Adana'da pazar günü Dr. Ekrem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'ni geçtikten sonra kavşakta mobilet ile bir otomobilin çarpışması sonucu mobilette bulunan Mehmet Eren(60) ile yanında bulunan eşi Fethanel Eren(48) yaralandı. Kaza Özel BSK Metropark Hastanesi önünde olduğu için yaralılar hemen bu hastaneye kaldırıldı. Daha sonra yaralıların çocukları İlyas(30) ve İlhan Eren'e(26) haber verildi. Hastaneye gelen kardeşler beyin kanaması geçiren babası ve kendinde olmayan annesine müdahale edilmesi için evrakların imzalanmasının beklendiğini ileri sürdü. İlhan Eren, o gün yaşadıklarının insanlık adına çok acı verici olduğunu belirterek, "Bana okudum anladım yazılı bir sürü evrak gösterip imzalattılar. İmzalamadığım taktirde tedavi edemeyeceklerini söylediler. Ayrıca benden hastaneye giriş parası olarak 500 lira para istediler. Ben de gidip ağabeyim İlyas'tan 500 lira alarak verdim. Böylece tedavi başladı. Bize araçların sigortasının olduğu ve hastane masraflarının bunlar tarafından karşılanacağı söylendi. Biz de bunun üzerine hastanede tedaviye başlattık" dedi.
Babasının kaza sonrası beyin kanaması geçirdiğini ve hastanede beyinden ameliyat olduğunu anlatan Eren şöyle devam etti:
"Babamın sigortası yok. Ancak benim sağlık sigortamdan faydalandığı için yoğun bakıma alıp ameliyat ettiler. Annem üvey olduğu için benim sağlık sigortamdan faydalanamıyormuş. Öyle dediler. Onun için de sadece serum verdiler. Su bile vermediler."
Annesi ve babası hastanede yoğun bakımda yatarken ikinci gün 14 bin 500 lira hesap çıkartılınca şoka girdiklerini anlatan Eren, "14 bin 500 lira hesap çıkınca biz annemi ve babamı devlet hastanesinde tedavi ettirmek istedik. Bunun için annemi ve babamın taburcu edilmesini istedik. Ancak 14 bin 500 lira ödenmediği taktirde hastaneden hiç kimsenin çıkmayacağı söylendi. Biz bu parayı ödeyemeyeceğimizi söyledik. Toplantı yaptılar bu ücreti 8 bin liraya düşürdüler. Ancak biz bunu da ödeyemeyeceğimizi söyledik. Parayı ödeyemediğimiz için annem ve babam yoğun bakımdan çıkartılarak normal odalara alındı. Annem bir tekerlekli sandalyeye oturtuldu. Acıdan inliyordu. Tam 36 saat hiçbir tedavi uygulamadan annem ve babamı rehin aldılar" diye konuştu.
Daha sonra hastane ücretini 4 bin 500 liraya çeken hastanenin ücreti iki aya bölerek senet yaptığına ve annesi ile babasını taburcu ettiğine dikkat çeken Eren şunları kaydetti:
"Annem ve babamı Çarşamba gecesi taburcu ettiler. Bu kez de bize ambulans vermediler. 112'yi aradık, ancak onlar da hastaneye ambulans gönderilmesinin yasak olduğunu, evde olması durumunda alınabileceğini söyleyerek gelmedi. Bu kez hastane bize sadece babamı götürme karşılığında 86 lira ambulans parası aldı. Annemi ise taksiyle götürmek zorunda kaldık. "
Annesini ve babasını Numune Hastanesi'ne götürdüklerini anlatan Eren, "Özel hastanede annemin belinin kırık olduğunu söylediler. İkisinin de hayati tehlikesinin olduğunu söylediler. Ama Numune Hastanesi'nde annemin hiçbir yerinde kırık çıkmadı. Üstelik hayati tehlikeleri de yok dendi. Annem ve babam Cuma günü taburcu edildi. Annemin sigortası olmadığı için Numune Hastanesi'nde de masraflar karşılanamadığı için senet yapıldı" şeklinde konuştu.
Anne Fethanel Eren ise kendisine hastanede su bile verilmediğini ileri sürerek, "Allah kimseyi onlara muhtaç etmesin. Bana hiç bakmadılar. Paramız olmadığı için tedavi etmediler" ifadelerini kullandı.
Kazayı yaşayan baba Mehmet Eren ise bulvardan gelirken kavşaktan bir aracın birden bire önüne çıktığını, araca ortasından vurduğunu gerisini hatırlamadığını kaydetti. Şimdi Eren ailesi pazartesi hastaneye ödeyecekleri 2 bin liralık senet parasını bulmaya çalışıyor. BSK Metropark Hastanesi yetkilileri, konuyla ilgili açıklama yapmayacaklarını bildirdi.