HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

"Pearl Harbour'a atılan torpidolar Nagazaki'de imal edilmişti"

Ankara Üniversitesi Japon Dili ve Edebiyatı Öğretim Üyesi Dr. Sinan Levent: - "Japonya'nın 1941'de ABD'nin Pearl Harbour limanına düzenlediği saldırıda kullanılan torpidolar Nagazaki fabrikalarında imal edilmişti" - "İmparator Hirohito'nun Harp Konseyi ile görüşmesinde "teslim" kararının alınmasının ardından ses kaydı, NHK'dan ülkeye duyuruldu" - "Hirohito'nun hitabı, savaşın Japonlar için hem resmen hem de psikolojik olarak bittiği anlamına geldi" - "Nagazaki'nin bombalanması sadece Japonları değil, Koreli ve Çinlileri de etkiledi"

AHMET FURKAN MERCAN - Ankara Üniversitesi Japon Dili ve Edebiyatı Öğretim Üyesi Dr. Sinan Levent, Nagazaki şehrine 2. Dünya Savaşı'nda atom bombası atılmasının sebebinin, Japonya'nın 1941 yılı Aralık ayında ABD'nin Hawaii eyaletinin Pear Harbour limanına düzenlediği saldırıda kullandığı torpidoların bu şehirde üretilmesi olduğunu dile getirdi.

Levent, atom bombalarının atılmasının 73. yılında, Nagazaki şehrinin seçilmesi, bombalanma sonrası Japonya'nın savaştan çekilme kararı alması ve bombaların oluşturduğu radyasyonun günümüzde devam eden etkilerine ilişkin, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Nagazaki'ye bomba atılmasının sebebini, "Militer Japonya'nın ağır sanayideki en büyük şehirlerinden birisi olmasına" bağlayan Levent, Mitsubishi firmasının o dönemde merkezinin bu şehirde olduğuna dikkati çekerek, "Japonya'nın 1941'de ABD'nin Pearl Harbour limanına düzenlediği sürpriz saldırıda kullanılan torpidolar bu fabrikalarda imal edilmişti." dedi.

Levent, 9 Ağustos sabahı Amerikalı pilotların masasında iki aday şehrin Kokura ve Nagazaki olduğunu, Kokura'ya yönelen bombardıman uçağının yakıtının tükenme riski sebebiyle yönünü değiştirerek Nagazaki semalarında bombayı bıraktığını anlattı.

- "Müttefik Devletler'in ana amacı Hirohito'nun 'teslim' mesajını halka duyurmaktı"

Japon İmparatoru Hirohito'nun 14 Ağustos'ta Japon Harp Konseyi ile görüşmesinde "teslim" kararının alınmasının ardından savaşın sona erdiğini belirten sesinin kayda alındığını anımsatan Levent, dönemin tek radyo kanalı NHK'dan (Nihon Housou Kyoukai) tüm ülkeye bu kaydın duyurulduğunu söyledi.

İmparatorun hitabının, savaşın Japonlar için hem resmen hem de psikolojik olarak bittiği anlamına geldiğini kaydeden Levent, Japon milleti için o dönemde en büyük motivasyonun "İmparator'a hizmet için savaş" olduğunu belirterek, bu yaklaşımın ses kaydının açıklanmasıyla "İmparatora itaat et" mantığına dönüştüğünü aktardı.

Japonya'nın karşısında yer alan Müttefik Devletler'in asıl amacının bu kaydın halka duyurularak Japon milletinin savaşma azminin yok edilmesi ve "ilahlaştıran imparator" algısını dönüştürmek olduğunu öne süren Levent şöyle konuştu:

"O döneme kadar (İmparatorun) ne sesini duyma ne de kendisini görme şansı olan Japon halkı, ilk kez 'ilah' olarak gördükleri imparatorun sesini duymuştur. Japon halkının zihinlerinde kusursuz ve 'ilahlaştırılmış' bir imajı olan imparatorun, bu ses kaydı ile insani sıfatlara sahip birisi olduğu izlenimi edinildi. Bu yayını yaptıran Müttefik Devletlerin de amacı buydu. Yani, 'ilah imparatoru beşerileştirmek'. Üstelik, imparator konuşmasında savaşın istenildiği gibi gitmediğini ve harbi sonlandırmak zorunda kaldıklarını ima ediyordu. Yani, 'tanrı' halkın düşündüğü gibi kusursuz değildi."

- " İmparatora biat, Tanrı'ya biat demekti"

1945 öncesi Büyük Japonya İmparatorluğu Meiji Anayasasında imparatorun "Tanrı" olduğunun 3. madde ile sabitlendiğini anlatan Levent, "Dönemin Japonyasında imparatora biat, Tanrı'ya biat demekti. Dolayısıyla, tanrılaştırılmış bir imparator tarafından ilk kez halka hitap şeklinde yapılan radyo yayını da hem halka işin vehametini anlatmak hem de silahları bırakmanın da imparatora ve dolayısıyla Japonya'ya, ülkelerine karşı yapılacak bir hizmet olacağı konusunda ikna etmek konusunda etkili olmuştur." değerlendirmesinde bulundu.

Hirohito'nun mesajında düşmanlarının "tahammül edilemez silahlar" kullandığını ifade ettiğini ve Potsdam Bildirisi'ni kabul ettiğini anımsatan Levent, imparatorun mesajından bölümler paylaştı:

"Amerika ve İngiltere'ye açmış olduğumuz savaş, İmparatorluğumuzun bekası ve Doğu Asya bölgesinin muvazenesi içindi. Başka ülkelerin egemenlik haklarını yok sayıp topraklarını işgal etmek gibi bir niyetimiz yoktu. Savaş istediğimiz gibi ilerlemedi ve dünyanın çoğu ve bizim için faydası olmayacak bir hal aldı. Dahası düşmanlarımız, yeni ve tahammül edilemez bombalar kullandı. Devamlı masum insanların ölümüne neden oldu. Durumun buralara geleceğini kestiremedik. Bu vaziyette savaşa devam etmek ya da Japon milletinin yok olması seçenekleriyle karşı karşıyayız. Bunun yanı sıra, tüm insanlık medeniyetinin yok olması da söz konusudur...Durum böyleyken biz de İmparatorluk hükümeti olarak ortak bildiriye (Potsdam Bildirisi) cevap vermek zorunda kaldık."

Mesajda, Hirohito'nun "yenilgi" ya da "teslim" kelimelerini kullanmadığını bunun yerine "savaş sonu" tabirinin kullandığını kaydeden Levent, İmparatorluk Sarayı'ndan bazı askerlerin darbe girişiminde bulunarak kaydı yayınlanmadan ele geçirmek istediğini ancak bu girişimin başarısız olduğunu dile getirdi.

- Atom bombası mağduru 3. nesil

Nagazaki'nin bombalanmasının sadece Japonlar için değil, Koreli ve Çinlileri de etkilediğini kaydeden Levent şunları söyledi:

"O dönem Büyük Japonya İmparatorluğu'nun bir toprağı olan Kore'den gelmiş Kore asıllı kişiler ve Çin'in Japonya işgalindeki bölgelerinden gelmiş olan Çinliler de hem Hiroşima hem de Nagazaki'de yaşıyorlardı. Ağustos 1945 itibariyle Nagasaki'deki Koreli sayısının 20.000 ve Hiroşima'da ise 50.000'e yakın olduğu bilinmektedir. Bunlar Mitsubishi fabrikalarında çalışması için ülkelerinden zorla getirildiği söylenen Koreli ve Çinlilerdir. Hiroşima ve Nagazaki'deki atom bombası mağdurlarının %10'undan fazlasının bu Koreli ve Çinlilerden oluştuğu bilinmektedir."

Bugün atom bombası mağdurlarının 3. neslinin yaşadığını belirten Levent, bombalanan şehirlerde hastalıklı doğum ve kanser oranlarının yüksek olduğunu söyledi.

Levent, Sağlık, Çalışma ve Refah Bakanlığının 2018 verilerine bakıldığında tüm ülke genelinde en fazla radyasyon mağduru sayısının yüz binden fazla kişi ile Hiroşima ve Nagazaki'de görüldüğünü dile getirdi.

Bomba mağduru olarak 2014'te Hiroşima Kızılhaç Nükleer Hastanesi'nde tedavi gören hasta sayısının 4657 olduğunu ifade eden Levent, hastalıkların başında kanser ve damar hastalıkları geldiğini aktardı.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler