Serkan Demirtaş
Ankara
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün TBMM'de kabul edilerek onayına sunulan internet düzenlemesi üzerinde incelemelerinin sürdüğü, ancak Köşk'te oluşan ilk havanın, Gül'ün tartışmalı tasarıyı onaylayacağı yönünde olduğu haberleri geliyor.
Cumhurbaşkanı Gül, bugün gazetecilerin konuyla ilgili soruları üzerine ''Bir-iki sıkıntılı konu var, onların üzerinde çalışıyoruz" demekle yetindi.
İnternet yasasına ilişkin tartışmalar Gül'ü, 7 senelik görev süresinin dolmasına çok az bir süre kala siyasi kariyerini derinden etkileyebilecek zor bir kararla karşı karşıya bıraktı.
İktidar partisinin oylarıyla Meclis'te kabul edilen ve Pazartesi günü Çankaya Köşkü'ne sunulan tasarıyı hukukçularına inceleten Cumhurbaşkanı, hem içeriden hem de dışarıdan veto baskısı altında.
Cumhurbaşkanı'nın yasayla ilgili kararını 25 Şubat gününe kadar vermesi gerekiyor.
Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kurucuları arasında yer alan ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "dava arkadaşı" olmasına karşın son dönemde temel bazı konulardaki açıklamalarında daha farklı bir yaklaşımın işaretlerini veren Abdullah Gül'ün yasayı onaylayıp onaylamayacağı, hukuki değerlendirmelerin yanısıra, demokrasi tartışmaları ve iç-dış siyasi boyutları olan incelemesinin sonunda belli olacak.
Demokratik ve siyasi boyutKöşk'ten sızan bilgiler, Çankaya Köşkü'nde yapılan ilk hukuki incelemede, yasanın 'teknik' olarak anayasaya aykırı bir yönü bulunmadığı tespitine varıldığına işaret ediyor.
Ancak mevcut anayasanın, içerik itibariyle miadını doldurduğu ve hemen her kesimin yeni-sivil-özgürlükçü anayasa talebini dile getirdiği göz önüne alındığında, tasarıya ilişkin anayasaya aykırı olmadığı tespitinin Cumhurbaşkanı için tek bir gerekçe olarak görülmeyeceği görüşü de dikkate alınabilir.
Yani, Köşk'te yapılmakta olan incelemenin demokrasi tartışmaları ve Gül'ün siyasi planlarına ilişkin gözardı edilemeyecek iki önemli boyutu var.
İnternet ve sosyal medyayı etkin bir şekilde kullanan ve özellikle Arap Baharı sürecinde internet özgürlüğünü güçlü açıklamalarla ve twitter mesajlarıyla destekleyen Gül'ün, yasayı onaylaması durumunda geçmiş tavırlarıyla çelişkiye düşme riski bulunuyor.
Dolayısıyla Cumhurbaşkanı'nın; özgürlüklerin genişletilmesi, başta gençler olmak üzere vatandaşların küresel dünyayla bütünleşmesi ve ifade özgürlüğünün garanti altına alınması gibi çok temel demokratik unsurları sürekli gündeme getiren bir lider olarak imajını korumak gibi bir kaygısının olduğu da söylenebilir.
Köşke mektup yağıyorKöşk'e yapılan ve yasayı veto etmesini isteyen sayısız başvurunun temelinde de Cumhurbaşkanı Gül'ün bu imajı bulunuyor.
Sadece muhalefet partilerinden değil, Türkiye'den çok sayıda sivil toplum kuruluşu ile yurtdışından önde gelen kurum ve kuruluşlardan da Çankaya Köşkü'ne mektup yağdığı biliniyor.
Tartışmanın uluslararası boyutu da Cumhurbaşkanı'nın kararını zorlaştıran önemli unsurlar olarak görülüyor.
Türkiye-AB ilişkilerinin sıkıntılı bir dönemden geçtiği bir dönemde, Brüksel'in açıkça karşı çıktığı internet düzenlemesinin Gül tarafından onaylanması işleri daha da zorlu bir noktaya taşıyabilir.
Benzer bir sıkıntının Türkiye-ABD ilişkileri ve daha genel anlamda bakıldığında Türkiye'nin dünyadaki imajı açısından da sorunlar yaratacağı Gül'ün de öngörebildiği sonuçlar arasında.
Demokratik değerler mi siyasi hedefler mi?İç siyasi boyut ise Gül'e en az dış politika boyutu kadar karmaşık ve sıkıntılı bir tablo sunuyor.
Ankara'daki bazı gözlemcilere göre, bu tabloyu daha da karmaşıklaştıran unsur Abdullah Gül ve Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi kariyerlerine ilişkin ipuçlarının da bu süreçte ortaya çıkabilecek olması.
Son dönemde, Adalet ve Kalkınma Partisi ile Gülen Cemaati kavgasında daha açık şekilde Erdoğan'ın yanında görünmeye özen gösteren Cumhurbaşkanı, 30 Mart seçimlerinin sonucuna göre, 5 yıllık bir süre için 2. bir dönem daha makamında kalabilir.
Bu nedenle de, Gül'ün internet düzenlemesini veto ederek Erdoğan'ı tamamen karşısına almak istemeyebileceğine dair değerlendirmeler yapılıyor.
Kendisi de muhafazakâr bir siyasetçi olarak bilinen Cumhurbaşkanı'nın, hükümetin de yasayla ilgili kullandığı özel hayatın korunması, toplumun ahlaki değerlerinin yozlaştırılmaması gibi hedeflere açıkça karşı çıkamayacak olması da ayrıca bir önemli unsur olarak görülüyor.
Bütün bu açılardan bakıldığında, Gül'ün demokratik değerler ile siyasi hedefler arasında bir karar verme zorluğuyla karşı karşıya kaldığı Ankara'daki yaygın kanı.
Sızan ilk bilgiler, Köşk'teki ilk havanın tasanın veto edilmeyeceği yönünde olduğuna işaret ediyor.
Cumhurbaşkanı'nın nihai tercihini göstermesi için ise önünde yaklaşık 10 günlük bir süre var.