Vural, Parlamentoda, ''Ataması Yapılmayan Öğretmenler Platformu'' üyeleriyle basın toplantısı düzenledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''Üniversiteyi bitirene her zaman iş diye bir şey yok'' dediğini ifade eden Vural, Başbakan'a göre, dertlerini anlatan, ekmeğini arayan insanların ''uç ve marjinal'' olduğunu söyledi.
''Sayın Başbakana soruyorum; dünyanın hangi ülkesinde 400 liraya öğretmen çalıştırılıyor? Dünyanın hangi ülkesinde öğretmen polis oluyor?'' diyen Vural, basın toplantısına gelenlerin öğretmen olduğunu, ancak, kamyonculuk, garsonluk yaptığını kaydetti.
''Bunları duymuyorsun da neyi duyuyorsun, bunları görmüyorsun da neyi görüyorsun. Sayın Başbakan bunlar öğretmen oldu da sen garsonluğa, kamyonculuğa mahkum ettin'' diyen Vural, öğretmenleri KPSS gibi bir sınavla yarışmaya sokmanın doğru olmadığını savundu.
DANIŞTAYIN KATSAYI KARARI
Katsayı uygulamasıyla ilgili Hükümetin her şeyi karıştırdığını ileri süren Vural, öğrencilerin sınavın ne zaman ve nasıl olacağını bilemediğini söyledi.
Vural, Hükümetin işi yüzüne gözüne bulaştırdığını iddia ederek, şöyle devam etti:
''MHP olarak katsayı uygulaması konusundaki eleştirilerimizi, bununla ilgili düzenleme yapılması gerektiğini hep ifade ettik. Açıkçası ortaöğretimden üniversiteye ve iş hayatına yönelik sağlıklı bir iş bölümünün yapılması elbette gerekmektedir. Bugün artık katsayı uygulamasından dolayı çifte standardın uygulandığı ve insanlarımızın sınav olacak mı olmayacak mı sendromuna sokulduğu bir ülkede yaşıyoruz. O kadar meslek lisesi var ki.... Bu kadar karmaşık sistem. Üniversiteye girişle ilgili sistematik bozulmuş durumda. MHP olarak, kanun teklifimizi hazırladık. 'Ortaöğretim veya lise başarı puanına uygulanacak katsayı veya ek puanın hesabında kullanılacak yöntem, ortaöğretimin niteliğine bakılmaksızın eşit olarak uygulanır' diye kanun teklifimizi hazırladık. Size çözüm buyurun. Katsayı uygulanmasında net bir çözümü ortaya koymak gerekir. Bunu yapalım bitirelim. Hükümetin bu konuda sağlıklı bir düzenleme yapması gerekiyor.''
Danıştayın kararını ''kabul edilemez'' olarak bulan Vural,''Yeter artık'' dedi.