LEFKOŞA (İHA) - KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Rumlar'ın açtığı mülkiyet davaları konusunda devlet olarak gereken tedbirleri aldıklarını, konunun kontrolleri altında olduğunu, başarılı sonuçlar alacaklarına inandıklarını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Talat, davalar sayesinde Rumlar'ın ayrımcılığının da ortaya çıktığını, görüşmelerin başlamasının ise Rum tarafının Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri'ni tatmin etmesine bağlı bulunduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğı (KTMMOB) yöneticilerini kabul etti. KTMMOB Genel Başkanı Ahmet Ulaş, ziyarette yaptığı konuşmada, ilk kez bir cumhurbaşkanının genel kurullarına katıldığını kaydederek, Talat'a teşekkür etti.
Çözüm, barış ve demokrasi mücadelesinin her aşamasında yer aldıklarını anlatan Ulaş, şimdi de Cumhurbaşkanı'nın yanında olduklarını ve desteklerini sürdüreceklerini kaydetti. KTMMOB olarak uluslararası örgütlere üyelik için Talat'tan destek isteyen Ulaş, inşaat sektörünü ele almak için bir konut kurultayı yapacaklarını kaydetti.
Rumlar'ın açtığı kişisel davalara değinen Ulaş, bu konunun tehlikeli olduğunu, Cumhurbaşkanı Talat'ın konuyla ilgili düşüncelerini öğrenmek istediklerini belirtti. Ulaş, konuşmasının ardından Talat'ın birliklerine bağlı EMO'nun 75 numaralı üyesi olduğunu kaydederek Cumhurbaşkanı'na bir anı plaketi sundu.
Cumhurbaşkanı Talat konuşmasında, inşaat sektörünün Kıbrıs sorunuyla yakından ilgili olduğunu belirterek, mülkiyetin bir sorun olduğunu, ancak bunun yasal yollardan halledilemeyeceğini söyledi. Talat, bu konunun baskıve rahatsızlık yaratabileceğini, insanları sinir edebileceğini, ancak bu şekilde çözülemeyeceğini vurguladı.
"TÜRKLER'E DE GÜNEY'DEKİ MALLARI VERİLMEDİ" Kıbrıs sorunun siyasi olduğunu ve hukuk ile ilgili parçaları da bulunabileceğini, ancak uluslararası bir hukuk sorunu olmadığını vurgulayan Talat, konu siyasi sorun olmasa, 1977-79 doruk anlaşmaları ve ardından gelen BM Güvenlik Konseyi kararlarında iki kesimli federal çözümün öngörülmeyeceğini söyledi.
Konunun salt hukukla ilgili olması halinde 1960 garanti ve ittifak anlaşmaları çerçevesinde çözümlenmeye çalışılmasının gerektiğini, ancak öyle olmadığı için siyasi çözüm arandığını anlatan Talat, hukukun sorunun çözümünde kullanılabileceğini, fakat nihai çözüme götürmeyeceğini kaydetti.
Talat, davalar konusunun sorun ve rahatsızlık yaratabileceğini, ama mülkiyet konusunun bu şekilde çözümlenemeyeceğini belirterek, "Biz devlet olarak gereken tedbirleri aldık. Konu kontrolümüz altında" dedi. Mağduriyet tehlikesiyle karşı karşıya bulunan insanların kendilerine başvurduğunu ve kendilerinin de gerekli tavsiyeleri ve hukuki desteği verdiklerini söyledi. Konuyla ilgili başarılı sonuçlar alacaklarına inandığını ifade eden Talat, Rumlar'ın yaptıklarının bazı şeylerin açığa çıkması açısından yararlı bile olabileceğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı, davaların toplumlararası sürtüşmeyi yükseltmek açısından kötü olduğunu, ancak bu sayede Rumlar'ın ayrımcılığının ortaya çıktığını kaydetti. Rumlar'ın ayrımcılık yaptıklarını sürekli vurguladıklarını ve bunu siyasal alanda dünyaya gösterdiklerini, davalar sayesinde hukuki olarak da bu ayrımcılığı ispat edeceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Talat, aynı durumda bulunan Rumlar olduğu halde onlara tutuklama emri çıkarılmadığını, sadece Türkler için tutuklama emri çıkarıldığını kaydetti.
Türkler'e de Güney'deki mallarının verilmediğini anlatan Talat, bu davalar yüzünden her şeyin birbirine gireceğini ve içinden çıkılmaz bir yumak haline geleceğini ifade etti. Talat, "Her musibetten bin nasihat" çıktığını anımsatarak, Rumlar'ın tavırlarının buna yol açacağını söyledi. Kıbrıs Türkü'nün barış istediği kanıtladığını anlatan Talat, Rumlar'a barış elini uzattıklarını ve karşı taraftan olumlu tepki beklediklerini, çözümün sadece Türkler'in ve Rumlar'ın değil, bölgenin yararına olacağını ifade etti.
Görüşmelerin başlamasının Rum tarafının BM Genel Sekreteri'ni tatmin etmesine bağlı olduğunu kaydeden Talat, kendilerinden bir şey istenmediğini, Genel Sekreter'in yardımcısı Kieran Prendergast'ın Kıbrıs'a geleceğini, bir talebi olursa bunu görüşeceklerini söyledi.