uçak başı yaptık ve harekatçı arkadaşım vasıtasıyla haberim oldu beyefendiden. O gün de hatlarımız yoğun, uçakta yer yoktu. Harekatçı arkadaşımın önerisi ile şirketimizle bir görüşelim, yapabileceğimiz, elimizden gelecek maksimum neyse bunu yapalım dedik. Şansımıza, gelmeyen bir misafirimiz nedeniyle yer açıldı ve yolcumuzu sağ salim, normal yolcu koltuğunda getirebildik. En sevindiğimiz taraf çok şükür şu an kendisi sağlıklı ve hayatına devam ediyor. İlk Ordu uçuşumda onunla beraber bir çay içeceğiz."