Libya Lideri Muammer Kaddafi, ülkede isyanın başlamasından sonra Batılı gazetecilere verdiği ilk mülakatta "Batı'nın ihanetine uğradığını" söyledi.
"Halkım beni seviyor" diyen Kaddafi'nin BBC, Amerikan ABC televizyonu ve İngiliz Sunday Times gazetelerine verdiği ortak mülakattan bazı bölümler şöyle:
Jeremy Bowen (BBC): Burada yıllardır lider sizsiniz. Fakat burada birçok kişiye göre değişimin önündeki en büyük engel sizsiniz. Kaddafi: Tam tersine. Benim varlığım halkı istedikleri şeyleri değiştirmeye teşvik ediyor, istemedikleri şeyleri değil. Kaddafi'ye Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin aldığı son karar hatırlatılıyor:Kaddafi: Öncelikle bu geçersiz bir karardır. Meşru bir karar değil çünkü Güvenlik Konseyi'nin buna yetkisi yok. Böyle bir davaya bakamaz. Birşey sormak istiyorum: Neden Cezayirlilere böyle yaptırımlar uygulamadılar. Cezayir ordusunun sokaklarda çarpıştığı biliniyor. Hergün böyle şeyler duyuyoruz. Rusya Çeçenlere karşı savaşırken neden aynısını yapmadılar. Amerika Afganistan'da savaşırken, İsrail Gazze'de Filistinlilerle savaşırken neden aynısını yapmadılar? Jeremy Bowen: Sizin bu soruya cevabınız ne? Kaddafi: Çünkü Libya'yı kolonize etme çabasındalar. Bu da Libya halkını Batı'nın sömürgeciliğiyle savaşmaya itiyor. Jeremy Bowen: Son yıllarda Batı'yla yakınlaştınız. Tony Blair gibi (Eski İngiltere Başbakanı) önemli liderler buraya geldi. Ama Batılı liderler şimdi sizin gitmeniz gerektiğini söylüyor. Bir tür ihanete uğramış gibi hissediyor musunuz? Onları hiç dostunuz olarak görmüş müydünüz. Kaddafi: Tabi ki ihanet. Hiç ahlakları yok. İstifamı istiyorlar da nereden istifa edeyim. Ben hükümdar ya da kral değilim. Jeremy Bowen: Ama Birleşmiş Milletler'de konuşmalar yapıyorsunuz, resmi bir sıfatınız olmasa da Libya demek siz demek. Kaddafi: Bu onursal bir görev. Bir makamla ya da icra yetkisini kullanmakla ilgisi yok. İngiltere'de iktidar kimde. Kraliçe Elizabeth'te mi David Cameron'da (İngiltere Başbakanı) mı? Bowen: Bizde Kraliçe devletin başıdır. Seçilmiş bir Başbakan var. O zaman sizin de seçilmiş bir başbakanınız mı olacak? Kaddafi: Buradaki sistemi gerçekten anlamıyorsunuz. Bowen: Buradaki sisteminizi anlıyorum ama uluslararası alanda siz lider olarak kabul ediliyorsunuz. Kaddafi: Hayır anlamıyorsunuz. 'Anlıyorum' demeyin anlamıyorsunuz. Dünya da anlamıyor. Halkın iktidarı. Anlamıyorsunuz. Bowen: Peki halk bu iktidarını nasıl ortaya koyacak. Çünkü protesto için sokağa dökülen bazı insanlar adamlarınızın kendilerine ateş açtığını söylüyor. Kaddafi: Sokaklarda hiç gösteri yok. Siz hiç gösteri gördünüz mü? Bowen: Evet gördüm. Kaddafi: Nerede? Bowen: Bugün gördüm. Kaddafi: Nerede? Bowen: Zaviye'de. Dün de gördüm. Kaddafi: Bizi mi destekliyorlardı? Bowen: Hayır sizi desteklemiyorlardı. Bazıları size karşıydı, bazıları sizi destekliyordu. Kaddafi: Hayır bize karşı değiller. Kimse bize karşı değil. Niçin bize karşı olacaklar? Çünkü ben Cumhurbaşkanı değilim. Beni seviyorlar. Halkım benimle. Hepsi beni seviyorlar. Halkım benim için canını verir. Christiane Amanpour: Sizi sevdiklerini söylüyorsunuz ama o zaman neden Bingazi'yi ele geçirip size karşı olduklarını söylüyorlar? Kaddafi: Onlar El Kaide. Bizim insanlarımız değil. Dışarıdan gelenler. Bowen: Posterleri indirip kraliyet dönemi bayrağını çekenler El Kaide öyle mi? Kaddafi: Evet El Kaide. Kışlalara girip silah çalıyorlar ve terör estiriyorlar. Silahlananlar gençler. El Kaide'nin kendilerine verdiği uyuşturucunun etkisi azaldıkça silahları da bırakmaya başladılar. Bowen: Albay Kaddafi, bu krizi nasıl bitireceksiniz. Ülkenin büyük bölümü isyancıların elinde. Dış baskılar artıyor. Sizce nasıl bitecek? Kaddafi: Dış baskılar bizi kaygılandırmıyor. Bowen: Peki ülkenin büyük bölümünde kontrolü kaybetmeniz konusunda ne diyorsunuz? Kaddafi: Ben halkım için kaygılanıyorum. Ve halkım benim yanımda. Kendimizden eminiz. Biz kalacağız. Onlar kaybedecekler.