BURSA (İHA) - Hakkari'nin Çukurca ilçesinde çıkan çatışmada şehit düşen bilgisayar mühendisi Asteğmen Burak Okay, ölümünün birinci yıldönümünde mezarı başında dua ve gözyaşlarıyla anıldı. Acılı baba, duygusal konuşmasında herkesi ağlatırken, "Herkes evladının bedenine sarıyor. Biz ise buz gibi mermer taşlara sarılıyoruz" dedi.
Geçen yıl Hakkari'nin Çukurca ilçesinde çıkan çatışmada şehit düşen bilgisayar mühendisi Asteğmen Burak Okay, ölümünün birinci yıl dönümü münasebetiyle, Pınarbaşı Şehitliği'nde düzenlenen törenle anıldı. Şehit asteğmenin mezarı çiçeklerle bezendi. Yakınlarının dualar okuduğu şehit mühendisi ailesi, dostları ve silah arkadaşları da yalnız bırakmadı. Babaanne Gül Paşa, torununun mezarının başından hiç ayrılmazken, acılı babanın konuşması herkesi duygulandırdı.
Şehit babası Sezai Okay, "Evladımızı kaybettiğimizde vatan sağ olsun demedik, hakkımızı helal etmediğimizi söyledik. Ama hakkımızı helal etmediklerimiz, vatan topraklarını ona buna satanlar, vatanı ona buna peşkeş çektirenler, sudan sebeplerle çocuklarını askere göndermeyip, bir sürü bahane uyduranlardı. Biz bunlara hakkımızı helal etmedik. Yoksa vatan sağ olmadan olmaz. Evladımızın üzerinde yaşadığımız topraklar sağ olmadan olmaz. Evladımızı, vatan, toprak, bayrak uğruna feda ettik. Vatan uğruna da binlerce canımızı feda etmeye hazırız. Ama istiyoruz ki bu ülkede yaşayan tüm insanlar aynı duygular içinde olsun. Bu ülkede yaşayan tüm insanlar, aynı duygular içinde olsunlar. Herkes askerlik yapsın. Bu ülkeyi korumak için herkes savaşsın" dedi.
Şehit aile ve gaziler için kendisinin de eskiden üzüldüğünü, fakat ne yapıp ne ettiklerini bilmediklerini belirten baba Okay, "Onlar maalesef bir kenara itilmişler. Ne yapıyorsunuz, ne içiyorsunuz, ne ediyorsunuz diye soran yok. Kendi halleriyle baş başa bırakılmışlar. Haliyle düşünüyorsun. Bunlar için mi evladım şehit düştü diyorsunuz? Çünkü ben bu ülkede nelerin olup bittiğini yakinen takip eden biriyim. Bizim evladımız Çanakkale'de mi şehit düştü? Anafartalar'da mı şehit düştü? Bizim evladımız kendi topraklarımız içinde, Misak-ı Milli sınırları içinde, bizim beslediğimiz hainler tarafından şahit düştü" diye konuştu.
Bu hainlerin kimler tarafından beslendiğini herkesin bildiğini, fakat yetkililerin her şeyi bilmelerine rağmen, uçları onlara dokunmadığı için hiç bir şey yapmadıklarını ifade eden Okay sözlerine şöyle devam etti:
"Bugün ülke dışında seyreden olaylara bakın. İran, sınırları dışındaki PKK'yı vuruyor. Biz niye vuramıyoruz? Bu nasıl bir özgür ülke, nasıl özgürlükle idare edilen bir ülke? Niçin Amerika'nın vur demesini bekliyoruz? Bu ülkede bunları yaşamaktan, bunları duymaktan utanç duyuyor ve üzülüyorum. Bu üzüntümün tek kaynağı kendi çocuğum değil. Ben bu mücadeleyi, haykırışlarımı ölünceye kadar sürdüreceğim. Bu ülkeye ihanet edenlere ölünceye kadar hakkımı helal etmeyeceğim. Bu çocuklar kolay yetiştirilmiyor, onlar ne bilirler 5 yaşında eline silah almış insanlarla mücadele etmesini? Bu işin profesyonelce yapılması gerekir. Bundan 2-3 ay önce artık asteğmenlerin komando olmayacağı belirtildi. Buruk bir sevinç duyduk. Bizim çocuğumuz öldü, ama başka çocuklar ölmesin" dedi.
Okay, 3 gün önce oğlu için okunan mevlide devlet kanadından hiç kimsenin katılmamasının işin en acı tarafı olduğunu kaydetti.