HABER

İstanbul Boğazı'nın altını dinleyecekler

İstanbul (AA)- İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) öğretim üyesi bir grup bilim adamı, üzerinde çalıştıkları sistemle, İstanbul Boğazı'nın altındaki tüm gürültü verilerini arşivleyecek.

İTÜ Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Bölümü Haberleşme Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve TÜBİTAK-MAM Yer ve Deniz Bilimleri Enstitüsünde yarı zamanlı çalışan Prof. Dr. Tayfun Akgül, TÜBİTAK destekli "İstanbul Boğazı'nın Su Altı Gürültüsünün Ölçümü, Arşivlenmesi ve Modellenmesi" projesine ilişkin bilgi verdi. Akgül, 2001-2003 yılları arasında TÜBİTAK'ın Gebze yerleşkesinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı için geliştirdikleri "Yunus Sistemi" ile su altında çalışmalar konusunda tecrübe edindiklerini belirterek, o çalışmadan hareketle İstanbul Boğazı'nın su altı gürültü ölçümlerini yapmak için yeni bir sistem tasarlamaya karar verdiklerini dile getirdi.

Tayfun Akgül, İstanbul Boğazı'nın altına pasif bir sistem kuracaklarını, bu sistemde suyun altındaki basınç ya da herhangi bir değişikliği kaydetmek üzere Çubuklu Koyu'na 3 metre aralıklarla toplam uzunluğu 30 metre olan 10 hidrofon yerleştirileceğini kaydetti. İstanbul Boğazı'nın çok karışık bir rejimi olduğunu dile getiren Akgül,
sözlerini şöyle sürdürdü:

"Boğaz, çok gürültülü bir ortam. Akıntıları var, gemi trafiği yoğun, kara gürültülerinin de denize yansımaları var, örneğin müzik çalan motorlar geçiyor. Balık sürüleri geçiyor, lüfer akını oluyor, kitle halinde geçiyorlar, yarattıkları gürültüler birbirinden çok farklı ya da yüksek tonajlı bir petrol tankeri geçiyor, tankerin yarattığı gürültü
ile bir şehir hatları vapurunun yarattığı gürültü farklı. Şimdi biz bunları, su yüzene aktarır ve kaydedersek, gelecekte su altı araştırmacıları için iyi bir veri bankası oluştururuz diye düşünüyoruz. Bu verilerin hepsini 24 saat gerçek zamanlı kaydedecek bir sistem oluşturmaya çalışıyoruz. Nihai amaç zengin bir veri bankası oluşturmak."

Prof. Dr. Tayfun Akgül, amaçlarının gerçek zamanda veriyi İstanbul Boğazı'ndan laboratuvara aktarmak olduğunu ifade ederek, "Her su üstü ve altı aracın pervanesinin kendine has imzası vardır. Bir pervanenin bir yerinde çizik bile varsa, onun suda yarattığı imza farklı olur. Biz bu imzacıkları uygun bilimsel yöntemlerle ayırt edebileceğiz" dedi.

En Çok Aranan Haberler