İşgücünün de nitelikli olması gerek
ANKARA (İHA) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, Türkiye'nin nüfusunun ve işgücünün genç olmasının hem Türkiye hem de Avrupa Birliği (AB) için bir şans olduğunu belirterek, "Ancak sadece nüfusun genç olması tüm kapıları açmıyor. İşgücünün de nitelikli olması gerekiyor" dedi.
AB tarafından desteklenen 'Aktif İşgücü Programları Projesi' kapsamında Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) tarafından Ankara Sheraton Otel'de uluslararası bir seminer düzenlendi. 'Avrupa İstihdam Stratejisi, AB Yolunda Kamu İstihdam Hizmetlerinin Rolü ve Aktif İstihdam Politikaları' konulu seminere Bakan Başesgioğlu'nun yanı sıra, İŞKUR Genel Müdürü Necdet Kenar, Avrupa Komisyonu Temsilciliği Başkatibi Simon Mordue ile AB Komisyonu İstihdam ve Analizler Bölüm Başkanı Georg Fischer ve çok sayıda davetli katıldı.
Seminerin açış konuşmasını yapan Bakan Başesgioğlu, Türkiye'de işsizliğin, resmi rakamlara göre yüzde 10 düzeyinde olmasına rağmen gerçekte çok daha fazla olduğunu belirterek, hükümet olarak 2004 yılını işsizlikle mücadele yılı ilan ettiklerini hatırlattı. Bu çerçevede bir dizi önlemler aldıklarını vurgulayan Başesgioğlu, 1475 sayılı Yeni İş Kanunu ve Yabancı İşçiler ile ilgili kanun düzenlemelerinin bunun çarpıcı örnekleri olduğunu söyledi. Başesgioğlu, Türkiye'de çoğu kaçak olmak üzere 1 milyon yabancı işçi olduğunun altını çizerek, işsizlikle mücadelede İŞKUR Yasası'nın önemine değindi. Başesgioğlu, işgücünün uluslararası platformda tanınması için Ulusal Meslek Standartları Kurumu'nun kurulması için kanun tasarısının hazır olduğunu ifade etti. İşsizlikle mücadelenin bir ülkenin ekonomik büyüklüğünü sürdürebilmesinin yanı sıra aktif işgücü programlarına da bağlı olduğunu belirten Başesgioğlu, "Son 2 yılda ekonomimiz iyi bir performans sağladı. Nüfusun ve işgücünün genç olması Türkiye'nin bir şansıdır. Özellikle AB ülkelerindeki yaşlanma riski karşısında Türkiye'nin genç nüfus potansiyeli hem Türkiye'nin hem de AB'nin bir avantajıdır. Bu şansımızı 40 yıl içinde kullanmazsak Türkiye'de yaşlanma riski içine girecektir" diye konuştu.
Başesgioğlu, Türkiye'deki işgücünün nitelikli hale getirilmesinin de çok önemli olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Sadece nüfusun genç olması tüm kapıları açmaya yetmiyor. İşgücünün nitelikli olması gerekiyor. Özellikle 10 yıl sonra bugün kullanılan teknolojinin yetersiz kalacağı düşünülürse mutlaka işgücünün eğitimini sağlamamız gerekir. Ülkemizin kalkınması ve gelişmesi insan kaynaklarına yatırımdan geçiyor. İşsizlikle mücadele sadece kamunun sorunu değil tüm toplumun sorunudur. Tüm insanlık için sorun olan işsizliği en azından makul seviyeye çekmemiz gerekir. Bunun içinde insan kaynaklarına gerekli yatırım sağlanmalı."
İŞKUR Genel Müdürü Kenar ise, Türkiye'nin AB'ye aday ülke olarak Avrupa İstihdam Stratejisine ve uygulama yeteneğine sahip olması gerektiğine dikkat çekerek, bu süreç içerisinde İŞKUR'un kurumsal ve yapısal olarak yeniden yapılandırılmasının önemine değindi. Kenar, İŞKUR'un yasada kendisine verilen görevleri hakkıyla yerine getirebilmesi ve bunun için kurumsal kapasitesinin güçlendirerek yasada öngörülen yapılanmayı etkinlikle işletebilmesi gerektiğini ifade etti. Bundan sonra asıl ve zor görevlerinin başladığını anlatan Kenar, bu zor görevin başarı ile yerine getirilebilmesi için tüm tarafların destek ve işbirliğine ihtiyaçları olduğunu kaydetti.
Avrupa Komisyonu Temsilciliği Başkatibi Simon Mordue de, Türkiye'nin işsizlikle mücadele ettiğini ancak buna rağmen işgücü katılımının yüzde 50 civarında olduğunu belirterek, "Komisyon, İŞKUR'un, 40 milyon eurosu Avrupa Komisyonu tarafından sağlanan 50 milyon euro değerindeki kapsamlı Aktif İşgücü Piyasası stratejisi programından en iyi sonuçları elde etmek için çabasını görüyor" dedi.
