Türkiye’de en çok uygulanan cerrahi girişim olan sünnet, son zamanlarda yeni doğan bebeklerde giderek yaygınlaşırken, uzmanların genel görüşüne göre de isteğe bağlı sünnet için öngörülen en uygun zaman yenidoğan dönemi olduğu vurgulanıyor. Ancak konuyla ilgili Prof. Dr. Cüneyt Günşar’dan ezber bozan bir açıklama geldi. Prof. Dr. Günşar, yenidoğan döneminde sünneti çok fazla önermediklerini söyledi.
Manisa Celal Bayar MCBÜ Hafsa Sultan Hastanesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cüneyt Günşar, sünnetle ilgili anne ve babalara tavsiyelerde bulundu. Prof. Dr. Günşar, günümüzde yenidoğan sünnetlerinde artış yaşandığını ve bu durumu çok fazla tavsiye etmediklerini ifade etti. Çocukların 6 yaşından önce sünnet ettirilmemesi gerektiğini belirten Günşar, erken dönemde yapılan sünnet sonucu çeşitli komplikasyonların oluştuğuna dikkat çekti. Prof. Dr. Günşar, şöyle devam etti:
"Anne babalar belki ileri ki yaşlarda çocuklarının sünnet kaygısı yaşamalarını istemiyorlar veya kendi kafalarının rahat olmasını istiyorlar. Bu konuda bizim önerimiz daha çok 6 yaşından sonra sünnetin yapılması. Özellikle 3-6 yaş arasındaki çocuklara genital işlem yapılması, kastırasyon iğdiş edilme korkusunu ortaya çıkardığı için bu yaşlarda sünnet veya diğer genital kasık cerrahisi işlemlerini önermiyoruz. Eğer bir hastalık nedeniyle yapılması gerekmiyorsa. Onun için 6 yaş sonrası sünnet için en uygun yaş."
Yenidoğan döneminde de komplikasyon oranlarının daha fazla olduğunu aktaran Prof. Dr. Günşar, "Penis başında yaralar oluşabiliyor. Üretra deliğini daraltan patolojiler olabiliyor. Üretranın dışında darlıklar görülebiliyor. Hassas olan deri zedelenmesi daha yüksek olabiliyor. Yenidoğan döneminde bir takım yaralanma riski küçüklük nedeniyle daha yüksek olabiliyor. Bu konuda ailelerin yeterince bilgilendirilmesi lazım. Büyük çocukta sünnet yapılmasının bir diğer avantajı da idrarı geldiği zaman bunu yapabilmesi ve sünnet yarasının idrarla kirlenmemesi söz konusu. Ama bir bebek, sünnet yapıldığı zaman onun böyle bir şansı yok. Bezinin içine yapmak zorunda. O yüzden bakımı güç oluyor. Enfeksiyon olma riski vardır, kanama oluşabilir, bebek küçük olduğu için bir taraflara sürtünebilir. Onun için yenidoğan döneminde sünneti çok fazla önermiyoruz. Ama aileler isterse yarar ve zarar oranlarını, meydana gelebilecek komplikasyonları açıklayarak ailelere bu işlemleri gerçekleştiriyoruz" diye konuştu.
Hipospadias yani üretra deliğinin penisin ucunda değil de altında açılması gibi durumlarda çocuğun sünnet edilmemesi gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Günşar, “Sünnet derisi ameliyat sırasında kullanabiliyor, cerrahi olarak gerekebiliyor. Bazen buna dikkat edilmiyor ve çocuk sünnet ediliyor o zaman bu deriden mahrum kalıyoruz ve ameliyat sıkıntılı geçebiliyor. Hem ailelerin hem de hekim arkadaşlarımızın bu konuda daha dikkatli olması gerekiyor. Sünnet gerçekten önemli bir cerrahi işlem. Ciddi komplikasyonları var. Sakat bırakma olasılığı var. O yüzden uygun koşullarda uygun yerde uygun kişilerce yapılmalı” dedi.
Sünnetin hekimler tarafından yapılması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Günşar, son olarak şöyle konuştu:
"2015 yılından bu yana çıkan yasayla sadece hekimler sünnet yapabiliyor. Benim anne babalara tavsiyem, sünnet işlemini gerçekten işinin ehli kişiler tarafından sağlıklı koşullarda yapılması. Çünkü gerçekten özellikle, daha önceki yıllarda sünnet kampanyaları sırasında gerek hızlı davranma gerek lokal anesteziyle sünnet yapılmasından dolayı çok sıkıntılı ciddi komplikasyonlar sanki sünnet olmamış gibi hatalı yetersiz sünnetler, devam eden kanamalar, penis başında kesikler, yaralanmalar gibi çok sıkıntılı hastalarla karşılaştığımızı biliyorum. Ama son yıllarda gerçekten tedbir alınıyor. Gerek resmi makamlar gerek sağlık kesiminin hassasiyeti de arttı.”