Saadet Partisi (SP) Genel Başkan Vekili Recai Kutan, Ankara'ya gitmek için geldiği Şanlıurfa'da, Türkiye gündemini değerlendirdi.
2. Gaziantep İl Kongresi'ne katıldıktan sonra Ankara'ya gitmek üzeri karayoluyla Şanlıurfa'ya gelen SP Genel Başkanı Recai Kutan, Türkiye gündemine ilişkin soruları yanıtladı. Şanlıurfa Havaalanı VIP salonunda son günlerin tartışılan konusu, Van 100. Yıl Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın davasıyla ilgili yaşanan tartışmalara değinen Kutan, "Van Rektörü hakkında TÜSİAD'ın başlattığı bir işlem hakkında TÜSİAD Başkanı, mensupları ve Meclis Başkanı tarafından adeta yargıyı etkileyecek şekilde beyanlarda bulunuldu. Buna karşılık sayın Başbakan tarafından oldukça sert bazı ikazlar yapıldı ve hatta savcılara bir çağrıda bulunuldu. Yani niçin yargıyı etkileyecek böyle beyanlar yapılıyor ve işlem yapılmıyor diye. Biz Saadet Partisi (SP) olarak hem TÜSİAD ve başbakanın beyanlarını tasvip etmiyoruz. Elbette yargıya intikal ettirilmiş bir konu hakkında yargıyı etkileyecek bir beyanda bulunulmaması gerekmektedir. Gerek Orhan Pamuk davasında gerekse Van Rektörü konusunda, bugüne kadar emsali görülmemiş ölçüde, 'efendim bunlar düşünce özgürlüğü, fikir özgürlüğüyle ilgilidir' şeklinde bazı savunmalar yapılıyor. Tabii bunlardan önemli bir kısmının düşünce, fikir ve ifade özgürlüğü kapsamında mütalaa edilmesi mümkün değildir. Gerçekten yargıyı etkileyecek bir üslup ortaya konmuştur. Ancak sayın başbakanın, ülkenin tam bir istikrara ve uyum dönemine ihtiyacı olduğu sırada sert ve gerginliği artıracak bir üslup içinde olmasını da tasvip etmiyoruz" dedi.
TBMM'de görüşülen 2006 yılı bütçesini de değerlendiren SP Genel Başkanı Kutan, "2006 yılı bütçesi, bu hükümetin iktidara geldiğinden bu yana 3 yıl içerisinde uyguladığı bütçenin tıpa tıp aynıdır. Çünkü bu bütçe gerçek anlamda hükümet tarafından milletin ihtiyaçlarına göre göre hazırlanmış bir bütçe değildir. IMF'nin telkinlerine ve IMF'nin ortaya koyduğu şartlara göre hazırlanmış bir bütçedir. Bir kere bu ekonomik faaliyetlerin ana temeli ve bütçelerin ana hedefi insanlarımızın refahını temin etmektir. Yani bunların hepsinin insan temelli programlar ve bütçeler olması lazım.
Halbuki insanlık ihmal ediliyor. Yine bu bütçe içerisinde bakıyoruz ki, bu bir borç ödeme bütçesidir. Yatırım yok ve özellikle yoksul kesimlerin hayat seviyesini yükseltecek istikamette herhangi bir imkan ortaya koymuş değil. Dolayısıyla bu bütçe 2005 yılında uygulanan ve millete herhangi bir refah ve insanlara imkan sağlamayan bütçenin aynısıdır" diye konuştu.
Kutan, Türkiye'de erken seçim olacağını da ileri sürerek, "Şu anda Türkiye'nin önünde fevkalade tehlikeli ve önemli bazı meseleler var. AK Parti Hükümeti'nin bugüne kadar ortaya koyduğu performans şunu açıkça gösteriyor ki bu büyük meseleleri AK Parti iktidarının omuzlayıp çözmesi ve Türkiye'nin lehine halletmesi mümkün görünmüyor. Bütün bu şartlar içinde hükümet, tahminim o ki 2006 yılının Kasım-Ekim ayları civarlarında eninde sonunda seçime gitme ihtiyacı duyacak. Dolayısıyla biz SP olarak 2006 yılının son baharında bir erken seçim olma ihtimalini aşağı yukarı yüzde 70-80 mertebesinde görüyoruz. Yani böyle bir erken seçim olacaktır" şeklinde konuştu.
Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan, daha sonra THY uçağıyla Ankara'ya geçti.