ANKARA (İHA) - Sağlık-İş Sendikası tarafından yapılan ücretsiz Kur'an-ı Kerim dağıtımı sırasında izdiham yaşandı. Vatandaşlar Türkçe mealli Kur'an-ı Kerim alabilmek için birbirleriyle yarıştı. Çıkan arbedede ezilme tehlikesi geçirenler oldu.
Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Başoğlu, önceki gün Ankara'da bedava İncil dağıtan Hristiyan misyonerlere 'misilleme' yapmak amacıyla Sakarya Caddesi'nde Kur'an-ı Kerim dağıttı. Başoğlu, dağıtım öncesi yaptığı basın açıklamasında, Türkiye'nin misyonerlerin tehdidi altında olduğunu ileri sürdü. Misyonerlik faaliyetlerinin Avrupa Birliği (AB) ile bağlantılı olduğunu savunan Başoğlu, "AB, 'Biz bütün inançlara saygı gösteriyoruz, kolaylık sağlıyoruz' diyerek bu işin önünü açmıştır" dedi. Misyonerlerin Türkiye'de işsizliği, parasızlığı ve manevi boşluğu fırsat bilip insanları Hristiyanlaştırmaya çalıştığını belirten Başoğlu, "Benim misyonerlere söyleyeceğim şudur. 'Bu milletin zaafları, işsizi, parasızı vardır. Tam zamanıdır bunlara saldırıp Hristiyanlaştıralım' anlayışından vazgeçmeleri lazım. Bu işi biraz daha öteye götürürlerse korkarım gelecekte üzücü olaylara neden olabilirler" diye konuştu. Türkiye'nin Müslüman bir ülke olduğunu hatırlatan Başoğlu, devletin Hristiyan misyonerlere karşı tedbir almasını istedi. Başoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz Müslüman bir ülkeyiz, insanlar inanır, inanmaz. Deprem oluyor misyonerler oraya gelip hastaneye giriyorlar. Çadır kuruyorlar bir yandan depremzedelere yardım edip, bir yandan içerisine 100 dolar koyup İncil dağıtıyorlar. Ben tepki ve uyarı olsun diye Kur'an-ı Kerim dağıtıyorum. Bu konuyla ilgilenecek birçok sivil toplum örgütü ve zenginlerimiz vardır. İslamiyet'i doğru anlatarak insanları yanılgıdan kurtarmamız gerekiyor. Bu yapılmazsa işte böyle birtakım boşluklar doğar. Ben burada Müslümanlık-Hristiyanlık tartışması yapmayacağım. Ama son olarak şunu söyleyeceğim. Size dağıtacağım Kur'an-ı Kerim de, 'Allah indinde geçerli din İslam'dır' diyor. İslam'a inananlar bu kuralı kabul etmiş demektir. Dolayısıyla daha önce gelmiş dinlerin geçerliliği kaybolmuştur. Bu aslında bir anayasaya benziyor. Bir anayasa yapıyorsunuz, sonra yeni anayasa bunu değiştiriyor. Son din İslam'dır, insanlarımıza bunu doğru anlattığımız takdirde hem misyonerlerin zararlı faaliyetlerinden ülkemizi kurtarmış oluruz, hem de insanlarımız arasındaki kırgınlıkları da önlemiş oluruz. Malatya'ya gittiğimde bana bir kızın Hristiyan olup anne ve babasını karakola şikayet ettiğini söylediler. Kız anne ve babasının kendisine ibadet yaptırmadığını ileri sürmüş. Bu iş ilerlediği zaman evimize ve ülkemize kavga sokar. Bu nedenle devletin yetkili organ ve kurulları bu işe sahip çıkmalıdır."
Başoğlu, konuşmasından sonra Kur'an-ı Kerim dağıtımına bir bayan gazeteciden başladı. Başoğlu, bir anda çevresini saran kalabalık karşısında oldukça zor anlar yaşadı. Yanında 500 adet Kur'an-ı Kerim getiren Başoğlu ve ekibi, çıkan izdihamda ezilme tehlikesi geçirdi. Bu arada vatandaşlar ücretsiz dağıtılan Kur'an-ı Kerim'den alabilmek için kıyasıya mücadele verdiler. Vatandaşlar, Hristiyan misyonerlerin kasalar dolusu İncil dağıttığını hatırlatarak Kur'an-ı Kerim'in sınırlı sayıda verilmesinden dert yandılar.