İZMİR (İHA) - Ege Üniversitesi (EÜ) Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü tarafından düzenlenen "11. Ulusal Psikoloji Öğrenci Kongresi"nde "Korktuğunuz için mi senaristsiniz, senarist olduğunuz için mi korkarsınız veya korkulacak şeylerden korkmamak korkulacak bir durum mudur?" konulu bir konferans veren Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Üstün Dökmen, korkuların yaşam kalitesini düşürdüğünü söyledi.
EÜ Edebiyat Fakültesi konferans salonunda çok sayıda öğrenci ve öğretim üyesinin katılımıyla gerçekleştirilen konferansta konuşan Prof. Dr. Dökmen, "Eğer olaylara tek bir bakış açımız olsaydı, bilim ve teknolojinin ortaya çıkması söz konusu olmazdı. Olaylara farklı bakış açılarından bakmamız korkularımızla başa çıkmamızı kolaylaştırdığı gibi, yaşama sevincini kazanmamızı da kolaylaştırır" dedi.
Günlük yaşantıda korkularımızla yaşadığımızı kaydeden Prof. Dr. Dökmen, "Eve misafir gelmesi, akşam yemeğinin hazırlanması bile bir korku sebebidir. Korku, kültürümüzde mevcut bir kavram. Ancak korkularımızla başa çıkmanın yollarını öğrenmek durumundayız" diye konuştu.
Korkuların kültürden kültüre farklılık gösterdiğini vurgulayan Prof. Dr. Dökmen, "Bir miktar korku iyidir. Ancak gerçekçi olan düzeyde korku gerekli olanıdır. Olmadık şeyler karşısında korku duymak kişinin gelişimini engellediği gibi, yaşamını da çekilmez hale getirebilir. Bu konuda dengeyi bulmak gerekir" dedi.
İnsanların korkularının dış faktörlerden etkilendiğini açıklayan Prof. Dr. Dökmen, "Korku ile fobi birbirinden farklıdır. Bu ikisini birbirine karıştırmamak gerekir. Korkuda kaygı vardır. Deprem olacak endişesi bir kaygı ve sonucunda da korku sebebidir. Asıl korku budur. Burada bir risk vardır. Fobide ise varolan nesne bir korku sebebidir" şeklinde konuştu.
Korku konusunda tüm dünyada yeterli düzeyde araştırma yapılmadığını belirten Prof. Dr. Dökmen, Türkiye'de de benzeri bir durumun yaşandığını söyledi.