Sarıgül, adaylığını Samsun'da açıkladı
SAMSUN (İHA) - CHP'nin 29 Ocak'ta yapacağı kurultay öncesi genel başkanlık adaylığını Samsun'da açıklayan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, halkın gücünü hiç kimsenin antidemokratik yollarla engelleyemeyeceğini, Deniz Baykal'ın tavırlarını heyecanına verdiğini ve kendisine kırgın olmayıp çok sevdiğini söyledi. Acele ve telaş kurultayını Baykal'ın gözden geçirmesini ve kurultayın kamuoyuna açık olmasını isteyen Sarıgül, CHP'deki tasfiye mantığına son vereceğini vurguladı.
CHP Genel Başkan Adayı Mustafa Sarıgül, THY'ye ait uçakla saat 10.00'da Samsun Çarşamba Havaalanı'na indi. Uçaktan, Milletvekili Sefa Sirmen ile birlikte inen Sarıgül'ü, Milletvekilleri Muzaffer Kurtulmuşoğlu, İsmail Değerli, Mehmet Tomonbay, Dr. Muharrem Toprak, A. Gündüz Ketenci, Muhsin Koçyiğit, görevden azledilen CHP Samsun eski İl Başkanı Refik Karakoç, belediye başkanları ve bin 350 kişilik bir taraftar topluluğu güllerle karşıladı. Karşılama sırasında Tek Gıda-İş Sendikası 1 No'lu Şube üyelerinin ellerinde taşıdığı "Atatürk'ümüzün emaneti TEKEL'in özelleştirilmesine hayır" yazılı afiş dikkat çekti.
Havaalanında gazetecilerin sorularını cevaplandıran Sarıgül, kurultaydan CHP'nin iktidarının çıkacağını belirtti. Karadeniz'in en anlamlı ili olan Samsun'da olmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Sarıgül, "Samsun'umuza sosyal demokrasinin kurtuluşu için geldim. Ulusumuzun bu çağrımıza cevap vereceğine inanıyorum. Ulusal birlik, çağdaş demokrasi, örf, töre, geleneklerimizi koruyan bir anlayışla, büyüklerimizi sayıp küçüklerimizi severek yolumuza devam edeceğiz. Samsun'umuzun tarihteki yeri son derece önemli. Samsun bugün tarihi günlerinden birini yaşıyor. İnanıyorum ki; Samsun'dan başlattığımız bu hareket laik ve çağdaş Türkiye'mizin yeni bir umudu olacaktır. CHP'nin bayrağını en yükseğe çekmek için Samsun'dayım. Bu hareket Ankara'da sosyal demokratların iktidarıyla sonuçlanacaktır" dedi.
"ULUSUMUZ CHP'DE BİR DEĞİŞİM BEKLEMEKTEDİR"
Kurultay öncesi Baykal'ın 'ince ayar' yaptığıyla ilgili bir soru üzerine, antidemokratik uygulamaları eleştiren Sarıgül, CHP güçlendikçe çağdaş ve demokratik Türkiye'nin şahlanacağını ifade etti. Sarıgül, "Ulusumuz CHP'de bir değişim beklemektedir. Bu değişimi bir güç engelleyebilir. O da halkın gücüdür. Antidemokratik yollarla Mustafa Sarıgül ve arkadaşlarını hiç kimse durduramaz çünkü bu hareket bireysel değildir. Halkımızın gönlünde yer bulmuş, toplumsal mutabakatı sağlamıştır. Bu hareket CHP ocağından yetişen bir evlatlarının üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesidir. Ben üzgün ve mutsuzum. Niye? Benim partimin iktidar olması lazım. Benim CHP'min her zaman muhalefette kalması milyonlarca insanı üzmektedir. Şu anda dünyada AB'yi konuşuyoruz. Dünyada AB'yi konuştuğumuz şu günlerde ne yazık ki AB'de Türkiye'yi destekleyenler sosyal demokratlar ama Türkiye'de sosyal demokratlar iktidar değil. İnşallah ulusumuza yapacağımız bu çağrı, CHP'de gerekli değişim rüzgarıyla birlikte AB görüşmelerini CHP'li bir başbakan sonuçlandıracaktır. Buna yürekten inanıyorum" diye konuştu.
Zülfü Livaneli'nin adaylığıyla ilgili soru üzerine ise "Ben yurttaşlarımızın adayıyım" diyen Sarıgül, bu ışığı Rize'de, Ordu'da, Samsun'da ve Türkiye'nin bir çok vilayetinde gördüğünü dile getirerek, bütün aday arkadaşlarına başarı diledi. Sarıgül, tek isteğinin kurultayın demokratik bir ortamda yapılması ve tek kale oynanmaması olduğunu açıkladı.
Samsun'dan yapılacak kurultayla ilgili Genel Başkan Deniz Baykal'a seslenen Sarıgül, "Sayın genel başkanımız Erdal İnönü'yle girdiği genel başkanlık mücadelesinde İnönü, Atatürk Spor Salonu'nu kurultay salonu için açmıştı. CHP'nin kurultayı bin 400 delegenin, onur üyeleriyle bin 600 kişinin olduğu yabancı diplomatik misafirleri de çağırdığınızda bin 800 kişinin davetli olduğu yerde, halktan, basından kaçırılmamalı. Buna hiç kimsenin hakkı yoktur. Ben sayın genel başkanımızın acele kurultayını ve telaş kurultayını bir kez daha gözden geçirmesini ve kurultayı basına ve halka açmasını arzu ediyorum. CHP'liler kendi partilerinin kurultayını dışardan izleyemezler. CHP'liler kurultayını 25 bin kişilik salonlarda yapmalıdır. Çünkü CHP'nin ana gücü halktır. Halktan CHP'nin kurultayını kaçırmaya kimsenin hakkı yoktur. Buna izin vermeyeceğim" diye konuştu.
"BU KURULTAYDA SADECE GENEL BAŞKAN SEÇİLMEYECEK, CHP'NİN İKTİDARI ÇIKACAK"
Şansını nasıl gördüğünün sorulması üzerine, "Ben bugüne kadar başaramadığım hiçbir projeye imza atmadım. Tarih Mustafa Sarıgül'ün başarısızlıklarını yazmaz, hep başarılarını yazdı. Bu kurultaydan sadece genel başkan seçilmeyecek, kurultaydan CHP'nin iktidarı çıkacak" cevabını veren Sarıgül, CHP'yi iktidara taşıyamazsa, başarısız olduğu yerde bir saniye bile durmadan istifa edeceğini kaydetti. Sarıgül, "En büyük başarı CHP'yi iktidara taşımaktır, iktidara taşıyamayan hiçbir seçim de başarılı değildir" şeklinde konuştu.
29 Ocak Kurultayı'nın CHP'nin dönüm ve değişim kurultayı olduğuna, kurultaydan 10 gün sonra CHP'nin gölge bakanlıklarını açıklayacağına ve ulusal birlik ve çağdaş demokrasi için ülkenin 4 bir yanına dağılarak iktidar hazırlıklarına başlayacaklarına dikkat çeken Sarıgül, Baykal'a kızgın olmadığını, onu sevdiğini ifade etti. Sarıgül, şunları söyledi:
"29 Ocak gecesinden sonra önce parti meclisi seçimlerini yapalım. Önce genel başkanlık seçimini yapıp, daha sonra oldu-bittiye getirip CHP'deki tasfiye mantığını kaldırmak lazım. Tüzük kurultayından mutlaka çarşaf listeye dönülmesi şarttır. Blok listeyle tek taraflı seçim asla olmaz. Tek taraflı seçimden itaatkar, lidere bağlı isimler çıkar. Türkiye'de lidere bağlı insanlar değil cumhuriyete, demokrasiye ve CHP'ye bağlı kadroların çıkmasını istiyorum. CHP kişilerin tekelinden çıkarılacak ve mutlaka halkla bütünleşme gerçekleşecek. CHP dünyanın en demokratik örgütü olacak. Kadınlarımıza, gençlerimize, yurttaşlarımıza sesleniyorum; yurttaşlarımızla partimiz arasında yapay duvarlar var. Yapay duvarları kaldırıp CHP'yi halkın partisi yapacağız"
"CHP'NİN ÖNÜNDEKİ BİREYSEL ENGELLERİ KALDIRACAĞIZ"
1972 ve 1974 ruhuyla ayağa kalktıklarıın kaydeden Sarıgül, "Ulusal birlik ve çağdaş demokrasinin önemli bir çağrısıdır. CHP'nin önündeki bireysel engelleri kaldıracağız. CHP'yi toplum ve yurttaşlarımızla buluşturacağız. Bir siyasi partinin başbakan adayının önce halkın gönlünde sevgi üzerine dünyalar kurması lazım. Bütün mesele şudur; Delegenin oyuyla genel başkan seçebilirsiniz. Delegenin oyuna evet ama halkın oyuyla da başbakan çıkmak lazım. Sayın genel başkanımız defalarca seçime girip çıktı, 45 yıldır partimizin üst düzeylerinde görev yaptı, son yıllarda genel başkanımız ama sayın genel başkanımızın her seçim öncesi uyguladığı olaylar vardır. Hatay'da, '65 milyon yurttaşımızın başbakanlığına adayım' dedi. Kendisi Zülfü Livaneli, Kemal Derviş, Yaşar Nuri Öztürk'den A Takımı yaparak oraya gitti. Şimdi hiçbiri yanında yok. Niçin? Mustafa Sarıgül Genel Başkanımızın bir numaralı adayıydı. Mustafa Sarıgül, sayın Genel Başkanımızın değirmenine su taşırken iyiydi, Türkiye'yi dolaşmaya başladığı zaman kötü. Heyecanlı. Bana da çok kızdı, çok şey söyledi. Büyük hünkarın önemli bir sözü var, 'incinsen de incitmeyeceksin'. Bu konuşmalarını heyecanına veriyor ve kendisini seviyorum. Hiç kırgınlığım yok. Partimize büyük emeği var. Genel başkanımızın emeği en üst düzeyde değerlendirilecektir" diye konuştu.
AK Parti yönetimini de değerlendiren Sarıgül, işsizlik ve hastane kuyruklarından yakındı. Sarıgül, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin önemli sorunları var ama CHP'nin kadroları bu sorunları çözecek güçte. Zaman zaman konuşuyoruz. CHP'nin deneyimli birikimli kadroları var ama bu kadrolar ne yazık ki partinin binasına dahi davet edilmiyor, düşüncelerinden yararlanılmıyor. Son 2 yıldır CHP Genel Merkezimizin TC'nin önemli sorunlarından bir tanesini Genel Merkezimiz tarafından gündeme getirildiğini, proje olarak sunulduğunu hatırlıyor musunuz?"
Sarıgül daha sonra 160 otomobil, 10 midibüs ve 5 otobüsün oluşturduğu konvoyla Samsun'a hareket etti. Kutlukent'e kurban edilmek istenen koçu bağışlayan Sarıgül, daha sonra şehir turu attı. Sarıgül, Büyük Samsun Oteli'nde düzenleyeceği basın toplantısında partililere de seslenecek.
