Koronavirüs salgınında en fazla can kaybının tespit edildiği ülke olan İtalya'da, salgınla mücadelenin ön saflarındaki sağlık görevlileri de büyük kayıplar verdi.
İtalya'da bugüne kadar tespit edilen toplam vaka sayısı 115 bini geçti, ölü sayısı da 14 bine yaklaştı. Ülkede ilk koronavirüs ölümü 21 Şubat'ta, ilk doktor ölümü ise 11 Mart'ta yaşandı.
11 Mart'tan bu yana ise salgında hayatını kaybeden sağlık personeli sayısı, 69'u doktor olmak üzere 120'ye ulaştı.
Doktorlar ve Sağlık Yöneticileri Sendikası (Anaao Assomed) enfekte olan sağlık personeli sayısının 10 bini aştığını açıkladı.
Bu 10 bin sağlık personelinin yaklaşık yüzde 20'si doktorlar, yüzde 50'si hemşireler ve yüzde 30'u teknisyen ve ambulans şoförü gibi diğer görevlilerden oluşuyor.
Sendika Genel Sekreteri Carlo Palermo, sağlık görevlilerinin daha fazla desteğe ihtiyaç duyduğunu belirterek "Bizler kahraman değiliz, melek değiliz ve şehit olmak da istemiyoruz" dedi.
Carlo Palermo ile, İtalya'da sağlık görevlilerinin korunmasında yapılan hataları ve Türkiye gibi diğer ülkelerin alması gereken dersleri konuştuk.
Doktorlar ve Sağlık Yöneticileri Sendikası Genel Sekreteri Palermo, İtalya'nın Batı'da koronavirüsün ilk yayıldığı ülke olmasının ve bilgi eksikliğinin de etkisiyle hatalar yapıldığını vurguladı. Palermo şunları söyledi:
"Bu gerekçeler İtalya için geçerli olsa da artık diğer ülkeler için geçerli değil, çünkü artık mesele biliniyor. Şu an artık herkesin salgının yayılmasına hazırlıklı olması gerekiyor. Bu aşamada herhangi bir gecikme, suç haline gelir.
"İtalya'da yaşanan sorunlar diğer ülkelerde tekrarlanmamalı. Çünkü İtalya artık bir model teşkil etmeli. İtalya'nın tecrübelerinden diğer ülkelerin ders almasını umuyorum."
Palermo, devletlerin almaları gereken öncelikli tedbirleri şöyle sıraladı:
"İtalya'da ilk sorun şuydu: Koronavirüs bulaştığından şüphelenilen kişilerin diğer hastalardan ayrı tutulması sağlanmadı" diyen Carlo Palermo, yaşananları şöyle anlattı:
"Virüsü taşıyanlar acil servislere, hastanelerin diğer bölümlerine alındı. Bu da sağlık çalışanları ve vatandaşlar arasında virüsün yayılması için bir mekanizma teşkil etti."
Palermo "Türk meslektaşlarıma verebileceğim ilk tavsiye, acil servis girişleri için bir triyaj sistemi uygulanması. Covid-19 şüphesi taşıyan bir hastayı diğer hastalarla aynı bölüme almayın. Kesinlikle ayrı tutulmaları gerek" dedi.
Sağlık personelinin salgınla mücadelede "en önemli ve kıymetli kaynak" olduğunu vurgulayan Palermo, onların korunması için gerekli ekipmanın tedarik edilmesi çağrısı yaptı:
"Türk meslektaşlarım ivedilikle bireysel koruyucu ekipmanların stoklanmasını talep etmeli. Sağlık görevlilerine cerrahi maskeler değil filtreli maskeler (FFP2 ve FFP3) verilmeli."
Palermo, sağlık görevlilerine "tepeden tırnağa koruma sağlamak için" ayrıca biyolojik riske uygun koruyucu giysiler, eldivenler, başlıklar, yüz siperleri, ayak koruyucularının da tedarik edilmesi gerektiğini söyledi.
Carlo Palermo, "Sağlık personeline koronavirüs testi yapılması da temel önemde" dedi ve bu testlerin düzenli aralıklarla tekrarlanması gerektiğini vurguladı.
Palermo, yoğun bakım servislerindeki yatak ve solunum cihazı sayısının da yeterli olmasının kilit önemde olduğuna dikkat çekti, "Türk hükümetine ve sağlık yetkililerine yönelik başka bir tavsiye de, yoğun bakım servislerindeki yatak sayısının kesinlikle yeterli olması" dedi.
Koronavirüs taşıyan hastaların yoğun bakıma girmeleri halinde 2-3 haftalık uzun bir tedaviye ihtiyaç duyduklarını da vurgulayan Palermo şöyle devam etti:
"İtalya'da her 100 bin kişiye yaklaşık 9 yoğun bakım yatağı düşüyordu. Ancak güçlü bir şekilde yayılan bir salgınla başa çıkabilmek için bunun yaklaşık 2 katı gerekiyor. Her 100 bin kişi başına en az 15-20 yoğun bakım yatak kapasitesi olmalı."
Palermo, "Yoğun bakım yatak kapasitesi azaldıkça ölüm oranının artması ihtimali artar. Doktorlar solunum cihazına bağlanması gereken hastalar arasında seçim yapmaya mecbur kalır" uyarısında bulundu.
PANDEMİ NEDİR? - Pandemi nedir, ülkeleri nasıl etkiler?