Yılmaztürk, annesinden kalan 10 dönümlük arazinin de kimliği olmadığı için halasının oğlu olan Türk halk müziği sanatçısı Belkıs Akkale'nin kocası Sami Doğan Yılmaztürk'e kaldığını iddia etti.
Adana'da 60 yıl önce Elif Naciye Yılmaztürk ile Mustafa Şahin dini nikahla evlendi. Bu evlilikten Fadime ismi verilen bir kız çocuğu dünyaya geldi. Ancak baba Mustafa Şahin, 3 yıl sonra aileyi terk etti. Yıllar sonra ise babanın öldüğü haberi geldi. Bu sürede Elif Naciye Yılmaztürk, anne-babasının evine döndü. Fadime'nin yaşının ilerlemesine rağmen Yılmaztürk'ün akrabaları bir türlü ona kimlik çıkarmadı. Bu arada Elif Naciye Yılmaztürk'ün annesi ve babası öldü. Bundan sonra anne ve kızı daha kötü günler bekliyordu. Fadime, nüfus cüzdanı çıkarılmadığı için okula da doktora da gidemedi.
1998'de annesini de kaybeden Fadime, kimliği olmadığı için annesinin üzerindeki mirastan faydalanamadı. Miras, annesinin birinci dereceden akrabası olan Türk halk müziği sanatçısı Belkıs Akkale'nin eşi Sami Doğan Yılmaztürk'e kaldı. Ayrıca annesi ölmeden adliyeden ve doktordan rapor alınarak 50 dönümlük bir arsanın diğer akrabalarının üzerine geçirildiği ileri sürüldü.
Fadime'ye bundan sonra kuzeni Serap Derinöz sahip çıkarak onu yaşadığı barakaya aldı. Ailesinden kendine kalan araziyi ekip biçen Derinöz, Fadime'nin haklarını alması için mücadele başlattı. Derinöz önce 10 Mart 1952 doğumlu olan ancak kimliği bulunmayan Fadime'ye 6 aylık bir mücadelenin ardından şahitler bularak 24 Ağustos 2009'da nüfus cüzdanı çıkarttı.
Belkıs Akkale'nin eşi Sami Doğan Yılmaztürk ile Adana'daki yeğeni Serap Derinöz'ü karşı karşıya getiren olay, 58 yaşındaki Fadime Yılmaztürk'ün nüfus cüzdanına sahip olmasıyla başladı. Teyzesinin kızı olan Fadime Yılmaztürk'e mirastan pay almaması için kimlik çıkarılmadığını ileri süren Derinöz, "58 yıl sonra kimliğini çıkardık. Şimdi Fadime'nin vasisi olmak için Adana 1'inci Sulh Hukuk Mahkemesi'nde dava açtım. Vasi olarak atandığım an, dayıma karşı hukuksal mücadele başlatacağım" dedi.
Dayısı Sami Doğan'ın akli melekeleri yerinde olmayan halasının tarlalarını satış yapılmış gibi göstererek üzerine aldığını ileri süren Derinöz, "Önce 50 dönüm, ardından da 10 dönümlük tarlayı üzerine aldı. Bu konuda annem ve erkek kardeşim de yardım etti. Teyzemin kızının zihinsel engelli olması işlerini kolaylaştırdı. Fadime'yi sahipsiz bir şekilde bıraktılar. Fadime'nin tüm haklarını geri alması için mücadele edeceğiz. Fadime'nin hakkını kimseye yedirtmeyeceğim" diye konuştu.
Hakkındaki iddiaları yalanlayan Sami Doğan Yılmaztürk ise, "Halamın tarlasını, parasını vererek aldım. Bu tip satış işleri sağlık raporu olmadan yapılmaz. Bunun kaydı tapuda bulunur. Halam ölene kadar, kızıyla beraber benim çiftliğimde yaşadı. Keza yeğenim de annesi ve erkek kardeşiyle benim çiftliğimde kalıyordu. Annesi ve kardeşiyle arasında sorun çıkınca çiftlikten ayrıldı. Halamın kızına ben bakıyorum. Halen her ay benden maaş alıyor. İddianın sahibi yeğenim de 1994 yılından bu yana benim topraklarımı hiçbir ücret ödemeden işliyor" şeklinde konuştu.