Ankara (AA) - Beysukent'teki evinde önceki gün öldürülen Ankara Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Klinik İmmünoloji ve Romatoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Olcay Tiryaki için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde tören düzenlendi.
Kızı "cinayet zanlısı" olarak tutuklanan, AÜ Tıp Fakültesi eski dekan yardımcısı Prof. Dr. Tiryaki'nin Türk bayrağına sarılı tabutu, Morfoloji Binası konferans salonundaki sahneye konuldu. Tiryaki'nin anısına saygı duruşunda bulunulmasının ardından bir konuşma yapan AÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Akal, Tiryaki'nin özgeçmişini okudu. Tiryaki'nin bilimsel yönü kuvvetli bir öğretim üyesi olduğunu anlatan Akal, dekan yardımcılığı yaptığı sırada kendisine yöneltilen haksız eleştirilere karşı durarak görevini sürdürdüğünü söyledi.
Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Aras da, konuşmasında, bugün, vakitsiz olarak kaybettikleri Olcay Tiryaki'yi son yolculuğuna uğurladıklarını söyledi. Tiryaki'nin hiç hak etmediği bir şekilde hayatını kaybettiğini ifade eden Aras, öğrencilik yıllarından beri tanıdığı Tiryaki'nin üniversiteye değerli hizmetler verdiğini anlattı.
Tiryaki'nin hastalarına büyük ilgi ve yakınlık gösterdiğini kaydeden Aras, işine son derece düşkün olan Tiryaki'nin üstlendiği görevleri büyük bir titizlikle yerine getirdiğini belirtti.
Aras, "Bu kadar çalışkan bir arkadaşımızı kaybetmek çok acı. Hem üniversite, hem fakülte için çok büyük bir kayıp. Nurlar içinde yatmasını diliyorum" dedi.
-"Herkesin boğazı düğümleniyor"-
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi eski dekanı Prof. Dr. Tümer Çorapçıoğlu ise konuşmasına, "Çok üzgünüm çok. Olcay bu ölümü hak etmedi. Olcay, çok iffetli bir yaşamdan, çok iyi bir yaşamdan sonra bu ölümü hak etmedi. Biliyorum, haykırıyorum, bunu hak etmedi Olcay" diye başladı.
Tiryaki'nin 1974 yılından beri arkadaşı, son 10 yıldır da hem yardımcısı hem dostu hem kardeşi olduğunu kaydeden Çorapçıoğlu, Tiryaki'yi bir gönül insanı, iffetli bir kadın, bir cumhuriyet kadını, tıp aşığı ve can dostu olarak niteledi. Çorapçıoğlu, "Çok özverili, çok candan, çok sorumluluk sahibiydi. Hep Ankara Tıp için, bilim için, insanlık için, hep bunlar için var olmuş bir kişiydi. Çok üzgünüm, herkes çok üzgün" diye konuştu.
Tiryaki'nin 2 hafta önce kendisini arayarak dertleşmek istediğini söylediğini anlatan Çorapçıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her zamanki anaç tavrıyla, her zamanki her şeyi denetlemiş tavrıyla seçimleri anlattı, günümüzü anlattı, beni ve kendini anlattı. Sonra bir ara durdu, 'Patron, sen benim hala patronumsun değil mi?' dedi. 'Ne diyorsun Olcay?' dedim. 'Bu kız beni öldürecek, bana sahip çıkar mısın?' dedi.
Sevgili Olcay, şimdi sadece ben değil, herkes sana sahip çıkıyor. Herkes sana sevgi, saygı sunuyor. Herkesin boğazı düğümleniyor. Nur içinde yat, ruhun şad olsun..."
Çorapçıoğlu'nun konuşması sırasında salonda bulunan Tiryaki'nin ailesi, çalışma arkadaşları ve öğrencileri gözyaşlarına boğuldu.
AÜ Tıp Fakültesi Ana Bilim Dalı Başkan Vekili ve Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fikri İçli de, insan sevgisiyle dolu Tiryaki'nin hastalarıyla yakından ilgilendiğini belirterek, Tiryaki'ye yan dal ihtisasını kendisinin yanında yapmasını tavsiye ettiğini ancak merhum öğretim üyesinin romatolojiyi seçtiğini anlattı.
AÜ Tıp Fakültesi Klinik İmmünoloji ve Romatoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nurşen Düzgün de, Tiryaki'nin kaybından duyduğu üzüntüyü dile getirirken, "Benim kardeşimdi, çok güvenilir bir insandı. Kendisini tanımaktan gurur ve onur duydum. Prensip sahibiydi" dedi.
Konuşmalar sırasında Prof. Dr. Tiryaki'nin fotoğrafları sahnede bulunan ekrana yansıtıldı. Tiryaki'nin kız kardeşi Fatoş Tiryaki ile diğer yakınları, çalışma arkadaşları, öğretim üyeleri ve öğrencilerinin katıldığı törende, gözyaşları dinmedi.