BİZE ULAŞIN
ANKARA (ANKA) - Kışanak, “Başbakan’ın durumu yavuz hırsız misali. Hem hırsızlık yapıp hem evsahibini suçlu çıkarıyor. Kim kimi tehdit ediyor sayın Başbakan” karşılığını verdi.
Kışanak partisinin TBMM grup toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi. Ünlü türkücü İbrahim Tatlıses’e yönelik silahlı saldırıyı nefretle kınadıklarını belirten Kışanak, en kısa zamanda Tatlıses’in sevenleriyle buluşacağı günlerin yakın olmasını istediklerini söyledi.
-“TÜRKİYE NÜKLEER SANTRAL SEVDASINDAN VAZGEÇMELİ”-
Japonya’da yaşanan 9.0 şiddetindeki depremi ve tsunamiyi de değerlendiren Kışanak, Japonya halkına ve dünyaya başsağlığı dileğinde bulunurken, deprem kuşağında olan Türkiye’nin de gerekli önlemleri almak konusunda titiz bir çalışma içinde olması gerektiğini kaydetti. Japonya’daki depreminin ardından dünyanın nükleer felaketin eşiğine geldiğini belirten Kışanak, bu durumun ardından dünyanın yeniden nükleer enerjiyi tartıştığını kaydetti. Kışanak, Türkiye’nin de nükleer santral kurma sevdasından vazgeçmesi gerektiğini dile getirerek “Bir musibet bin nasihatten daha önemli diyerek nükleer santral projesini rafa kaldırmak gerekir” dedi.
-“ÜÇ OY KAYBEDERİM DİYE KADIN ÖLÜMLERİNE GÖZ YUMAN BİR BAŞBAKAN VAR”-
Mart ayının ezilenlerin, sömürüye ve zulme başkaldırdıkları bir ay olduğunu kaydeden Kışanak, kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü bir kez daha kutlarken, son dönemlerde yaşanan kadın katliamlarına dikkat çekti. 18,19,20 Mart günlerinde 5 kadının katledildiğini, Başbakan Erdoğan ve Kadından Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf’ın katliamların yaşanmasından değil görünür olmasından rahatsızlıklarını dile getirdiklerini söyleyen Kışanak, ‘muhalefet abartıyor’ diyen Başbakan’a “El insaf, ölümün abartısı olur mu? Öldüler bu kadınlar. Başbakan’ın aklında ise sadece iktidar var. Üç oy kaybederim diye kadın ölümlerine göz yuman bir başbakan var” yanıtını verdi.
-“İMAM BÖYLE YAPARSA CEMAAT NE YAPAR?”-
8 yıldır AKP’nin kadın katliamlarına karşı gözünü, kulağını kapattığını, herkesten de böyle davranmasını istediğini ifade eden Kışanak, Başbakan’ın ‘kadın ve erkek eşit değil’ şeklindeki sözlerini de hatırlatarak “Kadınla erkek farklıdır. Ancak farklı olanın eşit olamayacağını düşünüyorsan bu ırkçılıktır, faşizmdir. Kendisine STK temsilcisiyim diyen biri de çıkar porno manasına gelen sözler söyler. Başbakan utanmalı, yüzü kızarmalı. İmam bunu yaparsa cemaat ne yapar” diye konuştu. Eşitlik Bakanlığı kurulmasını ve diğer bakanlıklarla koordineli çalışmasını isteyen Kışanak, Bakan Kavaf’ın sıkıntıya düştüğünde ‘benim bakanlığımın yetkisinde değil’ dediğini belirterek “Sen kadından sorumlu bakan olarak ne duruyorsun, bir saniye durma orada. Koltuğu işgal ediyor, her gün kadınlar sokakta katlediliyor” dedi.
-“HAKİKATLERİ ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURMADAN DERİN DEVLETLE HESAPLAŞMA SÖZÜ SAFSATA”-
Kışanak, Mart ayının önemli katliamların yaşandığı bir ay olduğunu, 16 Mart 1978’de İstanbul Üniversitesi’nde öğrencilerin üzerine bomba atılarak 7 öğrencinin katledildiğini hatırlattı. Derin devlet eliyle işlenen cinayetlerin yine derin devlet eliyle hasıraltı edildiğini, 7 öğrencinin ölümüyle sonuçlanan bombalama olayına ilişkin davanın zamanaşımına uğradığını söyleyen Kışanak, yine 12 Mart 1995’de de Gazi katliamının yaşandığını kaydetti. Kışanak, “Bunların açığa çıkarılması, siyasi borcumuz, boynumuzun borcu. 8 yıldır iktidarda olan derin devletle hesaplaştığını söyleyen bir iktidar var. Ancak 8 yıldır bu katliamların aydınlatılması için parmağını bile oynatmadı. Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulmadan derin devletle hesaplaşma sözü safsatadan ibarettir” diye konuştu. Yine 16 Mart 1988’de Saddam’ın talimatıyla Halepçe Katliamının yaşandığını, resmi rakamlara göre 5 bin Kürt’ün bu katliamda katledildiğini belirten Kışanak 12 Mart 2005’de de Suriye’de Kürtlere karşı büyük bir provokasyon gerçekleştiğini söyledi. Kışanak “Suriye’deki Kürtlerin vatandaş bile sayılmadığı bir ortamda AKP Kürt sorununu çözmek için Suriye’yle işbirliği yapıyor. Neyi çözeceksiniz? Türkiye kendine Ortadoğu’da model ülke rolü biçiyorsa bu gerçekle yüzleşmeli” dedi.
-“ELE VERİR TALKIMI KENDİ YUTAR SALKIMI”-
Başbakan Erdoğan’ın Liderler Zirvesi’ndeki “halkın gerisinde kalan lider zalimdir” sözünü hatırlatan Kışanak, “Kendi gözündeki merteği görmeden başkasının gözündeki çöpü çıkarmaya çalışanlar için Anadolu’da söylenen bir söz vardır; ele verir talkımı kendi yutar salkımı. Bu sözü söyleyen başbakan aynaya baksa, bu ülkeyi nasıl yönetiyorum dese, bu sözlerin kendisine söylenmesi gerektiğini anlayacak. Başbakan Ortadoğu ülkelerinde epey sempati topladı, gitsin oradaki ülkelerin birinde başbakan olsun, oradan Türkiye’ye tavsiyelerde bulunsun, o zaman Türkiye daha iyi yönetilir” diye konuştu.
-“BAŞBAKAN YAVUZ HIRSIZ MİSALİ”-
Başbakan Erdoğan’ın, İsrail’e Hamas’la ilgili söylediği sözleri hatırlatan Kışanak, Erdoğan’ın BDP’yi terörle itham ettiğini de belirterek “Hamas’a verilen oylar oy da BDP’ye verilen oylar oy değil mi? Bu kadar mı ırkçısın. Bu halkın karşısına nasıl çıkacaksın. Başkalarına demokrasi dersi veririm, başına diktatör kesilirim diyeceksin, halktan oy isteyeceksin” dedi. Başbakan’ın BDP’ye ‘tehditle oy alıyorlar’ suçlamasını da hatırlatan Kışanak “Başbakan’ın durumu yavuz hırsız misali. Hem hırsızlık yapıp hem ev sahibini suçlu çıkaracaksınız. Kim baskı yapıyor, kim tehdit ediyor. 2 bini aşkın parti yöneticimizi tutukladınız. Belediye başkanlarımız tutuklu. Bu halkın iradesine baskı değil mi? Belediye başkanlarımıza kelepçe vurdunuz, bu halkın seçim iradesine kelepçe vurmak değil mi? Bu partiye oy vermeyin demek değil mi? Kim kimi tehdit ediyor. Bu kadar yalan söylemek başbakana yakışmıyor. Yalanla oy alınmıyor sayın Başbakan” diye konuştu.
-“GÖRELİM KAÇ GRAMSIN?”-
Başbakan’a “Hepimizi tutuklasan da bu halk o sandıktan kendi iradesini çıkartacak, sana teslim olmayacak” diye seslenen Kışanak, “Sayın Başbakan Kenan Evren barajının arkasına saklanma, tutuklu siyasetçileri serbest bırak, halktan elini çek, ikiyüzlü, takiyyeci siyaseti bırak, kara propagandadan vazgeç, yarattığın medyayla yürüttüğün psikolojik savaşın faydası olmadığını gör, halkın vergilerini rüşvet olarak dağıtmaktan vazgeç, orduyu kışlasına çek, hazineden aldığın trilyonları iade et, görelim o zaman kaç gramsın” diye konuştu. AKP, CHP ve MHP’nin kendilerine karşı siyaset üretmek için Hazine’den yardım aldığını, üç partinin Hazine Partisi, devlet partisi olduğunu savunan Kışanak “12 Haziran’da öyle güçlü bir sonuç alacağız ki başbakan kaç gram olduğunu görecek. Başbakan’a kendi sözüyle sesleniyorum; halkın iradesini hiçe sayarsan, değişime direnirsen zalim olursun” dedi.
-NEVRUZ’U KÜRTÇE KUTLADI-
Cumhuriyet’in yeniden yapılandığını, Cumhuriyeti demokrasi ile buluşturmanın zamanı geldiğini kaydeden Kışanak, Kürt sorununun da demokratik cumhuriyet yaklaşımı ile çözülebileceğini söyledi. 21 Mart’ta yapılacak Nevruz kutlamalarını hatırlatan Kışanak, tüm halkı Nevruz’u en görkemli şekilde kutlamaya çağırdı. 130 merkezde Nevruz için hazırlık yaptıklarını söyleyen Kışanak “Bu Nevroz bayramının bir farkı var, tarihsel süreç nedeniyle, Nevroz’un kendi misyonunu oynaması gerekiyor. Tüm halkı demokratik cumhuriyet, demokratik özerklik şiarıyla Nevroz meydanlarını doldurmaya çağırıyoruz. Temel şiarımız ya özgürlük ya özgürlük” derken sözlerini de Kürtçe olarak “Nevroz’unuzu kutluyorum (Newroz we piroz be)” diyerek tamamladı.
