BİZE ULAŞIN
Flaman gazetesi De Standaard, köpeklerin yüzde 99,5 doğruluk oranına sahip olduğunu bildirdi. Bu oran, koronavirüs testinin altın standardı olarak kabul edilen burundan alınan PCR laboratuvarı sürüntülerinin hassasiyetinden fazla.
Köpekler, Oostende kentinde bulunan K9 Detection'daki uzmanlar tarafından eğitildi. K9 Detection CEO'su Johan Weckhuyzen konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “PCR testi negatif çıkan, ancak bizde pozitif çıkan oyuncular vardı. Sekiz ya da dokuz gün sonra PCR testleri de pozitife döndü. Bizim sonucumuzu takip etselerdi, virüs bulaşmış oyuncu daha önce karantinaya alınırdı ve virüs, oyuncular grubunda daha fazla yayılmazdı" ifadelerini kullandı.
Diğer taraftan futbol kulübü, koklayıcı köpeklerin tamamen PCR testinin yerini almasının olası olmadığını, ancak taraftarların tribünlere geri dönmesini sağlamada, toplu bir tarama test aracı olarak görev yapabileceğini belirtti.
Kulüp, "Birkaç bin kişinin tribünlere girmesinden önce PCR testi yaptırması hem mali açıdan hem de uygulanabilirliği açısından çok zor” dedi.
Öte yandan, Belçika’daki çalışma, yakın zamanda Finlandiya’da yapılan farklı bir çalışmayla aynı bulgulara ulaştı.
Finlandiya’da bir havaalanında yapılan araştırmada, köpeklerin görünüşte iyi olan insanları durdurdu. Köpekler tarafından durdurulan yolculara, virüsü taşıyıp taşımadıklarını görmek için çubukla test yapıldı ancak hepsi negatif çıktı. Birkaç gün sonra ise negatif insanlar, araştırmacılara Covid-19 semptomları yaşadıklarını söylediler ve testleri pozitife döndü.
Helsinki Üniversitesi'nden baş araştırmacı Anna Hielm-Bjorkman, Fin araştırmasına katılan Miina, Kossi ve Valo adlı üç köpeğin virüsü tespit etmede yaklaşık yüzde 100 başarı oranına sahip olduğunu söyledi. The Times'a açıklama yapan Hielm-Bjorkman, "Aslında bir hafta içinde PCR pozitifleri olacak hastaları buluyorlar" dedi.
