Mısır'da büyük eylem çağrısı

Mısır'da başkent Kahire'deki Tahrir Meydanı'nda eylemlerini sürdüren göstericiler, kabinenin istifasını sunmasının ardından kitlesel eylem çağrısında bulundu.

Başbakan Essam Şeref'in başkanlığındaki kabinenin istifasını sunmasından sonra, 20 bin dolayında kişi geceyi Tahrir Meydanı'nda geçirdi.

Ülkedeki askeri yönetime karşı haftasonu başlayan eylem ve çatışmalarda şu ana dek en az 26 kişi öldü, yüzlerce kişi de yaralandı.

İnsan hakları kuruluşu Uluslararası Af Örgütü, askeri yönetimi insan haklarını geliştirme taahütünü yerine getirmemekle suçladı.

Bu arada, Tahrir Meydanın'da binlerce kişi toplanırken, gösterici sayısı 30 yıldan fazla iktidarda kalan eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'i geçen Şubat ayında istifaya zorlayan eylemlerdeki katılımın gerisinde kaldı.

Eylem çağrısı

Ancak, ordunun yönetimi sivillere talep etmesini isteyen eylemcilerle, güvenlik güçleri arasında yine çatışmalar yaşandı.

Çeşitli siyasi gruplardan oluşan bir koalisyon, yönetimdeki askeri konseyi "karşı devrime" liderlik etmekle suçladı ve bugün kitlesel gösteriler yapılması çağrısında bulundu.

Silahlı Kuvvetler Yüksek Konseyi, sivil kabinenin istifasını kabul edip etmediğini henüz açıklamadı.

BBC'ye açıklama yapan bir ordu yetkilisi konseyde istifanın kabulu konusunda bir görüş birliği olmadığını söyledi.

Çatışmalar, askeri yönetimin sunduğu anayasa değişikliklerine karşı çıkan göstericilerin geçen Cumartesi günkü eyleminde başlamıştı.

Askeri konsey, ordu ve bütçesinin sivil denetime kapatan bir anayasa değişikliği teklifi sunmuştu.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin de gelecek yıl sonu ya da 2013'e ertelenmesi teklifi de, eylemcileri daha da kızdırdı.

Af Örgütü'nden suçlama

Eylemciler cumhurbaşkanlığı seçimlerine, 28 Kasım'da yapılması planlanan parlamento seçimlerinden hemen sonra gidilmesini istiyor.

Ancak şiddet olayları parlamento seçimlerinin de geleceğini tehlikeye atmış durumda.

Öte yandan, Uluslararası Af Örgütü yayımladığı bir raporda, "Mısırlı askeri yöneticilerin, insan haklarını geliştirme taahütlerini tutmadığını" duyurdu.

Örgüt, ordunun Hüsnü Mübarek döneminde kullanılan, şüphelilere işkence yapılması, muhaliflerin hedef alınması ve muhalif medyanın yasaklanması gibi taktikleri uygulamaya devam ettiğini belirtti.

Raporda, "Ayaklanmanın zafer sarhoşluğu, yerini bir baskıcı yönetimin diğeriyle değiştirildiği yönündeki kaygıya bıraktı" denildi.