Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, siyasi partilere yardımı düzenleyen 5325 sayılı 'Siyasi Partiler Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'u veto etti. Sezer'in vetosu ile milletvekili transfer ederek Meclis'te temsil imkanı bulan SHP ve ANAP'ın Hazine yardımı almasının önündeki engel kalktı. Sezer, veto gerekçesinde, demokratik yaşamın vazgeçilmez öğeleri olan siyasal partilere devlet yardımı yapılmasının, anayasal önemi yanında, demokratik düzenin gereği olduğunu belirterek, söz konusu düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olduğunu bildirdi.
Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, Sezer küçük partilere Hazine yardımının yapılmasını kesen düzenlemeyi Meclis'e iade etti. Sezer, veto gerekçesinde, Anayasa'nın 2. maddesinde Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik bir devlet olduğu, 5. maddesinde devletin demokrasiyi korumakla görevli bulunduğu, 68. maddesinin ikinci fıkrasında siyasal partilerin demokratik yaşamın vazgeçilmez öğeleri olduğu, bu maddenin son fıkrasında da siyasal partilere devletin yeterli düzeyde ve hakça mali yardım yapacağı, bu yardımın bağlı olacağı ilkelerin yasayla düzenleneceğinin belirtildiğini vurguladı.
Her siyasal partinin amacının, iktidara gelip, parti programı çerçevesinde çözüm önerilerini ve projelerini yaşama geçirerek ülkeyi yönetmek olduğunu belirten Sezer, "Halkın siyasal partilere ve siyasal yaşama ilgisinin yeterli olmadığı durumlarda, girişilen iktidar yarışında siyasal partilerin parasal kaynakları arasındaki büyük eşitsizlikler, ulusal istencin seçim sonuçlarına adil biçimde yansımasına engel oluşturabilmektedir. Bu nedenle, demokratik yaşamın vazgeçilmez öğeleri olan siyasal partilere devlet yardımı yapılması, anayasal önemi yanında, demokratik düzenin gereğidir" dedi.
"SİYASİ PARTİLERE YARDIMDA KAMU YARARI VAR"
Demokratik düzendeki yeri ve önemi ile işlevlerinin niteliği göz önünde bulundurulduğunda, siyasal partilere devlet tarafından parasal yardım yapılmasının kamu yararına uygun düştüğünün de kabul edilmesi gerektiğini vurgulayan Sezer, siyasal partilere devlet yardımının her şeyden önce onların devlet ve toplum yaşamında üstlendikleri işlevleri bir etki altında kalmadan yerine getirmeleri, böylece ulusal istencin TBMM'ye tam yansıyarak demokrasinin kurumsallaşması amacıyla yapıldığını ifade etti.
Devlet yardımı yapılmasının diğer amacının ise, siyasal partilerin bağımsızlıklarını sağlayarak, çıkar gruplarının baskılarına boyun eğmeden, yalnızca ülke ve toplumun ortak çıkarlarını gözeterek yansız görev yapmalarının yolunu açmak olduğunu anlatan Sezer, söz konusu düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olduğunu bildirdi.
Sezer, "Örgütlenmesini tamamlamış olmakla birlikte seçimlere katılmamış, seçimlere katılmakla birlikte yeterli oy alamamış ya da seçimlerden sonra kurulmuş ve belli sayıda milletvekilinin katılmasıyla, TBMM'de ulusal istencin oluşumuna katkıda bulunma olanağına kavuşmuş siyasal partilerin, büyüklük ve güçlerine göre farklı oranlarda da olsa, devlet yardımı ile desteklenmeleri, Anayasal kuralların ve kamu yararının gereğidir. TBMM'de belli sayıda milletvekili bulunmasına karşın, kimi siyasal partileri devlet yardımından yoksun bırakan yasal düzenleme, Anayasa'nın 2, 5 ve 68. maddeleriyle ve kamu yararıyla bağdaşmamaktadır" dedi.
Sezer, diğer bir veto gerekçesinde de, "Siyasal partilerin amacı, Parlamento'da temsil edilmek, giderek iktidara gelmek olduğuna ve yasama organı siyasal partilerden oluştuğuna göre, TBMM'de belli sayıda milletvekiline sahip olup, ulusal istencin oluşmasına katkıda bulunan siyasal partilerin devlet yardımından yararlandırılmaması yasama işlevine de uygun düşmemektedir" dedi.