Bu sırada rektörü protesto eden bir grup, rektöre yumurta attı. Programa katılan bir öğrenci çektiği görüntüyü sosyal medyada paylaşırken, rektörlük tarafından konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapıldı. Görüntülerde öğrenci olduğunu söyleyen bir kişinin Karaca'yı protesto ettiği daha sonra da başka bir kişinin rektörü protesto ederek yumurta attığı görülüyor. İTÜ'nün internet sitesinde yayınlanan açıklamada şu ifadelere yer verildi. "Değerli İTÜ Ailesi 25.02.2014 tarihinde Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Mehmet Karaca'nın, Hazırlık Sınıfları Bahar Yarıyılı Oryantasyon Programı açılış dersini verdiği esnada yaşanan üzücü olay nedeniyle açıklama yapılmasına gerek duyulmuştur. Hazırlık sınıfı öğrencisi olmayan birkaç kişinin Rektörümüze yumurta atarak yaptıkları protesto, her şeyin ötesinde üniversite çatısı altında herhangi bir konuya gösterilecek tepkinin biçimi ve seviyesi adına düşündürücü ve üzücüdür. Yıllarını öğrenci yetiştirmeye, bilim üretmeye adamış bundan sonra da en büyük gayesi bu olan bir akademisyene, ders verdiği sırada yapılan saldırı İTÜ Rektörünün şahsından öte bir "hoca"ya ve onun öğrencilerine yapılmış ayıptır. Bu üzücü olaya alkışlarla tepki gösteren ve yapılan saygısızlığı bir kenara bırakarak dersine devam eden hocalarını dikkatle dinleyen öğrencilerimizin tutumu ise İTÜ'lü olmanın düzeyini ve olgunluğunu gösteren en güzel yanıt olarak teşekküre değerdir. İTÜ, tek ve gerçek önceliği bilim üretmek, bilim yaymak olan 241 yıllık köklü geçmişiyle dünyanın en saygın üniversitelerinden biridir. Üniversitemizin çatısı altında farklı seslere, farklı düşüncelere yer vermek, saygıyla karşılamak İTÜ yönetiminin doğal tutumudur. Bilimle uğraşan, sorgulamayı, eleştirmeyi hayat felsefesi edinen ve tüm kimliklerinin ötesinde ve her şeyin üzerinde hocalık vazifesini gören Rektörümüz Prof. Dr. Mehmet Karaca ve tüm İTÜ yönetiminin, farklılıklar karşısında başka bir biçimde hareket etmesi mümkün değildir. Çünkü üniversite yapısını herhangi bir kurstan ya da diğer eğitim kademelerinden ayıran özelliklerden birinin "fikir zenginliği ve bu fikirlerin tartışılabilir, sorunlara çözüm üretebilir, uygulanabilir" olmasından geçtiğine inanılmaktadır. İTÜ kimliği taşıyan tüm bireylere yakışan, sorunlara çözüm önerileri üretebilmek ve düşüncelerini sağlıklı iletişim kurma yollarını benimseyerek, kişilerarası iletişimdeki nezaket kuralları çerçevesinde dile getirmektir. Fikirleri kaba kuvvet kullanarak yaymaya ya da aşılamaya çalışmamaktır. Amaç daha iyi bir İTÜ için uğraşmak ve elini taşın altına koymaksa, bu seviyesiz yaklaşımların sonuç vermekten çok uzak olduğu bilinmelidir. Ders anlatan akademisyene saldırmanın, bir mekanı işgal etmenin, herhangi bir görevliye fiziki ya da sözlü tacizde bulunmanın ne düşünce özgürlüğüyle ne de demokrasi ile açıklanabilecek nitelik taşımadığı herkesin malumudur. Yöneticilik görevinin doğasında eleştirilmek vardır. Eleştiriler, kişileri ve kurumları daha iyiye götüren en önemli araçlardır. Ancak eleştirinin niteliği ve gösteriliş biçimi esas önemli olandır. İTÜ çatısı altındaki her bireyin, kendini fiziki ya da sözlü hakaret ve tacize girmeyen davranışlarla ifade etmesi beklenir. Ölçülü ve kişilik haklarını ihlal etmeyen her fikri değerlendirmeye açık, şeffaf ve demokratik bir üniversite ortamında eğitim almanın değerinin farkına varılması önemlidir."