HABER

Sezer'le Arınç arasında soğuk rüzgarlar

Sezer'le Arınç arasında soğuk rüzgarlar

ANKARA (İHA) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve TBMM Başkanı Bülent Arınç, 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle düzenlenen törende biraraya geldi. Bethoven'dan eserlerin çalındığı konseri dinleyen Sezer ve Arınç'ın tören boyunca konuşmaması dikkat çekti.

Törene yabancı doktorların Türkiye'de çalışmasına imkan tanıyan yasa tartışmaları damgasını vurdu. Sezer, yasayı eleştiren Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Faik Sarıalioğlu'nun konuşmasını 'ağzına sağlık' diyerek övdü. 14 Tıp Bayramı dolayısıyla Başkent Üniversitesi Bağlıca Kampüsü'nde bir tören düzenlendi. İhsan Doğramacı Salonu'nda gerçekleştirilen törene Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, TBMM Başkanı Bülent Arınç, Ankara Valisi Kemal Önal ve çok sayıda davetli katıldı. Evsahipliğini Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın yaptığı tören saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

Cumhurbaşkanı Sezer salona gelişinde TBMM Başkanı Arınç ile tokalaşarak, protokoldeki yerini aldı. 'Laiklik' tartışması nedeniyle yaşanan gerilimin ardından biraraya gelen Sezer ve Arınç arasında soğuk rüzgarlar eserken, tören boyunca konuşmamaları dikkat çekti. Yan yana oturan Sezer ve Arınç, Başkent Üniversitesi Klasik Müzik Topluluğu'nun Bethoven'dan eserler çaldığı mini konseri birlikte dinledi.

Törende bir konuşma yapan Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Faik Sarıalioğlu, Cumhurbaşkanı Sezer tarafından veto edilen yabancı doktorların Türkiye'de çalışmasına imkan tanıyan yasaya ilişkin rahatsızlıklarını dile getirdi. Sarıalioğlu, "Hükümetin torba yasa ile dışarıdan doktor getirmek istemesi bizleri derinden yaralamıştır. Ancak sayın Cumhurbaşkanı'nın veto etmesi ve hükümetin bundan vazgeçme eğilimi olumlu bir adımdır" diye konuştu. Düzenleme yapılırken bazı ayrıntıların gözden kaçırıldığını belirten Sarıalioğlu, Türkiye'de bugüne kadar binlerce yabancı uyruklu hekim yetiştiğini söyledi.

"Bize ithal hekim gerekmez" diyen Sarıalioğlu, Türkiye'deki tıp eğitiminin ihraç edilebileceğini vurguladı. Hükümetin bütçe uygulamaları ve hak edilen ödemeleri geciktirmesinin tıp fakültelerini sıkıntıya soktuğunu kaydeden Sarıalioğlu, yeni tıp fakülteleri kurulmasını öngören yasayı da eleştirdi. Törende tıp fakültesi öğrencileri adına Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi son sınıf öğrencisi İlker Özterlemez de bir konuşma yaptı. Özterlemez, doktorluk mesleğinin zorluklarını anlatarak, "Doktorluk çocuğunun mezuniyetine gidememektir, bir yakınının cenazesine katılamamaktır, eşi hastalandığında başucunda bekleyememektir" dedi.

Törende son olarak Ankara Tabip Odası Başkanı Önder Okay bir konuşma yaptı. Konuşmasında ağırlıklı olarak hükümetin sağlık politikasını eleştiren Okay, sağlıkta dönüşüm programının sağlığı hak olarak değil ihtiyaç, alım-satım işi ve meta olarak gösterdiğini kaydetti. Sosyal güvenlik ve sağlık hakkının bireyin toplumla yaptığı bir sözleşme olduğunu ifade eden Okay, "Bu sözleşme toplumu yönetenler tarafından titizlikle yürütülmelidir. Toplumu yönetenlerin bunu asla tek taraflı feshetme hakkı yoktur" şeklinde konuştu.

Sağlıkta dönüşüm programı kapsamındaki genel sağlık sigortasının hukuken altyapısı çökmüş bir uygulama olduğunu savunan Okay, halen gündemde tutulmasını, tüm diyalog çağrılarına rağmen adım atılmamasını anlamakta zorlandıklarını söyledi. Okay, sağlık ocaklarına yönelik kapatma girişimi olduğunu da öne sürerek, böyle bir adımı anlaşılır bulmadıklarını kaydetti.

Hükümetin pilot illerde uygulamaya koyduğu aile hekimliği konusundaki görüşlerini de sıralayan Okay, pilot illerdeki sonuçların kamuoyuyla paylaşılmamasını eleştirdi. Aile hekimliği uygulamasında birinci sınıf sağlık ocağı hekimlerinin zorlandığını ve idari baskı yapıldığını savunarak, bu baskının 'aile hekimliği' uygulamasını kurtarmayacağını kaydetti.

Okay, tıpta uzmanlık sınavında tek yetkili kurumun bakanlık olmasından duydukları rahatsızlıkları da dile getirerek, YÖK'ün ve Tabip Odası'nın da karar mekanizması içerisinde yer almasını önerdi. Okay konuşmasında yabancı doktorla ilgili düzenlemeyi veto eden Cumhurbaşkanı'na da teşekkür ederek, "Bizleri rencide eden torba yasayı, bizleri onore eden tespitlerle Meclis'e geri gönderdiğiniz için teşekkür ediyoruz" dedi.

Yasanın beyin ithali anlamına gelmediğinin altını çizen Okay, "Bu çalışma hekim sayısının yetersizliğine yönelik değil, hekim saygınlığını zayıflatmaya, hekim emeğini ucuzlatmaya yöneliktir" tepkisini gösterdi. Yeni tıp fakültelerinin açılmasının da doktor emeğini ucuzlatmaya yönelik bir adım olarak değerlendiren Okay, bunun bedelinin insan hayatı olacağının unutulmaması gerektiğini de sözlerine ekledi. Cumhurbaşkanı Sezer'in törenden ayrılırken Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Sarıalioğlu'na, yaptığı konuşmayı överek, "Ağzına sağlık" dediği görüldü.

En Çok Aranan Haberler