Kivi altın yılını yaşıyor
SAMSUN (İHA) - Samsun Toprak ve Su Kaynakları Araştırma Enstitüsü Müdürü Osman Özdemir, Karadeniz'de 1990 yılından bu yana yürütülen çalışmalar kapsamında üretilen kivinin bu yıl altın yılını yaşayacağını belirterek, kivinin fındıktan daha karlı olduğunu söyledi.
1990 yılında üretim çalışmaları başlatılan kivi özellikle fındık, tütün, şeker pancarı ve çayın yoğun olarak yetiştirildiği Karadeniz'de gözde ürünler arasına girmeye başladı. Yüzde 9-10 eğimin altındaki bölgelerde dikimi gerçekleştirilen kivi, alternatif ürün çalışmaları kapsamında sökümü yapılan fındık ağaçlarının yerini almaya başladı. 15 yıldır yürüttükleri çalışmanın neticesini 2005 yılında aldıklarını belirten Samsun Toprak ve Su Kaynakları Araştırma Enstitüsü Müdürü Osman Özdemir, kivinin Karadeniz Bölgesi'ne uyum sağladığını ve artık yeni gözdelerinin kivi olduğunu kaydetti. Geçen 15 yıl içinde deneme çalışmaları yapılan kivinin dikiminin ardından 2-3 yıl içinde meyve vermeye başladığını dile getiren Özdemir, kivinin Karadeniz'deki durumu hakkında şu bilgileri verdi:
"Geçmiş yıllardan bu yana yaptığımız araştırma ve geliştirme çalışmaları sayesinde kivinin bölge iklim ve toprak yapısına uygun olduğunu tespit ettik. Bu verilerin elde edilmesinin ardından, fidan dikim çalışmaları başlatıldı. Karadeniz Bölgesi'nde ürün bolluğu açısından 2003 yılında 800 ton ürün elde edildi. Bu büyük bir başarıydı. 2004 yılında ise yaşanan don ve kırağı nedeniyle meyve çiçeklerinin zarar görmesi yüzünden ürün alımı 200 tona kadar düştü. Ama 15 yıldır yürütülen çalışmanın neticesinde, 2005 yılı Karadeniz'de kivinin altın yılı olacak. Bu yıl don ve kırağı yaşanmadı. Çiçek dökümleri ve ağaçlarda zararlar meydana gelmedi. Bu nedenle kivi verimi bu yıl geçmiş yıllara nazaran yüksek olacak. Karadeniz'de 2 ila 2.5 bin ton ürün elde edilmesi hedefleniyor. Tabi burada doğa şartlarında herhangi bir aksilik olmazsa."
Üreticilerin kivinin gübreleme ve sulamasına dikkat etmesi gerektiğini ifade eden Özdemir, "Kivinin Kasım ayı başındaki hasadına kadar geçen sürede azotlu gübre ihtiyacı olan dekara 25 kilogram azotlu gübre ve 3-4 gün arayla sulama yapmaları çok önemli. Ayrıca, yağmurlama sistemiyle yaprakların da nemli tutulması gerekiyor. Çok uzamış dallarında, meyvelere zarar vermemesi için budanması gerekli. Bunlar yapılmadığı takdirde gerekli verim elde edilemez" dedi.
Özellikle kivinin Karadeniz'e özgü fındığa rakip olmaya başladığını belirten Özdemir, "Yüzde 9-10 eğitim altındaki bölgelerde kivi üretimini öneriyoruz. Zaten bu yüzdenin üstündeki yerlerde fındık üretimi yaygın olarak yapılıyor. Alternatif ürün çalışmaları kapsamında bu eğitim altındaki bölgelerde ise fındık sökümleri teşvik ediliyor. Bizler fındık yerine kiviyi öneriyoruz. Kivi fındıktan 4-5 kat daha karlı bir ürün. Bir ağaçtan 70 kilograma tadar ürün elde edilebiliyor. Hem üretim bakımından, hem de satışı sırasında getirileri ile kivinin karı daha fazla" diye konuştu.
Özdemir, Samsun'da bu yıl 400 ton kivi elde edilmesini beklediklerini, Türkiye'nin yıllık kivi ihtiyacının 25-30 ton olduğunu, ihtiyacın ortalama yüzde 2'sinin karşılandığını, Türkiye'deki kivi ithalatının önlenmesi içinde kivi üretiminin daha yaygın hale getirilmesinin şart olduğunu sözlerine ekledi.
