PKK'nın etkinliğinin altına girdiği gerekçesiyle Ankara tarafından kapatılması istenen Kuzey Irak'taki Mahmur Kampı'na ilişkin müzakereler, bu hafta Cenevre'de sürdürülecek.
Türkiye, Irak ve BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) üst düzey yetkililerinin katımıyla gerçekleşecek ikinci "üçlü toplantı"nın Perşembe günü İsviçre'nin Cenevre kentinde yapılması kesinleşti. Alınan bilgiye göre, 90'lı yıllarda Türkiye'den Kuzey Irak'a kaçan binlerce Kürdün barındığı Mahmur Kampı'nın boşaltılmasına ilişkin ikinci "üçlü toplantı" Perşembe günü Cenevre'de gerçekleşecek.
Dışişleri Bakanlığı'ndan bir heyetin Türkiye'yi temsil edeceği toplantıda Irak heyeti, Dışişleri ve Göç Bakanlıkları'ndan gelen üst düzey yetkililerden oluşacak. Cenevre görüşmelerinde Kuzey Irak'daki Kürt bölgesel yönetimi yer almazken ABD, "gözlemci" sıfatıyla bulunuyor.
Kamp boşaltılması zorlukları
Mart ayı başında yapılan ilk toplantıda, Mahmur Kampı'nın boşatılması yönünde genel bir anlayış sağlandı. Ancak kampın boşaltılması için Türkiye, Irak ile BMMYK arasında bir anlaşmanın imzalanması gerekiyor. Bu yöndeki bir anlaşma, 2003-2004 yılında yapılan yoğun müzakerelerin sonucunda hazırlanmış ancak sonuçlandırılamamıştı.
Cenevre'deki toplantılar ile söz konusu anlaşmanın güncelleştirilerek uygulama durumuna getirilmesi amaçlanıyor. Mart ayındaki toplantının, belirli bir ilerleme sağladığı ifade ediliyor. Önceki toplantının bir devamı olan bu haftaki görüşmelerde, tarafların görüş ve önerilerinin masaya yatırılması öngörülüyor. Mahmur Kampı'nın boşaltılmasına ilişkin müzakerelerde en zorlu konuların arasında Irak tarafının kamptan ayrılarak Irak'ta kalmak isteyecekler için göstereceği yerler bulunuyor. Irak hükümetinin, bu kişiler için "yerel uyum yerleri" olarak adlandırılan yerler göstermesi gerekiyor.
Kerkük ve Musul'a yerleştirmelerine Ankara karşı
Ankara'nın da, Kerkük ve Musul'un bu uygulama dışında tutulmasını istediği belirtiliyor. Konuya yakın diplomatik kaynaklar ise, Türkiye'nin bu talebinin nedeniyle alternatif olarak güvenlik durumu iyi olmayan Orta ve Güney Irak'ın kaldığını belirterek bu konuda sıkıntıların olduğunu dile getiriyor. Bu arada, Türkiye'ye "gönüllü" olarak dönmek isteyen insanlar için Ankara'nın sağlayacağı yardım ve alacağı önlemler de zorlu konuların arasında yer alıyor. Kaynaklar, isteyenlerin, Türkiye'ye "güvenli bir biçimde" dönebilmeleri için Türk devletinin maddi ve manevi destek sağlaması gereğine vurgu yapıyorlar.
Mahmur Kampı'nın tüm tarafları memnun edecek bir biçimde boşaltılmasının, ABD açısından da büyük önem taşıdığı ifade ediliyor. Bu hedefin gerçekleşmesinin, Washington'a, Türk kamuoyuna yönelik olarak "önemli bir adım attık" diyebilme olanağını sağlayacağı belirtiliyor. Nitekim, Türkiye ve ABD'nin PKK ile Mücadele Özel Temsilcileri Erdip Başer ve Joseph Ralston arasında yapılan görüşmelerde, Mahmur Kampı'nın boşaltılmasının önemli bir konuyu oluşturduğuna dikkat çekiliyor.
Mahmur Kampı'nın boşaltılması hazırlıklarında ilk adım olarak Ocak ayında ABD ve Irak kuvvetlerinin katılımıyla kampta silah arandı ve bulunmadığı duyuruldu. Bunun ardından da bir nüfus sayımı ve kayıt işlemleri yapıldı. Kampta 11 binden fazla kişinin yaşadığı belirlendi. Cenevre'de anlaşmaya varılmasından sonra Türkiye'ye "gönüllü" olarak dönmek isteyenler ile Irak'ta kalmaya yeğleyenlerin belirlenmesi amacıyla bir anket yapılması da öngörülüyor.