İSTANBUL (AA) - İran'da 2009'daki cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarına itiraz için düzenlenen gösterilere destek verdikleri gerekçesiyle 2011 yılında ev hapsine mahkum edilen muhalif liderlerden Mir Hüseyin Musevi ve eşi Zehra Rahneverd'in kızları, "dünya genelindeki Şii alimlere" hitaben kaleme aldıkları mektupta, ebeveynlerinin "tedrici ölüm"e terkedildiğini ifade etti.
Reformculara yakınlığıyla bilinen "Kelime" haber sitesinde yayımlanan mektupta, Musevi ve Rahneverd'in kızları, Kevkeb, Zehra ve Negis Musevi, anne ve babalarına karşı uygulanan ev hapsine yetkililerin seyirci kaldığını ve sorumluluk üstlenmekten kaçındığını belirtti.
Mektupta, Musevi, Rahneverd ve bir diğer muhalif lider Mehdi Kerrubi'nin, uygulanan "insanlık dışı" muameleyle adeta "tedrici ölüm"e terkedildikleri vurgulanarak, "Bu üç samimi insanın en tabii hakları bile ellerinden alınıyor. Sağlık sorunlarına bile mümkün olduğunca geç müdahale edilerek bilinçli şekilde eziyete tabi tutuluyorlar." ifadelerine yer verildi.
Musevi ve Rahneverd'in kaldığı sokakta kurulan güvenlik bariyerleri ve demir parmaklıklarla evin "yasa dışı bir hapishane"ye çevrildiği kaydedilen mektupta, "Evin büyük bır kısmı, mahrem olmayan gardiyanlarla dolu. Evin anahtarları onların elinde ve haftalık görüşme dışında anne ve babamızdan haber alamıyoruz." denildi.
- " Hiçbir yetkili sorumluluk almak istemiyor"
Mektupta ayrıca, hiç bir yetkilinin söz konusu "yasa dışı" uygulamaların sorumluluğunu üstlenmek istemediği belirtilerek, "Ev hapsindekilerin tedrici ölümü, bir grup için en kolay çözüm olarak görülürken, sorumluluk almak istemeyen bir başka grup ise bin dereden su getirerek bu sorumluluktan kurtulmaya çalışıyor." değerlendirilmesine yer verildi. Musevi ve Rahneverd'in kızları, dünya genelindeki Şii alimleri, ebeveynlerine uygulanan "zalimce" uygulamaya karşı harekete geçme çağrısında bulundu.
İran'da 12 Haziran 2009'da yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sonuçlarına itiraz eden cumhurbaşkanı adaylarından Musevi, eşi Rahneverd ve Kerrubi seçimlerden sonra çıkan olaylara destek verdikleri gerekçesiyle ev hapsine mahkum edilmişti. Ülkedeki reformcu kanat, söz konusu kişilerin 2011'den bu yana herhangi bir yargılama yapılmaksızın ev hapsinde tutulmalarının kanuna aykırı olduğunu savunuyor.Haziran 2013'te göreve gelen İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin seçim vaatlerinden biri de ev hapsinin kaldırılmasıydı.