İSTANBUL (İHA) - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Doç. Dr. Abdullatif Şener, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın The Ritz Carlton Oteli'nde düzenlenen "Konut Finansmanı ve Türkiye Konferansı"nın açılışına katılmamasının doğru bir tercih olduğunu belirtti. Şener, "Şu anda bu bina hakkında mahkemelerden yıkım kararı olsaydı, ben de gelmezdim" dedi.
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) tarafından, uzun vadeli konut kredileriyle ilgili çalışmalarını paylaşmak ve gelişmekte olan ülkelerdeki tecrübeleri uluslararası uzmanlarla birlikte değerlendirmek amacıyla, The Ritz Carlton Oteli'nde "Konut Finansmanı ve Türkiye Konferansı" düzenlendi. Konferansta, Devlet Bakanı Abdullatif Şener'in yanı sıra, SPK Başkanı Doğan Cansızlar, çeşitli bankaların temsilcileri ve SPK üyeleri hazır bulundu.
Açılış konuşmasını yapan Bakan Abdullatif Şener, konut finansmanı sisteminin geliştirilmesinin hükümetin temel politikalarının bir parçası olduğunu belirtti. İzlenen ekonomik politikaların temelinde güven ve istikrar bulunduğunu kaydeden Şener, "Tüm kurum ve kurallarıyla işleyen bir piyasa ekonomisi, mali disiplin ve gerçekleştirilebilir makro ekonomik hedefler, azalan kamu borç stoğu, düşük enflasyon düzeyi ve sürdürülebilir bir büyüme, buna bağlı artan refah düzeyi ve azalan işsizlik oranı temel hedeflerimizdendir. Son iki yıl içinde meydana gelen ekonomik değişikliklere bakıldığında hükümetimizin bu hedefleri ödünsüz ve kesin kararlı bir şekilde gerçekleştirmeye yönelik tavır sergilediği görülecektir" dedi.
"BU YIL SONUNDA ENFLASYON ORANI YÜZDE 10'A İNMİŞ OLACAKTIR" 1998-2002 yılları arasındaki dönemde, Türkiye'de yıllık ekonomik büyüme hızının yüzde 0.2 civarında seyrettiğini belirten Şener, 2003'de ekonominin yüzde 5.9 büyüdüğünü, 2004 sonunda ise yüzde 10'luk bir büyüme gerçekleştirileceğini ifade etti. Şener, 2005 yılı büyüme hedefinin yüzde 5 olduğuna değinerek, "Geldiğimiz nokta küçümsenemeyecek bir düzeyi ifade etmektedir. Çünkü 2002'de 181 milyar dolar olan GSMH, bu yıl sonunda 293 milyar dolara ulaşacaktır. Düşük enflasyon da hükümetin temel politikalarındandır. 2001'de tüketici fiyatlarının yüzde 68.5, 2002'de de yüzde 30 arttığını düşünecek olursak, geldiğimiz noktanın küçümsenemeyeceği açıktır. Çünkü bu yıl sonunda enflasyon oranı yüzde 10'a inmiş olacaktır. 2005 hedefi de yüzde 8'dir" diye konuştu.
Şener sözlerine şöyle devam etti:
"Önümüzdeki yıllarda Maastricht kriterlerine uygun bir enflasyon oranına ulaşmayı hedefledik. Ekonomik politikalarımızı da tavizsiz bir şekilde ona göre ayarlıyoruz. 2003-2004'de gerçekleştirilen yüzde 6.5'lik faiz dışı fazla, 2005'de de sürdürülecektir. Mali disiplinden ödün verilmeyecek. Kamu borç stokunun GSMH'ya oranı reel faizlerle birlikte düşmeye devam edecektir."
Toplantı çıkışında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakan Şener, Başbakan'ın programa katılmamasının doğru bir tercih olduğunu belirtti. Başbakan Erdoğan'ın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde, burada yasalara aykırı bir yapılaşmayı engellemek, İstanbul'un mimari değerlerini korumak için gerekli çabayı sarf ettiğini vurgulayan Şener, ancak daha sonraki dönemlerde bu yapılaşmanın ortaya çıktığını ve uzun hukuki ihtilaf dönemi yaşandığını kaydetti. Şener, "Sayın Başbakan'ın tercihi doğru bir tercihtir. Şu anda bina hakkında mahkemelerden yıkım kararı olsaydı ben de gelmezdim. Basında da bu konuyla ilgili bazı şeyler çıktı. Bu otelle ilgili İstanbul'un yapısını bozduğuna dair bazı çalışmalar başlatılmıştı. Ancak, şu anda olayın hukuki boyutu değişmiş durumda. Bu kendisinin tasarrufudur" dedi.
Gazetecilerin, "Toplantı başka bir otelde yapılamaz mıydı?" şeklindeki sorusuna Bakan Şener, "Toplantıyı düzenleyen arkadaşlarımız, Sayın Başbakanımızın bu konuyla ilgili bir tasarrufunun olduğunu bilselerdi, dediğiniz gibi bir şey olabilirdi. Otelin içi mekan olarak çok güzel, ancak İstanbul'un önemli bir merkezindeki tarihi dokuyu bozduğu fikrine katılıyorum. Bu konuda Sayın Başbakanımızın da doğru bir tavır sergilediğini düşünüyorum. Bir yıkım kararı olmadığı için, bir de böyle önemli bir programı aksatmamak için bu toplantıya geldim" yanıtını verdi.