Libya'nın yeni yönetim altında yeniden imarına yönelik uluslararası girişimleri güçlendirme arayışı çerçevesinde, BM Genel Sekreteri'nin özel elçisi Trablus'a gitti.
Elçi Ian Martin Ulusal Geçiş Konseyi ile Birleşmiş Milletler'in kendilerine nasıl yardımcı olabileceğini görüşecek.
Bu arada ABD ve İngiltere'nin Kaddafi ile işbirliğine ilişkin belgeler de gün ışığına çıktı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından bulunan belgelerde, Libya istihbaratı ile CIA, MI6 ve diğer bazı istihbarat kurumları arasındaki yazışmalar ortaya konuyor.
Yazışmalar ABD yönetiminin Terörle Mücadele olarak tanımladığı döneme ilişkin.
Belgeler CIA'nın 2002 ile 2004 yılları arasında bir dizi islamcı militanı kaçırarak Kaddfi rejimine teslim ettiğini gösteriyor.
İngiltere de Kaddafi'ye islamcı muhalifleri hakkında bilgi vermiş.
Ulusal Konsey hala devrik lider Muammer Kaddafi'nin peşinde.
Libya Ulusal Geçiş Konseyi, Kaddafi güçlerinin son kalesi olan Sirte'nin teslim edilmesi için aşiret liderlerine verdiği süreyi bir hafta uzattığını açıkladı.
Sirte'nin teslim edilmesi için cumartesi gününe kadar süre tanınmıştı.
Muhaliflerin sözcüsü, Kaddafi güçlerinin kenti teslim etmemesi durumunda saldırıya geçeceklerini belirtti.
Bir yetkili muhaliflerle Sirte'deki aşiret liderleri arasında yapılan yoğun görüşmelerin bu sabah bir anlaşmaya varılamadan kesildiğini açıkladı.
BBC'ye konuşan Ulusal Geçiş Konseyi yetkilisi, "aşiret liderleri, ayak diremenin anlamsızlığını kavrayamamış gibi gözüküyor. Ayrıca, sorun şu ki, Kaddafi'nin bazı askerleri henüz ikna edilememiş" dedi.
Diğer taraftan Libya Ulusal Geçiş Konseyi Başkanı Mustafa Abdulcelil, Libyalılara bir hoşgörü toplumu kurulması ve hukuka saygı gösterilmesi çağrısında bulundu.
Dün Paris'te dünya liderlerinin katıldığı ve Libya'nın geleceğinin ele alındığı zirvede konuşan Abdulcelil, 18 ay içinde yeni bir anayasa yapacakları ve seçimlere gidecekleri sözünü de verdi.
Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, odaklarının Libya'nın yeniden inşası olduğunu söyledi ve "Muammer Kaddafi tehdit arz ettiği sürece" NATO hava saldırılarının süreceğini vurguladı.
Sarkozy ayrıca, zirveye katılan 63 ulusun, Libya'nın dondurulan varlıklarını serbest bırakacaklarını da ifade etti.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-Mun da başlıca önceliklerinin Libyalılara ilaç, yakıt, gıda ve su sağlanması olduğunu belirtti.
Dün Libya'da Albay Muammer Kaddafi kendisine sadık bir televizyon kanalında yayımlanan sesli mesajında düşmanlarına karşı savaşmaya devam edeceğini söyledi.
Kaddafi, Suriye merkezli al Rai kanalında yayımlanan mesajda düşmanlarının bölünmüş halde olduğunu söylerken uzun bir savaş vaat etti.
Albay Kaddafi "İnsanlar sömürgeciliğe karşı savaşıyor. Özgürlük uğruna büyük fedakarlıklar yapılır, vatana ihanetlerin sonu gelecek ve NATO çökecek. Libya halkı diz çökemez, teslim olamaz, biz kadın değiliz, teslim olmayız, biz köle değiliz" diyor.
Kaddafi aylardır halkın önüne çıkmadı, nerede saklandığı yolunda çeşitli haberler bulunuyor.
Geçmişte Libya liderinin halefi olarak görülen oğlu Seyfülislam Kaddafi de daha önce bir açıklama yapmış ve babasına bağlı olanların ölene dek savaşı sürdüreceklerini söylemişti.
Kaddafi'ye bağlı güçlere ses mesajıyla hitap eden Seyfülislam "Direniş devam ediyor. Zafer yakındır." şeklinde konuşmuştu.
Babasının iyi durumda olduğunu da söyleyen Seyfülislam, Muammer Kaddafi'nin başkent Trablus'ta olduğunu belirtmişti.
Kaddafi karşıtı komutanlar, Sirte kentini kuşattıklarını açıklarken, Seyfülislam Kaddafi ise babasının doğum yeri olan kenti korumak için 20 bin silahlı kişinin hazır beklediğini söyledi.
Reuters ajansı ise Libyalı muhalif güçlerin komutanına dayandırdığı haberde, Muammer Kaddafi'nin başkent Trablus'un 150 kilometre güneydoğusundaki çöl kasabası Beni Velid'de bulunduğunun tahmin edildiğini yazdı.