Suat Taşpınar
TürkRus.com editörü
Boris Nemstov 1997 baharında, henüz 37 yaşındayken, devrin Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin tarafından belediye başkanı olduğu taşra şehrinden Moskova'ya çağrılıp başbakan yardımcısı yapıldığında manşetler bambaşkaydı.
Pek çok analist, 31 yaşından beri yönettiği Nijni Novgorod şehrinde başarılı liberal ekonomik reformlara imza atan Nemtsov'u, ihtiyar ve yorgun Yeltsin'in koltuğunu bırakabileceği halefi olarak gösteriyordu.
Ancak 1998'de Rusya'nın yaşadığı derin ekonomik kriz, Nemtsov dahil pek çok reformcu ismi hükümetten uzaklaştırdı. Nemtsov, kısa sürede terfi ettiği başbakan 1. yardımcılığı makamında dört ay oturabildi.
Sonrasında Yeltsin halef olarak Vladimir Putin'i seçince hem Rusya'nın gidişatı, hem de Nemtsov'un kaderi değişti.
Eski Başkan Yeltsin'in ey yakın "dostlarından” biri olan Nemstov, kısa sürede Çeçenistan savaşı dahil pek çok konudaki politikalarını sert şekilde eleştirdiği yeni başkan Putin'in "politik düşmanı” oldu.
'Kentli muhalefetin lideri'Nemtsov Putin yıllarında, halk nezdinde desteği yüzde 2-3'ü geçmeyen siyasi parti ve blokların içinde, daha çok Moskova ve St. Petersburg'daki liberal orta sınıfın sözcüsü olarak muhalefetine devam etti. Sokak eylemlerinde hep öneydi. Defalarca gözaltına alındı.
Yeltsin'in zoruyla Putin'in ilk dönemde başbakan yaptığı ama kısa sürede uzaklaştırdığı Mihal Kasyanov ve eski satranç şampiyonu Garri Kasaparov ile birlikte parlamento dışı "kentli” muhalefetin lideri oldu.
Ama hiç bir zaman, federal parlamentoya girebilecek oy desteğine ulaşamadı. 2013 yerel seçimlerinde, RPR-PARNAS partisinin liste başı olarak Yaroslavsl şehir yerel meclisine milletvekili seçilebilmesi tek seçim başarısı oldu.
1 Mart Pazar günü Moskova'da Putin'in Ukrayna politikasını protesto etmek için mitinge hazırlanan, hafta içinde metroda yolculara bizzat miting broşürü dağıtan Nemtsov, pazarı göremeden uğradığı silahlı saldırıda can verdi. Şimdi aynı miting, 55 yaşında öldürülen muhalif politikacı için "Nemtsov'a saygı yürüyüşü” adı altında yapılacak.
"Tetiği kimler çekti”den çok, "Cinayetin arkasında kim olabilir” sorusu Moskova'da tartışılıyor.
Kremlin çizgisindeki analistler, "Batı ile yaptırım ve ekonomik kriz döneminde bu cinayetten en çok zarar görecek olan Rusya'mın imajı ve Putin'in kendisi. Ortada dış kaynaklı bir provokasyon var” görüşüne sarılıyor.
Kremlin cinayeti "yüzde 100 provokasyon ve sipariş ürünü” olarak gördüklerini açıkladı. Putin'in sözcüsü Dmitri Peskov, "Kendisi siyasi açısından bir tehdit unsuru değildi. Başkan Putin'in popülaritesinin yanında Nemtsov ortalama bir figürdü” diyerek okları Kremlin'e çevirenleri eleştirdi.
Suikastı soruşturan özel savcılık sözcüsü Vladimir Markin de, üç olasılığın öne çıktığını söylerken "dış güçleri” işaret etti. Buna göre ilk ihtimal, Rusya'daki politik durumu istikrarsızlığa sürüklemeyi amaçlayan bir provokasyon.
İkincisi, Sözcü, "İslamcı aşırıcıların olası izi”. Zira savcılık, Nemstov'un Charlie Hebdo vakası sonrası aldığı pozisyon yüzünden tehditler aldığını belirtiyor.
Üçüncü güçlü olasılık ise Ukrayna krizi. Savcılık sözcüsü Markin, "Çatışan taraflar içinde, hiçbir iktidara tabi olmayan radikal unsurlar ve şahıslar olduğu sır değil” dedi.