Mehmet Altun, duruşmada ilk kez hakim karşısına çıkarak savunma yaptı. Gün içinde ara verilen duruşmada, aranın ardından diğer sanıkların dinlenilmesine devam edildi.
Sanıklardan Yahya Çalık, olayla ilgisinin olmadığını öne sürerek, ''Olayla ilgimiz, alakamız yok. Mehmet Altun'u tanırım ama 3 yıldır hiç konuşmadık. En son Lalebahçe Karakolu'nda karşılaştık. Bu olay konusunda hiç konuşma, toplantı olmadı. Arabuluculuk istesem, yaşı daha büyük birisini seçerdim. 12 Mayıs öncesi benimle husumetleri yoktu. 2010'dan sonra da yoktu. 2010'daki olayda sadece kulaktan duyma şeyleri biliyorum. Mehmet ile tanışmışlığım, diyaloğum da yok. Böyle bir şeyi yapacağı aklımıza gelmedi. Olaydan tarladayken haberim oldu. Diğer akrabaların tarım işçileri haber verdi. 'Dedeoğulları ailesinin evi basılmış. Siz de burada durmayın' dediler. Daha sonra kendimizi koruma altına almak için polisi aradık. Üzerimize atılı suçları kabul etmiyorum'' dedi.
Yahya Çalık'ın sanıklar arasındaki oğullarından Ali Çalık da şunları söyledi:
''Mehmet Altun'u tanırım ama muhabbetimiz hiç yok. 2-3 yıldır da konuşmayız. Azmettirme suçunu kabul etmiyoruz. İşime gelip gidemiyorum. Olayla hiç ilgim olmadığı halde 94 gün cezaevinde kaldım. 12 Mayıs olayında ise 20 gün cezaevinde kaldım. O olayla da hiçbir bağım yok. 2010 yılındaki olayda ben çocuktum. Kulaktan duyma biliyorum. Dayım Lütfi Keleş, kavgaya karşı bir adamdı. Bize hep 'Belaya uymayın' derdi. Eve giderken bile farklı yerden giderdi. Suçlamaları kabul etmiyorum.''
Yahya Çalık'ın diğer oğlu sanık Ramazan Çalık, ''Evimiz dayım Lütfi Keleş'in eviyle 1,5 kilometre uzaklıkta. Haftada bir ancak giderdik. 2010 yılındaki olayı hatırlamıyorum. Sadece o günden beri komşusuyla konuşmadıklarını biliyorum. Mehmet Altun'un numarası bile ben de yok. Olayı da kuzenimden öğrendim. Olayla da ilgim yok. Bu konuyla ilgili konuşmamız olmadı. Mehmet'in neden bu olayı yaptığını bilmiyorum. Aklımız almadı. 3 ay boyuncu suçsuz yere cezaevinde yattım. Suçlamaları kabul etmiyoruz'' diye konuştu.
"'MAHKEME' ADLI WHATSAPP GRUBU KURDUM"
Aynı adı taşıyan 3 sanıktan Ali Keleş, 'Mahkeme' adlı WhatsApp grubunu kendisinin kurduğunu belirterek, ''Bu şahısların hepsi akrabalarım. Olaya karışan 3 aile var. Hiçbir olaya karışmadım. Bu insanlar çarşı-pazar bilmezler. Bunlar cezaevindeyken onlara yardım ettim. Paralarını yatırdım. 12 Mayıs'taki olayda yer almadım. Hakkımda bu konuyla ilgili dava da açılmadı. 2010 yılındaki olayı, 12 Mayıs'ta yaşanan olayın ardından öğrendim. 11 yıldır o mahallede oturmuyorum. Olaylara kavgadan sonra dahil oldum. Evin erkekleri cezaevinde olduğu için onlara avukatlarını tutup, paralarını yatırdım. Hepsinin masraflarını da geri aldım. WhatsApp grubunu ben kurdum. Onun nedeni ise 3 farklı aile olduğu için davayı öğrenmek amacıyla beni arıyorlardı. O yüzden dosyadaki son gelişmeleri paylaşmak için kurduğum bir grup. Grubun konusu dava olduğu için adına 'Mahkeme' koydum. Mehmet ile muhataplığım yoktur. Neden yaptı onu da bilmiyorum. Suçlamaları kabul etmiyorum'' ifadelerini kullandı.
AİLENİN GERİYE KALAN TEK FERDİ KONUŞTU
Saldırıya uğrayan Dedeoğulları ailesinden geriye kalan, olaydan önce de yaşadığı İngiltere'ye gitmek için Ankara'da bindiği uçağın kalkışına dakikalar kala acı haberi alıp Konya'ya geri dönen Çetin Dedeoğulları, Mehmet Altun'un kiralık katil olduğunu öne sürdü. Çetin Dedeoğulları, ''Organize suç olduğuna inanıyorum. Daha önceki olayda ailemi öldürmek istediler. Cezaevine girip, çıktıktan sonra da bu olayı planladılar. Mehmet Altun'u da kiralık katil olarak gönderdiler. Bu işi de Ali Keleş organize ve finanse etti. 12 Mayıs olayından sonra 14 Mayıs'ta Türkiye'ye geldim. Sürekli tartıştıklarını anlatıyorlardı. 22 Mayıs'ta bir olay oldu. Hepsinden şikayetçiyim. Ailemi katlettiler. Kurban olarak da Mehmet Altun'u seçtiler'' dedi.
Yıllar önce soyadını değiştirdiği belirtilen Yaşar Dedeoğulları'nın kardeşleri Cengiz, Öner Rıfatoğlu ve Erdal Rıfatoğlu ile Ercan İnik, Filiz İşkin, Güneş İnik, Naime Kızılgedik ve Ayfer Karasu sanıklardan şikayetçi olduklarını belirtti.
SAVCILIK, WHATSAPP GÖRÜŞMELERİNİN ABD'DEN TALEP EDİLMESİNİ İSTEDİ
Konya'da aynı aileden 7 kişinin öldürülmesiyle ilgili dün saat 09.00 sıralarında başlayan duruşma saat 19.30 sıralarında sona erdi. Sanıkların ve öldürülen Dedeoğulları ailesinin yakınlarının dinlenmesinin ardından taraf avukatları ve savcılık, mahkeme başkanlığına taleplerini iletti.
Talepler, Altun'u azmettiren kişilerin olup, olmadığının araştırılması yönünde yoğunlaştı.
Öldürülen Dedeoğulları ailesinin avukatları, 'azmettirme' suçundan tutuksuz yargılanan 10 sanığın yeniden tutuklanmasını ve Altun'un daha önce bankadan çektiği kredinin araştırılmasını talep etti.
Cumhuriyet Savcılığı, saldırıyı gerçekleştiren Mehmet Altun'u azmettiren kişilerin olup olmadığını belirlemek için Altun'un cep telefonunun 'GPS' ve 'IP' kayıtlarının incelenmesini, 'Whatsapp' görüşmelerinin ABD'den talep edilmesi istedi. Savcılık, Altun'un, daha önce gittiği ve farklı illerde kaldığı otellerin güvenlik kamera kayıtlarının istenmesini talep etti. Silahlı saldırıdan sonra tutuklanan ve daha sonra tahliye olup haklarında kovuşturmaya yer olmadığı belirtilen Mehmet Altun'un eşi Zehra, annesi İsmihan ve babası İbrahim Altun'un da tanık olarak dinlenmesi istendi.
Mahkeme heyeti de, talepleri kabul etti. Heyet, saldırgan Mehmet Altun'un tutukluluk halinin devam etmesine ve diğer 10 sanığında yine tutuksuz olarak yargılanmasına karar verip, duruşmayı 08 Şubat 2022 tarihine erteledi. (DHA)