HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

İzmir'deki "askeri casuslukta kumpas" davası

Fetullahçı Terör Örgütü'nün TSK içerisindeki mensupları hakkında 26'sı tutuklu 102 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi

İZMİR (AA) - İzmir'de, "askeri casusluk soruşturması"ndaki usulsüzlüklerle bazı bilgilerin sızdırılmasına ilişkin Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içerisindeki üyeleri hakında açılan davada 26'sı tutuklu 102 sanığın yargılanmasına devam edildi.

İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar ile avukatları katıldı.

Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmada, bazı sanıklar iddia makamının verdiği "tutukluluk devam" mütalaasına ilişkin savunma yaptı.

Tutuklu sanık Mehmet Kerem Ceylan, iddianamede "Silahlı terör örgütü yöneticisi olma" suçlamasıyla tutuklandığını ancak buna ilişkin somut herhangi bir delilin olmadığını savunarak, TSK'dan tasfiye edilmesi hedeflenen FETÖ'cü olmayan askerlerle ilgili ihbar mektubu yazarak Genelkurmay Başkanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatına (MİT) gönderdiğine ilişkin iddiaları kabul etmediğini ifade etti.

Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan tutuksuz sanık H.S'nin kendisi hakkındaki ifadelerini reddeden Ceylan, tutuklu kaldığı sürede sıkıntılar yaşadığını, psikolojik sorunlarının olduğunu hatta bu sürede yeğenlerinin isimlerini bile unuttuğunu söyleyerek, tahliye talebinde bulundu.

FETÖ ile iltisakının bulunmadığını iddia eden tutuklu sanık eski teğmen Özgür Gün, yaklaşık iki yıldır tutuklu olduğunu, eşinin zor durumda olduğunu, ailesinin mağduriyet yaşadığını, delilleri karartma olasılığının ortadan kalktığını belirterek tahliyesini istedi.

Tutuklu sanık Şadi Yaldız, gözaltına alınmadan önce Denizli'de özel bir hastanede doktor olarak çalıştığından birçok kişiyle irtibatının bulunduğunu fakat özel olarak FETÖ mensuplarına yakın bir temasının olmadığını ileri sürerek, Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen bir soruşturmada ifade veren meslektaşının, "Şadi Yaldız, örgütün sohbetlerine katılırdı." tarzındaki ifadesinin doğruyu yansıtmadığını savundu.

Kapatılan Bank Asya'ya örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in talimatıyla para yatırmadığını, bankanın TMSF'ye devredilmesinin ardından yine FETÖ'nün örgüt mensuplarına "Paranızı çekebilirsiniz" talimatına rağmen parasını Bank Asya'da tuttuğunu öne süren Yaldız, örgütte hususi imam olduğuna ilişkin suçlamayı da reddettiğini beyan etti.

"Eğer hususi imam olsaydım yurt dışına rahatlıkla kaçardım. Denizli'den Marmaris'e oradan da yurt dışına gitmem birkaç saatimi alırdı. Üstelik benim de eşimin de pasaportu var. Hatta eşim defalarca yurt dışına gidip geldi." ifadelerini kullanan Yaldız, tutuksuz yargılanmak istediğini dile getirdi.

İddianamede "Hücre tipi yapılanan örgütün hiyerarşik yapısı içindeki Yetkin Toker'in (TSK'daki) bilgi ve belgeleri Fetullah Gülen'e vermek için bir üst sorumluya verdiği anlaşılmaktadır." suçlaması yöneltilen tutuklu sanık Yetkin Toker ise "Zaman" kod adlı gizli tanığın gerçek dışı beyanları yüzünden tutuklu olduğunu öne sürerek tahliyesini istedi.

Söz alan bazı tutuklu sanıklar ve avukatları da tahliye talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti duruşmaya cuma günü devam edilmesini kararlaştırdı.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler